Gürcistan iktidarı: Saakaşvili, Rusya ile 2008'deki savaşı dışarıdan gelen emirle başlattı
© AFP 2023 / GIORGI ARJEVANIDZEAvrupa Birliği Gürcistan
© AFP 2023 / GIORGI ARJEVANIDZE
Abone ol
ABD ve Avrupa Birliği’nin (AB) Gürcistan’a karşı tüm baskı ve yaptırım tehditlerine rağmen egemenlik konusunda ısrarcı olduğunu gösteren iktidardaki ‘Gürcü Rüyası-Demokratik Gürcistan’ partisi, ülkenin eski Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili’nin Ağustos 2008'de dışarıdan gelen emir sonrası Rusya ile savaş başlattığını bildirdi.
Partinin yazılı açıklaması, Gürcistan TV'sinin Birinci Kanalı tarafından paylaşılırken, açıklamada, "Saakaşvili'nin Ağustos 2008'deki maceracı eylemlerinin zihinsel dengesizliğinin bir sonucu değil, dışarıdan gelen talimatların ve iyi planlanmış bir ihanetin sonucu olduğu bir gerçektir” ifadelerine yer verildi.
Parti, uzun vadeli barışın tesis edilmesi ve kamuoyunun ülkeye ve halka karşı işlenen bu hain suçu kimin işlediğini öğrenmesi için şeffaf bir hukuki süreç başlatılması çağrısında bulundu.
Dönemin Cumhurbaşkanı Saakaşvili liderliğindeki Gürcistan ordusu, 8 Ağustos 2008 gecesi Güney Osetya'yı Grad çoklu roketatarlarla bombalamıştı.
Gürcü birlikleri cumhuriyete saldırırken, başkent Tskhinvali'yi ağır bir şekilde tahrip etti.
Birçoğu Rus vatandaşlığına geçmiş olan Güney Osetya halkını savunan Rusya, dönemin devlet başkanı Dmitriy Medvedev’in kararıyla cumhuriyete asker çıkarmış ve 5 gün süren çatışmaların ardından Gürcü ordusunu geri püskürtmüştü.
Aynı yılın 26 Ağustos'unda Moskova, Güney Osetya ve bir başka eski Gürcü özerkliği olan Abhazya'nın egemenliğini tanıdığını duyururken, Moskova, defalarca bu kararın mevcut gerçekleri yansıttığını ve revizyona tabi olmadığını ifade etmişti.
Öte yandan Gürcistan hala Abhazya ve Güney Osetya'yı tanımazken, bu bölgeleri kendi toprakları içerisinde görüyor.
Hükümet, Rusya-Gürcistan geriliminin yaşandığı dönemdeki hükümeti hainlikle suçluyor
Gürcistan'da, iktidardaki Gürcü Hayali Partisi Siyasi Konseyi'nden geçtiğimiz haftalarda yapılan yazılı açıklamada, 16 yıl önce Rusya ile Gürcistan arasında yaşanan gerilim hatırlatılarak, dönemin Gürcistan yönetiminin ülkesine karşı hainlik yaptığı iddia edilmişti.
Güney Osetya Savaşı'nın 16. yıl dönümünde yapılan açıklamada, o dönemde ülkeyi yöneten hükümet eleştirilerek, şu ifadelere yer verildi:
Birleşik Ulusal Hareketi'nin (dönemin iktidar partisi) hainlik suçu en kötü sonuçlara yol açtı. 2008'deki savaş sonucunda iki tarihi bölgeyi kaybettik, yüzlerce asker ve sivil öldürüldü, 30 bin kişi yerinden edildi.
Dönemin Gürcistan hükümetinin, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin (AKPM) 2 Ekim 2008'de Güney Osetya Savaşı'yla ilgili onayladığı kararnameye imza atmasının, Gürcistan tarafının savaşın başlamasında suçlu olduğunu kabul ettiği şeklinde değerlendirildiği açıklamada, şunlar kaydedildi:
7 Ağustos'ta Gürcü tarafının Tskhinvali'yi (Güney Osetya'daki bir şehir) dikkatsizce bombalaması sonucu gerilimin açık ve geniş çaplı askeri operasyona dönüştüğü kararda (AKPM kararı) kaydedildi. Kararda, söz konusu eylemin, Gürcistan tarafının orantısız silahlı güç kullanması, uluslararası insancıl hukuku ve Gürcistan'ın çatışmanın barışçıl çözümüne yönelik taahhüdünü ihlal etmesi olarak değerlendirilmişti. Aynı belgede Rusya'nın askeri müdahalesi de bir 'karşı saldırı' olarak değerlendiriliyordu. Böylece savaştan 2 ay sonra, ilk resmi uluslararası belgede 'Birleşik Ulusal Hareketi' (iktidar partisi)' en büyük suçunun onaylamasına imza atmış ve bu adımla, uluslararası mahkemelerin karşısında Gürcistan ordusu, Gürcü askerleri ve ülkesini büyük bir riske atmıştır.
‘Muhalefet, ülkeyi şimdi de Ukrayna çatışmasının içine çekmeye çalışıyor’
Bugün ülkede ana muhalefet partisi olarak faaliyet gösteren Birleşik Ulusal Hareketi'nin, ülkeyi yine bir savaşa çekme çabasında olduğu savunulan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
Rusya-Ukrayna geriliminde geçen iki yıl, 'Birleşik Ulusal Hareketi'nin Gürcistan'ı bu askeri çatışmanın içine çekmeye, ülkemizi bir kez daha savaşın alevlerine sürüklemeye ne kadar gayretle çalıştığını bize açıkça gösterdi. Bu durum, 2008 yılında bu kişilerin kasıtlı olarak en kötü provokasyonu organize ettikleri ve dışarıdan aldıkları devlet karşıtı görevi tamamen bilinçli bir şekilde gerçekleştirdikleri inancını bir kez daha güçlendirdi.