https://anlatilaninotesi.com.tr/20241114/arastirma-ortaya-koydu-nasilsin-yerine-nbr-yazanlar-samimi-gorunmuyor-ve-karsidan-daha-az-yanit-1090409443.html
Araştırma ortaya koydu: 'Nasılsın' yerine 'Nbr' yazanlar, samimi görünmüyor ve karşıdan daha az yanıt alıyor
Araştırma ortaya koydu: 'Nasılsın' yerine 'Nbr' yazanlar, samimi görünmüyor ve karşıdan daha az yanıt alıyor
Sputnik Türkiye
Dijital mesajlaşma çağında kısaltmalar önemli ölçüde arttı. Öyle ki insanlar, daha hızlı iletişim kurabilmek adına söz konusu bu durumu 'normal' hale getirdi... 14.11.2024, Sputnik Türkiye
2024-11-14T19:59+0300
2024-11-14T19:59+0300
2024-11-14T19:59+0300
yaşam
araştırma
mesajlaşma
iletişim
kısaltma
psikolog
anket
sosyal medya
telefon
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/102948/61/1029486152_0:210:4001:2460_1920x0_80_0_0_79e379c7246596c8ef19a96874f8aa87.jpg
Journal of Experimental Psychology dergisinde yayımlanan makalede yazarlar, “Kısaltmalar zamandan ve emekten tasarruf sağlarken araştırmamız bunların aynı zamanda etkili iletişimi engelleyebileceğini ve kişiler arası algıları olumsuz etkileyebileceğini gösteriyor” cümlesini kaydetti.Yapılan sekiz muhtelif çalışmada 5 binden fazla kişinin mesajlarını analiz eden psikologlar, kısaltma kullananların daha az samimi olduğunu ve sonuç olarak daha az yanıt aldıklarını tespit etti.Mesajlaşmaların 'seni seviyorum' ‘mesajından ziyade 'umrumda değilsin' mesajı verme olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya koyan araştırmacılar, istenmeyen sonuçlar doğurabileceği hususunda uyarıda bulundu.'Daha düşük düzeyde çaba gösterildiğine işaret ediyor'Stanford Üniversitesi'nden David Fang ve Toronto Üniversitesi'nden meslektaşları, farklı mesajlaşma senaryolarında kısaltmaların etkisini araştırmak üzere yürüttükleri çalışmada, insanlardan kısaltma içeren ve içermeyen mesajların samimiyetini ve yanıt verme olasılıklarını değerlendirmelerini isteyerek başladı. Daha sonra ise muhtelif sosyal mesajlaşma platformlarında ve çevrimiçi bir hızlı buluşma deneyi sırasında gelen mesajları analiz ettiler.Araştırmalar kısaltma kullanan kişilerin, kelimeleri heceleyenlere göre daha az yanıt alma eğiliminde olduğunu ve yanıtların genellikle daha kısa olduğunu ortaya koydu. Araştırmacılar, gençlerin daha fazla kısaltma kullanmasına rağmen olumsuz etkinin devam ettiğini vurguladı.Kaleme alınan makalede yazarlar, “Kısaltmalar, gönderenlerin daha az samimi görünmesine ve alıcıların cevap yazma olasılığının daha düşük olmasına neden oluyor. Bu olumsuz etkiler, kısaltmaların göndericinin daha düşük düzeyde çaba gösterdiğine işaret etmesinden kaynaklanıyor" satırlarını kaleme aldı.Kelimenin tam anlamıyla aynı anlamı iletmesi amaçlanan kısaltmaların alıcılar üzerinde nüanslı etkileri olup olmadığını anlamak için konuyu derinlemesine inceleyen araştırmacılar, bir görüşe göre de kısaltmaların daha rahat ve gayriresmi olup mesajlaşanlar arasında bir yakınlık yaratabileceği ihtimalini değerlendirdi. Bir diğer görüşe göre ise kısaltmaların, kişiye yönelik çaba ve ilgi eksikliğini ortaya koyduğu dile getirildi.Yapılan deneylerden birinde, kısaltmalarla dolu mesajlar alan kişilerin, diğerlerine kıyasla daha kısa mesajlarla yanıt verdiği ve bu durumun metni daha da sıkıştıran bir geri bildirim döngüsü olasılığını artırdığı saptandı. Bu tespite ilişkin ise makalede, “Bulgularımız, insanların konuşma kalitesine değer verdiğini, düşünceli ve kişisel bağlantı kuran mesajları tercih ettiğini gösteren literatürü yansıtıyor” denildi.'Kişisel ilişkiye ve kısaltma kullanan kişilere aşina olup olmadığınıza bağlı'Araştırmacılar çalışmalarının bir kısmında gerçek dünya verilerinden faydalanmalarına rağmen bazı diğer psikologlar ise kısaltmaların gerçekten bu kadar sorunlu olup olmadığı hususuna bir soru işareti koydu.Edge Hill Üniversitesi'nde psikolog olan Profesör Linda Kaye söz konusu araştırmaya ilişkin, “Metin tabanlı mesaj etkileşimlerinde, alıcıların göndericiyle çok daha fazla bağlama ve tanışıklığa sahip olma ihtimalinin yüksek olduğunu ve bu nedenle algıların çok daha zengin bir bilgi kümesine dayanacağını kabul etmek önemlidir. Gerçek dünyadaki bir etkileşimde bu algılar daha az belirgin veya etkili olabilir” dedi.Glasgow Üniversitesi'nde psikolog olan Dr. Christopher Hand de aynı fikirde olduğunu belirterek, “Bu durum gönderici ve alıcı arasındaki kişisel ilişkiye ve kısaltma kullanan kişilere aşina olup olmadığınıza bağlıdır. Buna ek olarak bağlama da bağlı. Aceleleri var mı? Tabu olan bir kelimenin tamamını kullanmaktan kaçınmak için mi bu kısaltmaları kullanıyorlar?" cümlesini kaydetti.Hand konuya ilişkin açıklamasını şu cümleler ile sonlandırdı:
https://anlatilaninotesi.com.tr/20241114/gercek-insanlar-yerine-yapay-zeka-influencerlar-gunahiyla-sevabiyla-yapay-zekanin-sosyal-medyada-10-1090394742.html
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
2024
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/102948/61/1029486152_220:0:3779:2669_1920x0_80_0_0_c5eee00adf593e7ec46ca1f8147159bb.jpgSputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
araştırma, mesajlaşma, iletişim, kısaltma, psikolog, anket, sosyal medya, telefon
araştırma, mesajlaşma, iletişim, kısaltma, psikolog, anket, sosyal medya, telefon
Araştırma ortaya koydu: 'Nasılsın' yerine 'Nbr' yazanlar, samimi görünmüyor ve karşıdan daha az yanıt alıyor
Dijital mesajlaşma çağında kısaltmalar önemli ölçüde arttı. Öyle ki insanlar, daha hızlı iletişim kurabilmek adına söz konusu bu durumu 'normal' hale getirdi. Fakat yapılan son araştırmalarda elde edilen bulgular, hızlı bir şekilde 'Nbr?' yazmanın, 'Nasılsın?' yazmaya zaman ayırmak kadar samimi görünmeyebileceğini ortaya çıkardı.
Journal of Experimental Psychology dergisinde yayımlanan makalede yazarlar, “Kısaltmalar zamandan ve emekten tasarruf sağlarken araştırmamız bunların aynı zamanda etkili iletişimi engelleyebileceğini ve kişiler arası algıları olumsuz etkileyebileceğini gösteriyor” cümlesini kaydetti.
Yapılan sekiz muhtelif çalışmada 5 binden fazla kişinin mesajlarını analiz eden psikologlar, kısaltma kullananların daha az samimi olduğunu ve sonuç olarak daha az yanıt aldıklarını tespit etti.
Mesajlaşmaların 'seni seviyorum' ‘mesajından ziyade 'umrumda değilsin' mesajı verme olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya koyan araştırmacılar, istenmeyen sonuçlar doğurabileceği hususunda uyarıda bulundu.
'Daha düşük düzeyde çaba gösterildiğine işaret ediyor'
Stanford Üniversitesi'nden David Fang ve Toronto Üniversitesi'nden meslektaşları, farklı mesajlaşma senaryolarında kısaltmaların etkisini araştırmak üzere yürüttükleri çalışmada, insanlardan kısaltma içeren ve içermeyen mesajların samimiyetini ve yanıt verme olasılıklarını değerlendirmelerini isteyerek başladı. Daha sonra ise muhtelif sosyal mesajlaşma platformlarında ve çevrimiçi bir hızlı buluşma deneyi sırasında gelen mesajları analiz ettiler.
Araştırmalar kısaltma kullanan kişilerin, kelimeleri heceleyenlere göre daha az yanıt alma eğiliminde olduğunu ve yanıtların genellikle daha kısa olduğunu ortaya koydu. Araştırmacılar, gençlerin daha fazla kısaltma kullanmasına rağmen olumsuz etkinin devam ettiğini vurguladı.
Kaleme alınan makalede yazarlar, “Kısaltmalar, gönderenlerin daha az samimi görünmesine ve alıcıların cevap yazma olasılığının daha düşük olmasına neden oluyor. Bu olumsuz etkiler, kısaltmaların göndericinin daha düşük düzeyde çaba gösterdiğine işaret etmesinden kaynaklanıyor" satırlarını kaleme aldı.
Kelimenin tam anlamıyla aynı anlamı iletmesi amaçlanan kısaltmaların alıcılar üzerinde nüanslı etkileri olup olmadığını anlamak için konuyu derinlemesine inceleyen araştırmacılar, bir görüşe göre de kısaltmaların daha rahat ve gayriresmi olup mesajlaşanlar arasında bir yakınlık yaratabileceği ihtimalini değerlendirdi. Bir diğer görüşe göre ise kısaltmaların, kişiye yönelik çaba ve ilgi eksikliğini ortaya koyduğu dile getirildi.
Yapılan deneylerden birinde, kısaltmalarla dolu mesajlar alan kişilerin, diğerlerine kıyasla daha kısa mesajlarla yanıt verdiği ve bu durumun metni daha da sıkıştıran bir geri bildirim döngüsü olasılığını artırdığı saptandı. Bu tespite ilişkin ise makalede, “Bulgularımız, insanların konuşma kalitesine değer verdiğini, düşünceli ve kişisel bağlantı kuran mesajları tercih ettiğini gösteren literatürü yansıtıyor” denildi.
'Kişisel ilişkiye ve kısaltma kullanan kişilere aşina olup olmadığınıza bağlı'
Araştırmacılar çalışmalarının bir kısmında gerçek dünya verilerinden faydalanmalarına rağmen bazı diğer psikologlar ise kısaltmaların gerçekten bu kadar sorunlu olup olmadığı hususuna bir soru işareti koydu.
Edge Hill Üniversitesi'nde psikolog olan Profesör Linda Kaye söz konusu araştırmaya ilişkin, “Metin tabanlı mesaj etkileşimlerinde, alıcıların göndericiyle çok daha fazla bağlama ve tanışıklığa sahip olma ihtimalinin yüksek olduğunu ve bu nedenle algıların çok daha zengin bir bilgi kümesine dayanacağını kabul etmek önemlidir. Gerçek dünyadaki bir etkileşimde bu algılar daha az belirgin veya etkili olabilir” dedi.
Glasgow Üniversitesi'nde psikolog olan Dr. Christopher Hand de aynı fikirde olduğunu belirterek, “Bu durum gönderici ve alıcı arasındaki kişisel ilişkiye ve kısaltma kullanan kişilere aşina olup olmadığınıza bağlıdır. Buna ek olarak bağlama da bağlı. Aceleleri var mı? Tabu olan bir kelimenin tamamını kullanmaktan kaçınmak için mi bu kısaltmaları kullanıyorlar?" cümlesini kaydetti.
Hand konuya ilişkin açıklamasını şu cümleler ile sonlandırdı:
İnsanlar kiminle konuştuklarına, neden konuştuklarına ve bunun kişisel, profesyonel, romantik, agresif vb. olup olmadığına bağlı olarak iletişim tarzlarını dikkatle seçeceklerdir. Modern teknoloji kısa metin iletişimlerinin ötesine geçiyor: sesli notlardaki ses özellikleri, emoji, gifler ve benzerlerinin düz metinden daha etkili olması muhtemel.