Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kredi ve burs miktarlarını açıkladı
19:14 31.10.2023 (güncellendi: 23:01 31.10.2023)
© AA / TCCB / Murat ÇetinmühürdarCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Kabine Toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantı sonrası açıklamalarda bulundu.
© AA / TCCB / Murat Çetinmühürdar
Abone ol
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024 yılı kredi ve burs rakamlarını lisans öğrencileri için 2 bin, yüksek lisans için 4 bin, doktora öğrencileri için 6 bin liraya çıkardıklarını açıkladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu.
Gençlik ve Spor Bakanlığı'ndan kredi veya burs alan 1milyon 600 bin öğrenci için gelecek yıl ödenecek yeni kredi ve burs miktarlarını açıklayan Erdoğan, "2024 yılı kredi ve burs rakamını lisans öğrencileri için 1250 liradan 2 bin liraya, yüksek lisans öğrencileri için 2 bin 500 liradan 4 bin liraya, doktora öğrencileri için 3 bin 750 liradan 6 bin liraya çıkarıyoruz" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni kredi ve burs miktarlarının tüm öğrencilere hayırlı olmasını diledi.
Emeklilere yönelik bir defaya mahsus, 5 bin lira tutarındaki ödemeyle ilgili sürecin tamamlanmak üzere olduğunu bildiren Erdoğan, "Meclisimizin onayını aldık, açıkladığımız çerçevede emeklilerimize ödemelerini önümüzdeki haftalarda gerçekleştireceğiz. İster emekli, ister kamu görevlisi, ister işçi olsun ücretli çalışanlarımızın hiçbirini enflasyona ezdirmeyeceğimizin bilinmesini istiyorum. 21 yılda bu konuda asla taviz vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz" diye konuştu.
Deprem bölgesindeki KOBİ'ler için yeni kredi paketi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapılan çalışmalarda depremzedeleri asla ihmal etmediklerinin altını çizerek, "Afetten zarar gören 11 ilimizde, 200 bin konutun inşası hızla devam ediyor. Yapımı biten konutları yakında etap etap teslim etmeye başlıyoruz. Sene sonuna kadar 41 bin konut ve 5 bin köy evinin teslimini planlıyoruz. Diğer konut ve köy evlerimiz de tamamlandıkça teslimatlarını peyderpey yapacağız" diye konuştu.
Yerinde Dönüşüm Projesi ile ilgili kredi ve hibe tutarlarının güncellendiğini aktaran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şimdiye kadar 235 bin kardeşimizin başvurduğu bu projemizi de süratle hayata geçiriyoruz. Deprem bölgesindeki KOBİ'lerimize yönelik KOSGEB vasıtasıyla yeni bir kredi paketini devreye alıyoruz. Dünya Bankasıyla iş birliği halinde işletme başına 200 bin lira ile 750 bin lira arasında faizsiz kredi sağlayacağız."
'Fırsatçılara göz açtırmayacağız'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ayrıca son aylarda başımızı en çok ağrıtan hayat pahalılığı ve enflasyon meselesinde de gerekli tedbirleri alıyoruz. Hiçbir ekonomik temeli olmayan bahanelerle milletin aşına ve ekmeğine kan doğrayan fırsatçılara kesinlikle göz açtırmayacağız." değerlendirmesinde bulundu.
Enflasyonla mücadeleye farklı kampanyalarla iş dünyasını da dahil ettiklerine dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bunun en somut örneklerinden biri, başta gıda olmak üzere tedarik zincirinde yaşanan aksamalardan kaynaklı enflasyon oranını asgari düzeye indirmek için yapmış olduğumuz birliktelik çağrısıdır. İndirim kampanyası çağrımıza 400'den fazla firma, 50 bine yakın şubesiyle katıldı. Bu sayı her geçen gün artıyor.
Otomobil gibi fahiş fiyat balonunun oluştuğu kimi sektörlerde dengelenme başladı. Konut sektöründe de benzer bir tablonun ortaya çıktığına şahit oluyoruz. Tüm dünya gibi bizi de olumsuz etkileyen enflasyon sorununu daha önce başardığımız gibi yeniden tek haneye indireceğiz. Bölgemizde patlak veren yeni krizler ve çatışmalar işimizi zorlaştırsa da Allah'ın izniyle bunları aşacak iradeye sahibiz. Milletimizin bu konuda bize ve ekonomi yönetimimize güvenmeye devam etmesini bekliyoruz."
'Gurur kaynağımız olan tüm sporcularımızı tebrik ediyorum'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin spor alanında yakaladığı ivmenin arttığını görmekten memnuniyet duyduklarını vurgulayarak, "Dünya çapında kazandıkları madalyalarla gurur kaynağımız olan karatecilerimiz ve 23 yaş altı Grekoromen güreşçilerimiz başta olmak üzere tüm sporcularımızı canı gönülden tebrik ediyorum" dedi.
'Başta Avrupalı ülkeler olmak üzere Batı dünyası insanlık sınavında bir kez daha sınıfta kalmıştır'
Gazze ile Mısır arasındaki Refah Sınır Kapısı'nın açık tutulması konusunda uluslararası toplumun İsrail yönetimine baskı yapmasının önemine işaret eden Erdoğan, Türkiye'nin dünkü gibi bugün de Filistinli kardeşlerinin yanında olduğunu ve bunun gereğini yerine getirdiğini söyledi.
Erdoğan, "Ancak başta Avrupalı ülkeler olmak üzere Batı dünyası, Gazze'deki insanlık sınavında bir kez daha sınıfta kalmıştır. Tam 25 gündür çocuklar ölüyor, kadınlar ölüyor, hastaneler bombalanıyor. Tam 25 gündür 360 kilometrekarede 2,3 milyon mazlum hayatta kalma mücadelesi veriyor. Tam 25 gündür Gazze'de insanlığa ait ne kadar haslet varsa hepsi tek tek yok ediliyor ama Avrupa Birliği bırakın İsrail'i kınamayı, çıkıp ateşkes çağrısı bile yapamıyor" diye konuştu.
Uluslararası basın kuruluşlarının, 34'ten fazla meslektaşları Gazze'de öldürüldüğü halde eleştirel tek cümle dahi kuramadığına dikkati çeken Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"Bunu yapmadıkları gibi hepsi bir ağızdan İsrail mezalimine kılıf uydurmaya çalışıyorlar. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Gazze'deki Birleşmiş Milletler kuruluşlarının ve personelinin hedef alınmasını sadece seyrediyor. İnsan hakları kuruluşları, 25 gündür işlenen insanlık suçları karşısında hiçbir tepki göstermiyor. Hasılı, mesele Türkiye ve İslam dünyası olunca ortalığı ayağa kaldıranlar, İsrail'in savaş suçları karşısında ortalıkta görünmemeyi tercih ediyor. Bugün binlerce Gazzeli çocuğun ölümüne seyirci kalanların, yarın herhangi bir konuda söyleyecekleri hiçbir sözün kıymetiharbiyesi olmaz. Asıl olan zor zamanda konuşmaktır, hakikatleri bugün dile getirmektir, hakkı bugün haykırmaktır. İsrail'in katliamlarına ses çıkarmayan tatlı su hak savunucularından insanlığa da dünyaya da hiçbir hayır gelmez."
Erdoğan, bundan sonra da dik ve kararlı duruşlarını koruyacaklarının altını çizdi.
'30 yıl sonrasının hedeflerini belirliyoruz'
Uluslararası alanda etki sahibi bir ülke olmanın yolunun, tüm unsurlarıyla ekonomisi güçlü ülke olmaktan geçtiğine işaret eden Erdoğan, bu anlayışla Türk ekonomisini güçlendirmeye, büyütmeye, karşılaştığı zorlukların üstesinden başarıyla gelmesi için çalışmaya devam ettiklerini belirtti.
Erdoğan, eylül başında Orta Vadeli Program'ı kamuoyuyla paylaştıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"2024 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı, geçen hafta yayımlandı. Geçtiğimiz haftalarda 12. Kalkınma Planı'nı Meclisimizin takdirine sunduk. 2024-2028 yıllarını kapsayan 12. Kalkınma Planı'nı Meclis görüşmeleri tamamlandıktan sonra yürürlüğe koyacağız. Katılımcı bir anlayışla tüm taraflarla istişare edilerek hazırlanan planın en önemli özelliği 2053 vizyonumuza ışık tutmasıdır. Birileri parti içi kavgalarla, Güneş Motel utancını aratmayan pazarlıklarla, siyasete güveni zedeleyen ayak oyunlarıyla günlerini geçirirken biz 30 yıl sonrasını düşünüyoruz, 30 yıl sonrasının hedeflerini belirliyoruz."
'2053 hedefimiz 7.7 trilyon dolar milli gelir düzeyine ulaşmaktır'
Cumhuriyet'in 100. yılına 21 sene öncesiyle kıyas dahi edilemeyecek kadar güçlü bir ülke olarak girildiğini dile getiren Erdoğan, "İstanbul'un fethinin 600. seneidevriyesini inşallah satın alma paritesine göre dünyanın ilk 5 ekonomisinden biri olarak karşılayacağız" dedi.
Erdoğan, Türkiye ekonomisi için 2053 hedeflerinin 7.7 trilyon dolar milli gelir düzeyine ulaşmak olduğunu söyleyerek, Türkiye'nin, bugün birileri için hayal gibi görünen bu seviyeyi yakalayacak potansiyel, imkan ve kapasiteye fazlasıyla sahip olduğunu vurguladı.
'3.3 milyon öğrencimizin toplam 27 milyar liralık borcunu sildik'
Bu hedeflere giderken en kritik hususun, günlük sorunlarda boğulmamak olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"Gözümüzü ufuktan ayırmamaya hassasiyet gösteriyoruz. Meydanlarda vatandaşımıza verdiğimiz sözleri, ekonomimizin şartlarını zorlama pahasına tutmaya devam ediyoruz. Örgün eğitimdeki üniversiteli gençlerimize vaadimiz olan cep telefonu ve bilgisayar desteği ile ücretsiz 10 cigabaytlık internet sözümüzü geçen hafta yerine getirdik. Gençlerimizin kendilerini en iyi, en donanımlı şekilde yetiştirebilmeleri için hiçbir fedakarlıktan kaçmıyoruz. Göreve geldiğimizde yükseköğrenim öğrencilerimizin, kredi burs miktarı 45 liracıktı. Biz bu rakamı 27 kat artışla 2023 yılı itibarıyla lisansta 1250 liraya, yüksek lisansta 2 bin 500 liraya, doktorada 3 bin 700 liraya çıkardık. Ayrıca kredi almış öğrencilerimizin, geri ödemelerindeki TEFE-TÜFE oranlı güncellemeleri silerek yalnızca anaparanın ödemesini temin ettik. Bu şekilde 3,3 milyon öğrencimizin toplam 27 milyar liralık borcunu silmiş olduk."
Erdoğan, "Avrupa ve Amerika'nın koşulsuz desteğini arkasına alan İsrail yönetimi tam 25 gündür tüm dünyanın gözleri önünde insanlık suçu işliyor" dedi.
Demokrasiden ve milli iradenin rehberliğinden ne 40 yılı aşan siyasi hayatı boyunca ne de 21 yıllık iktidarları döneminde asla sapmadıklarını belirten Erdoğan, hizmet ve eser siyasetini dünya görüşlerinin merkezine yerleştirdiklerini, siyasi ikballeri uğruna milleti kutuplaştıranlardan değil, tüm kesimleriyle toplumu kucaklaştıranlardan olduklarını söyledi.
Erdoğan, kimseyi dışlamadan, farklılıkları tehdit olarak görmeden herkesi aynı hedef, aynı kader etrafında toplayarak milli birliği tahkim ettiklerini vurgulayarak, "Yılların ihmallerini gidermekte kalmadık, Gazi'nin 'En büyük eserim' dediği Türkiye Cumhuriyeti'ne tarihinin en büyük yatırımlarını kazandırdık. Milli iradeyi hakim kılmak, demokrasimizi tüm kurum kurallarıyla tesis etmek, cumhurla Cumhuriyet arasına çekilen tel örgüleri kaldırmak, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilelebet payidar olması için gece gündüz demeden çalıştık, çabaladık, mücadele verdik" diye konuştu.
'Türkiye 100. yaşını kutlarken daha önce olmadığı kadar güçlüdür'
Eksiklerle kusurların, yapılmak istenip de tüm gayretlere rağmen yapılmayan şeylerin de şüphesiz olduğunu dile getiren Erdoğan, "Elini vicdanına koyan herkesin kabul edeceği gerçek şudur; Türkiye Cumhuriyeti 100. yaşını kutlarken daha önce hiç olmadığı kadar güçlüdür, güvendedir, itibarlıdır. 21 yıl boyunca karşılaştığımız onca engele, zorluğa ve saldırıya rağmen bu hayali gerçeğe dönüştürmenin haklı gururunu yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, pazar günü itibarıyla girilen Cumhuriyet'in ikinci asrını Türkiye Yüzyılı ile taçlandırmayı hedeflediklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Daha fazla demokrasi, özgürlük, güvenlik, kardeşlik, refah, huzur ve kalkınma için 85 milyonun tamamını Türkiye Yüzyılı'nın inşasına destek olmaya davet ediyoruz. Biz birlikte Türkiye'yiz. Biz tüm zenginliklerimizle büyük Türk milletiyiz. Biz tarihi şanlı zaferlerle dolu kahraman ecdadın torunlarıyız. Bize yakışan birliktir, beraberliktir bir duvarın tuğlaları gibi kenetlenmektir. Bunu başardığımızda Allah'ın izniyle önümüze çıkacak hiçbir engel yoktur. El ele gönül gönüle vererek Türkiye Yüzyılı'nı, kucaklaşmanın, büyümenin, kalkınmanın ve barışın yüzyılı yapacağımıza yürekten inanıyorum. Görüş farklılıklarına rağmen Türkiye ortak paydasında ve Türkiye Yüzyılı ülküsünde birleşen herkese buradan teşekkür ediyorum."
'İsrail yönetimi 25 gündür tüm dünyanın gözleri önünde insanlık suçu işliyor'
Cumhuriyet'in 100. yaşını Gazzelilerin ve Filistinlilerin katliama uğradığı hüzünlü bir dönemde karşıladıklarını anımsatan Erdoğan, şunları söyledi:
"7 Ekim'den bu yana Gazzeli kardeşlerimiz çok büyük bir zulme ve vahşete maruz bırakılıyor. Avrupa ve Amerika'nın koşulsuz desteğini arkasına alan İsrail yönetimi tam 25 gündür tüm dünyanın gözleri önünde insanlık suçu işliyor. El Ehli Hastanesi'nden sonra dün de Gazzeli kardeşlerimize hediyemiz olan dostluk hastanesi İsrail güçleri tarafından hedef alındı. Kanser hastalarını tedavi eden bu kritik sağlık kuruluşu İsrail barbarlığının en son kurbanı oldu. Kanser hastaları ilaca erişim imkanlarını yitirdi. Oysa savaşta bile hastanelere dokunulmaz, hasta taşıyan ambulanslar vurulmaz, bir ülkenin veya şehrin sağlık altyapısı çökertilmez. Örgütler ile devletler arasındaki en büyük fark işte budur."
Erdoğan, devletlerin savaş hukukuna uymakla mükellef olduğuna işaret ederek, "Sadece bu saldırı bile tek başına İsrail'in hiçbir hak, hukuk ve insani değer tanımadığını ispata yeterlidir. İsrail'in doğrudan sivillere yönelik saldırıları sonucunda bugüne kadar çoğu bebek, çocuk ve kadın olmak üzere 8 bin 500 Filistinli şehit edildi, 21 binden fazla Filistinli kardeşimiz yaralandı. Birleşmiş Milletler'e göre 1000'den fazla cenaze halen yıkıntıların altında. Yerlerinden edilenlerin sayısı 1 milyonu aştı. Gazze'deki binaların çok önemli bir kısmı yıkıldı veya tahrip oldu. Elektriği, suyu, yakıtı, gıdası üç hafta önce kesilen Gazzeliler bir taraftan açlıkla diğer taraftan da ağır bombardımanla adeta kıyıma uğruyor" ifadelerini kullandı.
'İsrail'in bir an önce durdurulması gerektiğine inanıyoruz'
Demokrasi ve insan haklarının beşiği olma iddiasındaki ülkelerin bu kıyıma aleni destek verdiğine dikkati çeken Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye olarak ilk günden bu yana sergilediğimiz insani, adaletli ve onurlu tavrı bugün de sürdürüyoruz. Sivillere yönelik eylemleri kabul etmediğimizin altını her fırsatta çiziyoruz. Daha fazla kan dökerek, daha fazla çocuk öldürerek, daha fazla hastane, okul, cami, kilise, pazar yeri vurarak, Gazze'ye daha fazla bomba yağdırarak güvenliğin sağlanamayacağını ifade ediyoruz. Devlet aklını tamamen yitirdiği görülen ve örgüt gibi davranan İsrail'in bir an önce durdurulması gerektiğine inanıyoruz. Gazze'de işlenen savaş suçlarının faillerinin hukuk önünde hesap vermesi için görüşmelerimiz devam ediyor. Gazzeli mazlum ve masumların hakkını her platformda sonuna kadar savunacağız."