https://anlatilaninotesi.com.tr/20250109/tatli-su-ekosistemleri-alarm-veriyor-turlerin-yuzde-25i-yok-olma-tehlikesi-altinda-1092486141.html
Tatlı su ekosistemleri alarm veriyor: Türlerin yüzde 25'i yok olma tehlikesi altında
Tatlı su ekosistemleri alarm veriyor: Türlerin yüzde 25'i yok olma tehlikesi altında
Sputnik Türkiye
Yeni bir araştırma, dünya genelindeki tatlı su türlerinin dörtte birinin yok olma riski altında olduğunu ortaya koydu. Kirlilik, iklim değişikliği ve barajlar... 09.01.2025, Sputnik Türkiye
2025-01-09T10:48+0300
2025-01-09T10:48+0300
2025-01-09T10:48+0300
yaşam
araştırma
çalışma
tatlı su rezervi
ekosistem
nesli tükenmekte olan hayvanlar
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/101759/01/1017590167_0:161:3071:1888_1920x0_80_0_0_ab8477d9997f5ed9c2dc939c0f72da18.jpg
Tatlı su ekosistemleri, gezegenin en hassas ve kritik yaşam alanlarından biri olarak biliniyor. Ancak yapılan yeni bir araştırma, bu değerli ekosistemlerin alarm verdiğini gösteriyor. Araştırmaya göre, dünya genelinde tatlı su hayvan türlerinin yaklaşık yüzde 25’i yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Araştırmacıların Nature'da yayınladıkları bu çalışmalarında balıklar, yusufçuklar ve tatlı su yengeçleri gibi 23 bin 500'den fazla türü inceledi. En yüksek risk altında olan grup, tatlı su karidesleri ve yengeçler gibi kabuklular. Bu grubun yüzde 30’unun nesli tükenme tehlikesi altında olduğu belirtiliyor. Balıklar için bu oran yüzde 26 iken, yusufçuklar ve kızböcekleri gibi türlerin yüzde 16’sı risk altında.Neden bu kriz yaşanıyor?Tatlı su türlerinin karşılaştığı tehditlerin başında kirlilik, baraj inşaatları, tarımsal faaliyetler ve iklim değişikliği yer alıyor. Tatlı su habitatlarına yönelik kontrolsüz su tüketimi ve istilacı türler de bu türlerin varlığını tehdit eden diğer önemli faktörler arasında.Kaynaklar tehlikedeTatlı su habitatları, yeryüzünün sadece yüzde 1'ini kaplamasına rağmen bilinen tüm hayvan türlerinin yüzde 10’una ev sahipliği yapıyor. Bu alanlar, karbon depolama, gıda üretimi ve kültürel önem gibi kritik ekosistem hizmetleri sunuyor. Ancak tehditlerin devam etmesi durumunda bunların hepsinin kaybedilmesi kaçınılmaz olacak.En riskli bölgeler nerede?Araştırmada, Afrika’daki Victoria Gölü, Güney Amerika’daki Titicaca Gölü ve Hindistan’ın batı kıyıları ile Sri Lanka en yüksek tehdit seviyelerine sahip bölgeler olarak öne çıkıyor. Bu bölgelerdeki endemik türler, hızlı bir şekilde yok olma riskiyle karşı karşıya.Araştırmacılar, tatlı su ekosistemlerini korumak için acil ve kapsamlı önlemler alınması gerektiği konusunda çağrıda bulunuyor. Sürdürülebilir su yönetimi, kirlilik kontrolü ve iklim değişikliğiyle mücadele bu hedefe ulaşmanın temel unsurları olarak öne çıkıyor.Tatlı su türlerinin korunması, yalnızca bu türlerin devamlılığını sağlamak için değil, aynı zamanda ekosistemlerin sunduğu hayati hizmetleri korumak için de kritik önemde.
https://anlatilaninotesi.com.tr/20250108/abdde-insan-yiyen-kurtcuk-uyarisi-acik-yaradan-gozlerden-agizlardan-girebiliyor-1092451760.html
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
2025
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/101759/01/1017590167_171:0:2902:2048_1920x0_80_0_0_d96f9dd28cdc7fc85e9d94b3666cc86a.jpgSputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
tatlı su ekosistemleri, tatlı su türleri, yok olma tehlikesi, kirlilik, baraj inşaatları, tatlı su habitatları, biyoçeşitlilik, iklim değişikliği, tatlı su balıkları, sürdürülebilir su yönetimi
tatlı su ekosistemleri, tatlı su türleri, yok olma tehlikesi, kirlilik, baraj inşaatları, tatlı su habitatları, biyoçeşitlilik, iklim değişikliği, tatlı su balıkları, sürdürülebilir su yönetimi
Tatlı su ekosistemleri alarm veriyor: Türlerin yüzde 25'i yok olma tehlikesi altında
Yeni bir araştırma, dünya genelindeki tatlı su türlerinin dörtte birinin yok olma riski altında olduğunu ortaya koydu. Kirlilik, iklim değişikliği ve barajlar bu krizin başlıca nedenleri arasında yer alıyor.
Tatlı su ekosistemleri, gezegenin en hassas ve kritik yaşam alanlarından biri olarak biliniyor. Ancak yapılan yeni bir araştırma, bu değerli ekosistemlerin alarm verdiğini gösteriyor. Araştırmaya göre, dünya genelinde tatlı su hayvan türlerinin yaklaşık yüzde 25’i yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Araştırmacıların Nature'da yayınladıkları bu çalışmalarında balıklar, yusufçuklar ve tatlı su yengeçleri gibi 23 bin 500'den fazla türü inceledi. En yüksek risk altında olan grup, tatlı su karidesleri ve yengeçler gibi kabuklular. Bu grubun yüzde 30’unun nesli tükenme tehlikesi altında olduğu belirtiliyor. Balıklar için bu oran yüzde 26 iken, yusufçuklar ve kızböcekleri gibi türlerin yüzde 16’sı risk altında.
Tatlı su türlerinin karşılaştığı tehditlerin başında kirlilik, baraj inşaatları, tarımsal faaliyetler ve iklim değişikliği yer alıyor. Tatlı su habitatlarına yönelik kontrolsüz su tüketimi ve istilacı türler de bu türlerin varlığını tehdit eden diğer önemli faktörler arasında.
Tatlı su habitatları, yeryüzünün sadece yüzde 1'ini kaplamasına rağmen bilinen tüm hayvan türlerinin yüzde 10’una ev sahipliği yapıyor. Bu alanlar, karbon depolama, gıda üretimi ve kültürel önem gibi kritik ekosistem hizmetleri sunuyor. Ancak tehditlerin devam etmesi durumunda bunların hepsinin kaybedilmesi kaçınılmaz olacak.
En riskli bölgeler nerede?
Araştırmada, Afrika’daki Victoria Gölü, Güney Amerika’daki Titicaca Gölü ve Hindistan’ın batı kıyıları ile Sri Lanka en yüksek tehdit seviyelerine sahip bölgeler olarak öne çıkıyor. Bu bölgelerdeki endemik türler, hızlı bir şekilde yok olma riskiyle karşı karşıya.
Araştırmacılar, tatlı su ekosistemlerini korumak için acil ve kapsamlı önlemler alınması gerektiği konusunda çağrıda bulunuyor. Sürdürülebilir su yönetimi, kirlilik kontrolü ve iklim değişikliğiyle mücadele bu hedefe ulaşmanın temel unsurları olarak öne çıkıyor.
Tatlı su türlerinin korunması, yalnızca bu türlerin devamlılığını sağlamak için değil, aynı zamanda ekosistemlerin sunduğu hayati hizmetleri korumak için de kritik önemde.