Bakan Kurum: Deprem bölgesini dünyanın en büyük şantiye alanına dönüştürdük

Malatyalı kardeşlerimizin elinden hemşehrilik beratını almanın, Battal Gazi'nin, merhum Cumhurbaşkanı'mız Turgut Özal'ın hemşehrisi olmanın gururunu, heyecanını, mutluluğunu sizlerle birlikte yaşıyoruz. Ben bu onuru bize layık gören tüm Malatyalı kardeşlerime, Büyükşehir Belediyesi Meclisi'ne, meclis üyelerimize, kıymetli Büyükşehir Belediye Başkanıma çok çok teşekkür ediyorum. İnşallah onların bir hemşehrisi, bir kardeşi, yoldaşı olarak da bu mücadeleyi omuz omuza sonuna kadar sürdüreceğimizi de burada ifade etmek istiyorum.

Depremin ardından 90 gün içinde, belki de dünyada eşi, benzeri olmayan bir anlayışla çalıştık ve 180 bin konutun yapımına başladık. O gün vatandaşımıza verdiğimiz ne kadar söz varsa hepsini yerine getirmek için de aynı anlayışla çalışıyoruz. Bugün deprem bölgesini dünyanın en büyük şantiye alanına hep birlikte dönüştürdük. 1900 şantiye dile kolay, 1900 şantiyede 160 bin emekçi, işçi, mimar, mühendis kardeşimizle hep birlikte canla başla çalışıyoruz.

Biz bir taraftan bu sosyal faaliyetleri yapacağız. Bir taraftan da işte inşaat faaliyetlerini hızlı bir şekilde sürdürmeye devam edeceğiz. Malatyalı hemşehrilerimize söz verdiğimiz konutları yapıyor ve 17 bin 438'i Malatya'da olmak üzere bugün itibarıyla 11 ilde 130 bin 565 konut ve iş yerini hak sahibi depremzede kardeşlerimize teslim ettik. Bugüne kadar 331 bin konut ve 19 bin iş yeri olmak üzere 350 bin bağımsız bölümün ihalesini yaptık ve sahada inşaat faaliyetlerini başlattık. İnşallah 2024 yılı sonuna kadar 27 bin 243'ü Malatya'da olmak üzere on bir ilimizde 201 bin 688 bağımsız bölümü afetzede kardeşlerimize, hemşehrilerimize teslim edeceğiz. İnşallah 2025 yılı geldiğinde daha önce Kale'de yaptığımız gibi, daha önce Battalgazi'de yaptığımız gibi, daha önce Doğanyol'un o sokaklarında yapmış olduğumuz inşaatlar, Pütürge'deki konutlar gibi Malatya'mızda toplamda 79 bin 702 konutu, iş yerini ve deprem bölgesinde de 453 bin bağımsız bölümü inşa etmiş olacağız.

Şehri imar ederken de gönülleri de mamur etme anlayışından asla ve asla uzak durmayacağız. Vatandaşımız bize ne diyorsa onu dinleyeceğiz. Hep birlikte taleplerini alacağız. Yapabileceğimiz bir şey varsa hemen yapma girişimiyle birlikte süreci yürüteceğiz. Yapamıyorsak da nedenini vatandaşımıza tane tane anlatacağız. Bıkmayacağız, usanmayacağız. Hiçbir problemi çözümsüz bırakmayacağız. Elimizi bir an olsun depremzede kardeşlerimizin elinden çekmeyeceğiz. Tüm yeni yuvalarımızda annelerimiz, babalarımız, yavrularımız neşe içerisinde oturana kadar, yavrularımız evlerinde güvenle uyuyana kadar, bereketli dükkanlarımız besmeleyle açılana kadar, Söğütlü Camisi'nden ezan sesleri yükselene kadar buradayız.

Şimdi tam bu konjonktürde terör örgütü PKK sahiplerinden aldığı talimatla ülkemize karşı terör eylemleri gerçekleştiriyor. Milletimizin canına kastediyor. Terör örgütlerine, PKK'ya, FETÖ'ye tüm terör örgütlerine pabuç bırakacak değiliz, tepelerine Malatyalı hemşehrilerimizle birlikte çökeceğiz.

Ayrıştırıcı değil, birleştirici olmaları, hukuku ve adaleti her şeyin üzerinde tutmalarıdır. Şunun altını kalın çizgilerle çizmemiz şarttır. Kardeşliğimizi pekiştirmek için açtığımız tarihi fırsat penceresi ayrıdır. Terörle her mevzide mücadele etmek ayrıdır. Türkiye hem kardeşliğimiz için en cesur adımları atmaya hem de terörle, terörü destekleyenlerle, otobüsün üstüne çıkıp yargıyı, bağımsız yargımızı tehdit edenlerle, adaleti baltalamaya çalışanlarla sonuna kadar mücadele etmeye azimlidir, kararlıdır, dirayetlidir. Biz de inşallah birlik ve beraberliğimizi tüm sorunların üstesinden gelecek anlayışla güçlendireceğiz.