Borrell, İsrail'in Batı Şeria'da toprakları gasbettiğini söyledi
© AP Photo / Mark Schiefelbein
Abone ol
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, İsrail'in Batı Şeria'daki toprakları gasbettiğini belirterek uluslararası hukuka aykırı olan toprak gasbının kınanması gerektiğini ifade etti.
ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen NATO Liderler Zirvesi'ne katılan Borrell, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Borrell, Gazze ve Batı Şeria'daki durumun daha önce hiç olmadığı kadar kötü olduğunu belirterek 7 Ekim 2023'ten bu yana geçen 9 ayda insani durumun "dayanılmaz bir hal aldığını" dile getirdi.
"Batı Şeria'da İsrail hükümeti toprakları gasbediyor" diyen Borrell, uluslararası hukuka aykırı olan bu toprak gasbının kınanması gerektiğini vurguladı.
Borrell, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu hükümetinin Filistin yönetiminin gelirlerine de el koyduğunu anımsatarak ateşkes, tüm rehinelerin serbest bırakılması ve iki devletli çözüm çağrısını yineledi.
‘Ukrayna'nın Rusya'ya karşı galip gelmesini sağlamak zorundayız’
Josep Borrell, ‘Ukrayna’yı desteklemenin savaşı uzatacağı ve Ukrayna’nın teslim olması anlamına gelse bile barışın bir an önce gelmesi gerektiği’ fikrine katılmadığını ifade ederek "Ukrayna'nın Rusya saldırganlığına karşı galip gelmesini sağlamak zorundayız. Bu ülkenin egemen bağımsızlığını kurtarmak ve özgür dünyanın güvenliğini sağlamak için Ukrayna'yı desteklemeye devam etmeliyiz" dedi.
Hint-Pasifik bölgesindeki gelişmelere ve işbirliklerine de önem verilmesi gerektiğini dile getiren Borrell, sözlerini şöyle sürdürdü:
Çünkü Çin, 'sınırsız dostluk' adı altında Rusya'yı destekliyor. Kuzey Kore, Rusya'nın en önemli hammadde tedarikçilerinden biri ve Hint Pasifik'te uluslararası hukuka, özellikle de deniz hukukuna, aykırı girişimler tüm bölgenin istikrarına tehdit oluşturuyor.
Çin'in Washington Büyükelçiliği, Pekin'in ülkenin adının NATO belgelerinde tehdit olarak anılmasına karşı olduğunu vurgulamıştı.
Çin'in Washington Büyükelçiliği'nden Sputnik'e yapılan açıklamada, "Sözde 'Çin tehdidi' tezinin dillendirilmesi tamamen faydasız. Çin, NATO ülkelerinin bölgesel sıcak noktalardaki sorunları Çin'i karalamak ve yeni bir Soğuk Savaş'ı körüklemek için kullanmasına kesinlikle karşı çıkıyor" dendi.
Büyükelçilik, NATO'ya, modası geçmiş Soğuk Savaş zihniyetini ve sıfır fayda sağlayan oyunları, ayrıca Avrupa ve Asya-Pasifik bölgesini kaosa sürükleyen tehlikeli eylemleri terk etme çağrısında da bulunarak "Yapmaları gereken şey, hem Avrupa'nın hem de tüm dünyanın güvenlik ve istikrarının yeniden tesisi için yapıcı önlemler almaktır" ifadelerini kullandı.
Büyükelçilik, NATO'ya, modası geçmiş Soğuk Savaş zihniyetini ve sıfır fayda sağlayan oyunları, ayrıca Avrupa ve Asya-Pasifik bölgesini kaosa sürükleyen tehlikeli eylemleri terk etme çağrısında da bulunarak "Yapmaları gereken şey, hem Avrupa'nın hem de tüm dünyanın güvenlik ve istikrarının yeniden tesisi için yapıcı önlemler almaktır" ifadelerini kullandı.
'Ukrayna'daki çatışmanın tarafı değiliz'
Bununla beraber büyükelçilik, Çin'in Ukrayna'daki çatışmanın tarafı olmadığını ve taraflardan hiçbirine silah vermediğini vurguladı.
"Çin, Ukrayna krizinin başlatıcısı ya da tarafı değil. Biz, barışı tesis etmek adına müzakereleri kolaylaştırmakta kararlıyız. Çin, çatışmanın taraflarına silah sağlamıyor ve çift kullanımlı malların ihracatını sıkı bir şekilde kontrol ediyor. Bu durum, uluslararası toplum tarafından büyük bir memnuniyetle karşılanıyor" diye devam eden elçilik, Rusya ile Çin arasındaki ticaretin piyasa kurallarına ve Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) ilkelerine tam uyum içinde ilerlediğini ve bundan dolayı bu işbirliğinin hiçbir şekilde eleştirilemeyeceğini ekledi.
"Çin, Ukrayna krizinin başlatıcısı ya da tarafı değil. Biz, barışı tesis etmek adına müzakereleri kolaylaştırmakta kararlıyız. Çin, çatışmanın taraflarına silah sağlamıyor ve çift kullanımlı malların ihracatını sıkı bir şekilde kontrol ediyor. Bu durum, uluslararası toplum tarafından büyük bir memnuniyetle karşılanıyor" diye devam eden elçilik, Rusya ile Çin arasındaki ticaretin piyasa kurallarına ve Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) ilkelerine tam uyum içinde ilerlediğini ve bundan dolayı bu işbirliğinin hiçbir şekilde eleştirilemeyeceğini ekledi.
