Cumhurbaşkanı Erdoğan: Suriye'den ve Lübnan'dan gelecek mültecilere kapımız açık

Savunma sanayi ürünlerinin tedariki bağlamında geçmişte yaşanan bazı sıkıntıları artık geride bırakarak işbirliğimizi geliştirmeyi arzu ediyoruz

NATO müttefikimiz Almanya ile iki büyük devlet arasında olabilecek her alanda yoğun ilişkilere sahibiz.

Görüşmemizde Avrupa’daki ve Almanya’daki Türkler hakkında da konuştuk. Ayrıca Almanya’daki kamuoyunda birçok sorunlar çıkaran FETÖ ve PKK hakkındaki görüşümüzü de dostum Scholz’a ilettim.

Gümrük Birliği ve Vize serbestizisi başta olmak üzere ilişkimizi geliştirmek iki taraf için de kârlı olacaktır.

50 bini aşkın insanın öldürüldüğü bir katliam söz konusu ve bu katliamda da çocuk - kadın - yaşlı demeden öldürülmüştür. 100 bini aşkın insanın yaralı halde olması herhalde F-35'lerle iyi vurdunuz, iyi yaptınız dedirtmez. Bunlara siz nereye gidiyorsunuz denir. İsrail Dışişleri Bakanı'nın da yakın zamanda hakkımda yaptığı yorumu da siz de incelerseniz siz de anlayabilirsiniz.

(Göç konusunda Almanya'ya nasıl yardımcı olabilirsiniz sorusu üzerine) Suriye'den ilk etapta dört milyon civarında mülteci geldi. Şu anda da 3.5 milyon Suriyeli ülkemizde. Şu an onları ülkemizde ağırlıyoruz ve Merkel döneminde birlikte çalıştık. Suriye'den gelen mültecilere her zaman kapımız açıktır. Lübnan'dan da ülkemize gelenler olursa onlara da kapımızı açık tuttuk. Ayrıca Türkmen soydaşlarımız var, onlara da kapımızın açık olduğunu söylüyorum.

Netanyahu'nun kafasında bu savaşı bir dairede tutmak değil yayma anlayışı var. Zira İsrail'in elindeki imkanlar, diğer ülkelerle mukayese edilemez. Şu anda F-35'leri de kullanıyorlar. Öbür tarafta roket, füze, bütün bu imkanlar kullanılıyor. ABD'nin yaklaşım tarzı bu süreç içerisinde de hiç farklı değil.

Türkiye – Almanya arasında tarihsel bir dostluk var.

Yakın bir bilgi alışverişinde bulunmamız önemli.

Rusya uluslararası hukuku ihlal ediyor fakat bu durumun sonsuza kadar devam etmemesi için ne yapabiliriz onu konuşmalıyız. Müttefikler olarak kararlı hareket etmeliyiz.

Bizim İsrail konusunda farklı düşüncelerimiz var. Hamas’ın saldırısı korkunç bir suçtu ve Gazze’nin insanlarını bir felakete sürükledi. İsrail’in kendini savunma hakkı var.

Ekonomik ilişkilerimiz çok iyi, rekor seviye olan 55 milyar Euro'ya ulaştık.

Türkiye - Yunanistan ilişkilerinin de olumlu bir yönde gittiğinden memnunuz.

Nikaragua'nın tutumunu biz paylaşmıyoruz. İsrail'in kendisini savunma hakkı olduğuna inanıyoruz.

(Suç işleyen göçmenlerin Türkiye'ye göndereceğini konusu hakkında) Bunu şu an Afganistan ile gerçekleştiriyoruz ve Suriye ile de gerçekleştirmek istiyoruz.

İsrail kendini savunma hakkında sahip ve biz insanı yardım için çaba harcıyoruz. İkili bir devlet çözümü ve ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması yönüne çalışıyoruz.