Demi Moore'un filmiyle gündeme gelmişti: Güzellik ve gençlik vaat eden mucize ürünlere neden ‘hayır’ diyemiyoruz?
© Fotoğraf : Bu fotoğraf yapay zeka ile oluşturulmuşturUzmanı açıkladı: Güzellik ve gençlik vaat eden mucize ürün ve hizmetlere neden ‘hayır’ diyemiyoruz?
© Fotoğraf : Bu fotoğraf yapay zeka ile oluşturulmuştur
Abone ol
Özel
Sosyal medyada ‘güzellik ve gençlik’ vaat eden binlerce ürün ve hizmet ortaya çıkıyor ancak büyük çoğunluğu ya dolandırıyor ya da hayatı tehlikeye atıyor. Yine de bu ürünlere “hayır” denemiyor. Uzman Klinik Psikolog & Psikoterapist Fundem Ece ise bunun nedenini Sputnik'e açıkladı. Oluşan ideal görünüm algısı, yetersizlik duygusuna yol açıyor.
Güzellik ürünleri ve hizmetleri, daha güzel veya daha genç görünme vaat ediyor, gençlik aşısı ürünleri sosyal medyada bir tıkla ulaşılıyor. Her elegan küçük güzellik ürünü paketi, parlayan bir cilt, daha parlak gözler, daha büyük gözler, daha az kırışıklık, daha küçük gözenekler, daha uzun kirpikler, daha genç bir cilt vaat ediyor.
Sosyal medyanın bir büyüteç gibi başta kadınlar olmak üzere toplum üzerindeki görsel kaygıları büyütmesi, çağın problemi haline gelirken probleme çözüm, mucize güzellik ürünleri ve hizmetleri olarak yine sosyal medyadan geliyor. Ancak her mucize vaat eden güzellik veya gençlik aşısı ürününün sonu hüsranla sonuçlanıyor. Zayıflama iğneleri veya serumları ise hayatı tehdit eden durumlara yol açmasına rağmen yine de bu vaatlere karşı konulamıyor.
62 yaşındaki Demi Moore, çıtayı yükseltti
Bir zamanlar yaptırdığı yüz gerdirme estetiği ile eleştiri oklarının hedefinde olan 62 yaşındaki Hollywood yıldızı Demi Moore, son filmiyle mucize vaat eden ürünlere dikkati bir kez daha çekti. Zamana karşı koyamayan bir zamanların güzel ve ünlü yıldızını canlandıran Moore, Cevher (The Subtance: Madde) filmindeki performansı ve filmin konusuyla ‘mucize vaat eden güzellik ve gençlik ürünlerini’ gündeme taşıdı.
© AP Photo / Chris PizzelloAltın Küre Ödülleri'nde 62 yaşındaki Demi Moore, hem film konusu hem de performansıyla en çok konuşanlar arasında
Altın Küre Ödülleri'nde 62 yaşındaki Demi Moore, hem film konusu hem de performansıyla en çok konuşanlar arasında
© AP Photo / Chris Pizzello
Güzellik ve gençlik için sınırların nereye kadar zorlanacağını açıkça gösteren Cevher adlı filmde, ünlü ama yaşlı yıldız, gözden düşmeye başlıyor ve işini kaybediyor. Ancak bir ‘mucize ürün’ ona karşı koyamayacağı gençliği ve güzelliği vaat ediyor. Bu mucize ürünü kullanan Demi Moore, korkunç bir sona doğru ilerliyor.
Danla Biliç: 'Yalvarıyorum, kimse yaptırmasın vücuduna böyle bir şey'
Başarılı bir internet fenomeni olan Danla Biliç, “mutlu olmak” için çıktığını belirttiği estetik yolculuğunda pişman olduğunu belirtip hayranlarını da 'hiç kimse vücuduna böyle bir şey yaptırmasın' diyerek uyardı. Sosyal medyada en çok takip edilen isimlerden biri olan Biliç, güzel görünsün diye yaptırdığı kalça estetiği ameliyatından sonra dolgunun kaburgasına çıktığını belirterek “Yalvarıyorum, kimse yaptırmasın vücuduna böyle bir şey. Ben, estetik manyağı ve kendini baştan yaratan bir insan olarak ‘hayır’ diyorum” diyor. Ancak tanıttığı ürünler genç kızlar tarafından hemen alınan Biliç’i genç kızlar, bu tavsiyesinde dinleyecek mi?
Bilim insanları ve doktorların yaptığı onca uyarıya rağmen bu ürünlere ve ameliyatlara talep neden oluyor? Doktorların ve bilim insanlarının uyarıları, kullanıp zarar görenlerin çağrıları ve hatta nicelerinin ölüm haberleri gündemde yer alıyor ancak güzelliğe veya gençliğe ulaşma güdüsü daha ağır basıyor.
'Ortaya çıkan yetersizlik hissi telafi edilmeye çalışılıyor'
Dünya Danışmanlık Merkezi & DDM Akademi Kurucusu Uzman Klinik Psikolog & Psikoterapist Fundem Ece, bu konunun oldukça önemli bir mesele olduğunu vurgulayarak "Öncelikle bu ürünlere neden karşı koyamıyoruz? Çünkü kendilik algısı ve yetersizlik hissi diyebilirim. Sosyal medya belirli bir güzellik standartını dayatıyor bireylere. İdeal bir görünüm algısı oluşturuyor aslında. Bu standartlara uymamak, kişide yetersizlik duygusuna yol açabiliyor. İnsanlar da sosyal bir şekilde onay almak için çevreden beğenilme ihtiyacı nedeniyle de bu yetersizlik hissini telafi etmeye çalışıyorlar ve güzellik ürünleri bu telafi mekanizmasının bir parçası haline geliyor" diyor.
'Ürünlere dair gerçekçi olmayan bir beklenti yaratılıyor'
Pazarlamanın psikolojik tekniklerine değinen Uzman Klinik Psikolog & Psikoterapist Ece, güzellik ürünlerinin genellikle eksiklik hissi yaratacak şekilde pazarlandığına dikkat çekip "Ürünün vaat ettiği sonuçlar, insanların görüntülerinden memnun olmama hissini pekiştiriyor. Kusur aramaya meyil ettiren bir pazarlama stratejisi oluyor diyebilirim. Reklamlarda kullanılan dramatik öncesi ve sonrası fotoğrafları koyuluyor değil mi? Ürünlere dair gerçekçi olmayan bir beklenti yaratılıyor. Sanki o ürünü kullanınca bambaşka biri olacak kişi ve tabii bunun arkasında psikolojik etmenler var. Çevre tarafından 'beğenileceğim, ilişkim kurtulacak, arkadaşlarım tarafından sosyal kabul alacağım, gruplarda takdir edilen kişi olacağım' gibi birçok şey vaat eden tarafları var" ifadeleriyle bu teknikleri açıklıyor.
© Fotoğraf : Lindsay Lohan sosyal medyaLindsay Lohan
Lindsay Lohan
© Fotoğraf : Lindsay Lohan sosyal medya
'Mucizelere inanma eğilimi var'
Sosyal medya fenomenlerinin tanıttığı ürünleri ayrıca vurgulayan Psikoterapist Fundem Ece, "'Özellikle influencerlar bu ürünleri tanıtıyor, kullanıyor. 'Onlar kullanıyorsa ben de kullanmalıyım' algısı oluşuyor insanlarda. Ve tabii mucizelere inanma eğilimi de var. Yani insanlar özellikle hızlı, hemen sonuç alabilecekleri, zahmetsiz bir şekilde değişim vaat eden çözümlere inanma eğiliminde oluyorlar. Güzellik ürünleri, görünüşü iyileştirecek, saygıyı artıracak, duygusal tatmin sağlayacak vaadiyle cazip hale geliyor" açıklamasını yapıyor.
'Kişinin kendilik algısını güçlendirmesi gerekir'
Mucize vaat eden ürünlere veya yüz gerdirme veya gençlik serumu gibi operasyonlara "Hayır" diyememenin altında farklı psikolojik etmenler olabileceğini özellikle vurgulayan Psikoterapist Fundem Ece, "Sosyal medya baskısı altta yatan etmenlerden bir diğeri, güzellik ve gençlik üzerine yoğunlaştığı için yaşlanmayı bir eksiklik veya zayıflık olarak gösteriyor. Bu durum bireylerde yaşlanma korkusunu ciddi anlamda tetikliyor" şeklinde açıklıyor.
© Bu fotoğraf yapay zeka ile oluşturulmuşturİspanya, fenomenlere sahte veya yanıltıcı paylaşımlarını düzeltme zorunluluğu getiren yasa tasarısını duyurdu
© Bu fotoğraf yapay zeka ile oluşturulmuştur
İnsanların bu tür mucize ürün ve hizmet tuzaklarına düşmemesi için birkaç tavsiye veren Fundem Ece, sosyal medyadaki görüntülerin çoğunlukla manipüle edildiğinin farkına varılması gerektiğini vurguluyor.
"Kişinin kendilik algısını güçlendirmesi gerekir. Fiziksel görünümün yanı sıra kişisel yetenekler, değer yargıları, kurduğumuz sosyal ilişki becerilerine odaklanması, bireyin kendilik algısını güçlendirmek için önemli. Ve tabi çocukluktan itibaren görünüm yerine karakter, yetenek ve çalışkanlığın öne çıkarılması sağlanabilir" diyen Uzman Klinik Psikolog & Psikoterapist Ece, tavsiyelerini şöyle sıralıyor:
"Yanıltıcı reklamlarla mücadele bence önemli çünkü kişilerin algısıyla oynanıyor. Ve tabii alternatif ilgi alanları geliştirmeli kişiler. İnsanlar sadece fiziksel görünümünden ibaret değil hobiler, sanat, gönüllülük gibi alanlara yönelmeliler. Bu tür ürünlere olan eğilim ciddi bir konu. Hem bireysel hem de toplumsal düzeyde ele alınmalı. Bireylerin kendilerini yalnızca fiziksel görünüm üzerinden değerlendirmemeleri için farkındalık oluşturulması, medya içeriklerinin eleştirel bir şekilde tüketilmesi ve saygının güçlendirilmesi bu soruna yönelik atılacak etkili adımlardan bazıları"