'Yumruk hesabına' son: '2024'te 13 ay olabilir'
© FotoğrafUluslararası Sabit Takvim
© Fotoğraf
Abone ol
Uluslararası Sabit Takvim, her bir ayın 28 gün olduğu ve yılın 13 aya bölündüğü bir sistemi öneriyor. Bu düzenleme, ayların her zaman aynı günlerle başlamasını ve bitmesini sağlayarak takvimi daha düzenli ve tahmin edilebilir hale getiriyor. Peki nedir bu Uluslararası Sabit Takvim ve neden tekrar gündeme geldi?
Dünya genelinde kullanılan mevcut takvim sistemine birçok eleştiri getiriliyor. Tarih boyunca farklı kültürler ve toplumlar tarafından çeşitli takvimler kullanılmış olsa da, günümüzde Gregoryen Takvimi en yaygın olanı. Ancak, Uluslararası Sabit Takvim (International Fixed Calendar) önerisi, bu alışkanlıkları değiştirebilecek nitelikte. Peki, bu yeni takvim sisteminin özellikleri neler ve neden 1 yıl 13 ay olmalı?
Bilim insanları 1582'den beri kullanılmakta olan mevcut 12 aylık Gregoryen takviminin sınırlamalarını araştırmak ve analiz etmek için yıllarını harcadı.
Birleşmiş Milletler'in, 2023 yılında her biri 28 günden oluşan 13 ay ve yıl sonuna bir gün daha tatil olarak eklenen yeni bir takvim sistemine geçilmesine sıcak baktığını açıklaması tekrar gündeme geldi. Sosyal medyada kullanıcılar '2024'te 13 ay olabilir' hesaplamalarına girişirken, çoğu kişi ise bu sistemin nasıl işleyeceğini merak etti.
Uluslararası Sabit Takvim olarak adlandırılan bu sistem, her bir ayın 28 gün olduğu ve yılın 13 aya bölündüğü bir düzenin olması gerekliliğini öneriyor. Bu düzenleme, ayların her zaman aynı günlerle başlamasını ve bitmesini sağlayarak takvimi daha düzenli ve tahmin edilebilir hale getiriyor.
Her ayın 28 gün olması, toplamda 364 gün yaparken, yılın sonuna eklenen bir "Yeni Yıl Günü" ile 365 gün tamamlanıyor. Artık yıllarda ise bu güne bir gün daha ekleniyor.
Uluslararası Sabit Takvim nedir?
1902 yılında Moses B. Cotswort tarafından tasarlanmış bir daimî Güneş takvimi olan Uluslararası Sabit Takvim, her biri 28 gün süren 13 aydan oluşur ve yılın bitimine herhangi aya ait olmayan fazladan bir gün eklenir.
Uluslararası Sabit Takvim'in avantajları nelerdir?
1.
Düzen ve tutarlılıkUluslararası Sabit Takvim, her ayın 28 gün olması sayesinde daha tutarlı bir yapı sunar. Bu, yıllık planlamalar, mali tablolar ve iş takvimleri açısından büyük kolaylık sağlar. Aylar arasındaki gün sayısı farklılıkları ortadan kalkar, bu da karmaşıklığı azaltır.
2.
Daha kolay hesaplamalarHer ayın 4 hafta ve toplamda 28 gün olması, tarihlerle ilgili hesaplamaları basitleştirir. Örneğin, bir etkinliğin 3 ay sonra hangi gün olduğunu bulmak, bu sistemde çok daha kolaydır. Aynı şekilde, haftalık ve aylık ödemeler gibi finansal işlemler de daha az hata ile yönetilebilir.
3.
Ekstra bir ay: 'Sol ayı'13. ay, mevcut takvimde olmayan bir "Sol Ayı" (Sol Month) ekler. Bu ay, mevcut aylara ek bir tatil dönemi veya özel etkinlikler için kullanılabilir. Ayrıca, bazı kültürel veya dini kutlamaların bu yeni ayda yapılması planlanabilir.
4.
Finansal kolaylık: Muhasebe ve finansal raporlama süreçleri de bu düzenlilikten fayda sağlayacak. Şirketlerin ve bireylerin finansal planlamaları daha basit ve öngörülebilir hale gelecek.5.
Küresel standart: Uluslararası ticaret ve seyahatlerde tek bir takvim standardının kullanılması, farklı takvim sistemlerinden kaynaklanan karmaşayı ortadan kaldıracak.Zorluklar ve eleştiriler
Her ne kadar Uluslararası Sabit Takvim birçok avantaj sunsa da, mevcut takvim sistemine olan alışkanlıklar ve gelenekler değişimin önünde büyük bir engel teşkil ediyor. Özellikle dini ve kültürel takvimler, bu tür bir değişikliğe karşı büyük direnç gösterebilir. Ayrıca, yeni sistemin kabulü için global bir uzlaşma ve adaptasyon süreci gerekecek.