Brezilya’dan Çin’e uzanan yeni dünyanın hedefi olan dedolarizasyon mümkün mü?
© AFP 2023 / KEN ISHIILuiz Inacio Lula da Silva ve Şi Cinping
© AFP 2023 / KEN ISHII
Abone ol
Özel
Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva’nın Pekin ziyareti küresel olarak dedolarizasyon sürecine dair güçlü bir mesaj oldu. Garanti BBVA Bankası Şanghay Baştemsilcisi ve aynı zamanda eski diplomat olan Noyan Rona, Çin’in yuan planlarını ve BRICS’in sunduğu fırsatları Sputnik’e anlattı.
Dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisine sahip ülkeleri Çin, Rusya, Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika Cumhuriyeti’nin oluşturduğu BRICS yeni dünya düzeninde büyük önem taşıyor. Brezilya Devlet Başkanı Lula’nın Pekin ziyareti ve Çin lideri Şi Cinping ile birlikte verdiği mesajlar da bu yeni düzenin güçlü bir ifadesi oldu.
Lula, BRICS grubunun ticarette dolara alternatif para birimi araması çağrısında bulunarak “Her gece kendime şu soruyu soruyorum: Neden tüm ülkeler ticaretlerini dolara dayandırmak zorunda? Neden kendi para birimimizle ticaret yapamıyoruz? Altın standardının ortadan kalkmasından sonra doların (rezerv) para birimi olduğuna kim karar verdi?" ifadelerini kullandı.
2011-16 arası Brezilya Devlet Başkanı olan Dilma Rousseff'in 'BRICS bankası' olarak da bilinen Yeni Kalkınma Bankası'nın (NDB) başına atanması münasebetiyle düzenlenen etkinlikte konuşan Lula, "BRICS bankası gibi bir banka neden Brezilya ile Çin, Brezilya ile diğer BRICS ülkeleri arasındaki ticareti finanse edecek bir para birimine sahip olamıyor? Bugün ülkeler, kendi para birimleriyle ihracat yapabilecekken, ihracat yapmak için dolar peşinde koşmak zorunda kalıyor" dedi.
Lula, BRICS bankasının IMF'ye alternatif olabileceğini de söyledi.
BRICS nasıl bir yapılanma?
Yüksek büyüme oranları, küresel sistemdeki potansiyel güçleri ve bölgesel dinamiklerle birlikte öne çıkan konumlarıyla ortak özellikle taşıyan BRICS ülkeleri; dünyanın yüzölçümünün dörtte birinden büyük bir alanı kaplıyor, 3 milyarı aşkın insanı (dünya nüfusunun yüzde 40’ı) temsil ediyor ve dünya ekonomisinin yüzde 23’ünden fazlasını oluşturuyor. BRICS ülkeleri Avrupa ve Amerika’nın kontrolündeki sistem yerine daha adil bir uluslararası düzene ulaşmayı hedefliyor. Bu açıdan BRICS ülkelerinin 2050 yılında dünyanın en önde gelen ekonomileri olarak tanımlanması da önem taşıyor.
BRICS ülkeleri Türkiye’nin de yakın işbirliği içinde olduğu ülkeler olarak dikkat çekiyor. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2018’de Johannesburg’da yapılan 10'uncu BRICS Zirvesi’ne katılımı ve aile fotoğrafında yer alması da Türkiye’nin bu birliğe verdiği önemi ortaya koydu.
BRICS’e İran ve Arjantin’in yanı sıra diğer bazı ülkeler de üye olmak istiyor.
Aynı zamanda bu ülkeler yerel paralarla ticaretini de artırıyor. Bu konuda ise Çin’in para birimi 'renminbi' (yuan) öne çıkıyor. Rusya ve Çin bu konuda başı çekerken geçen ayın sonunda Brezilya ile Çin de doları baypas ederek ticaret ve finansal işlemleri doğrudan yürütmek için anlaşma vardıklarını açıklamıştı. Çin son dönemde Suudi Arabistan gibi birçok ülke ile yerel paralarla ticaretini artırarak dedolarizasyon süreci yürütüyor.
‘Ticarette yuanın kullanılması yönünde çabalar var’
Peki, bu süreç bize neyi anlatıyor? Konuyu en iyi bilen isimlerden biri olan Garanti BBVA Bankası Şanghay Baştemsilcisi Noyan Rona Sputnik’e anlattı.
Rona, aynı zamanda Dışişleri Bakanlığı Asya Masası’nda Çin Bölge Uzmanı olarak çalıştı ve 1996 yılında Şanghay Başkonsolosluğu’nun kurulmasında görev aldı. Konsolosluğun açılmasını takiben de 2.5 yıl Muavin Konsolos olarak burada çalıştı.
Noyan Rona’ya göre Çin’in on yıllardır yuanın konvertibiliteye geçişi aşamasında dolara bağlılığın azaltılmasını amaçladığını ifade ederek şunları söyledi:
“Bu çabalar arasında da en çok Çin ile ticareti olan ülkeler öne çıkıyor. BRICS ülkeleri de bu bağlamda Çin için bir platform oluşturuyor. Bu ülkelerden özellikle Rusya ve Brezilya’nın Çin’le çok yoğun ticareti var. Bu ticarette de yuanın kullanılması yönünde çabalar var. Rusya ile özellikle son iki yıldır Çin’in ithalatını yükselttiği doğalgaz ve petrolde yuan ile ödemeler arttı. Buna iki taraf da olumlu bakıyor. Brezilya ve Çin’in ticareti 2022’de 171 milyar dolara ulaştı. Bu kadar hacimli bir ticaretin yuan cinsinden yapılması olasıdır ama ne kadarı yapılır onu zaman içinde göreceğiz. Brezilya tarafında böyle bir irade beyanı var, Çin zaten buna olumlu bakıyor. 2015 yılında faaliyete geçen Yeni Kalkınma Bankası, 100 milyar dolar sermayeli bunun 40 milyar doları Çin tarafından karşılandı, diğer BRICS ülkelerinin de 18 milyar dolarlık katkısı var. Bu banka şimdiye kadar 8 milyar dolarlık kredi verdi ancak bunlar rüzgar, güneş enerjisi, küçük ölçekli hidroelektrik santraller gibi daha yeni enerjilere eğilimli bir yapısı var. Bu banka dolarla kurulduğu için işlemlerin yuan cinsinden yapılmasını nasıl sağlayabilir onu şimdilik bilemiyoruz. Kredileri de dolar cinsinden veriyor. Ama ülkelerin ikili ticaretinde yuan kullanılmasının artırılma ihtimali yüksek ve burada bir potansiyel de var.”
‘Brezilya’nın döviz rezervinde yuan ikinci oldu’
Noyan Rona, yuanın küresel durumunu ise şöyle özetledi:
“Küresel anlamda Çin’in ana hedefi yuanın konvertibilite olması ve doların yerini almasa bile onun yanında yer alacak büyüklüğe ulaşmasıdır. Örneğin Brezilya’nın döviz rezervinde yuan ikinci oldu. Dolardan sonra geliyor ve euroyu geçti. Dünyada rezerv para olarak yuan beşinci sırada. Sürekli yükselme eğiliminde. Bunu da Çin daha çok yaymak ve geliştirmek istiyor. Doların yerini alması veya alternatif olması küresel düzlemde zaman alır. Ama Çin’in yaklaşımı en azından kendi ticaretinde mümkün olduğunca yuan kullanmaya teşvik etmek oluyor.”
‘Türkiye’deki Çin firmalarının para transferlerinde yuan kullanılabilir’
Peki, Türkiye için burada yer alan fırsatlar neler? Türkiye, BRICS’e katılabilir mi? Rona’nın yorumları şu şekilde oldu:
“BRICS yeni bir uluslararası kuruluş. Daha oturma aşamasında o bakımdan genişlemesine nasıl bakılır takip etmek gerekiyor. Türkiye’nin katılımı ise Ankara’nın vereceği bir karar. Ondan sonra da Rusya ve Çin’in buna yaklaşımı belirler. İkili ticaretin çok daha yükselmesi halinde bu gündeme daha çok yansır. Türkiye ile Çin arasındaki ticaretin tamamının yuan olarak yapılması pek gerçekçi değil. Türkiye’nin Çin’den çok yüksek miktarda ithalatı var ancak Çin’den aldığı ara malı ve hammaddeyi işleyip dünyaya ihraç ediyor. İhracattan aldığı para dolar ve bu yüzden üçüncü bir para riski almamak için Çin’e de dolar ödenmesi tercih ediliyor. Yuanla başka alanlarda ticaret yapılabilir. Örneğin Türkiye’deki Çin firmalarının para transferlerinde yuan kullanılabilir. Sonuç olarak Türkiye’nin BRICS’e katılımını henüz olgunlaşmamış bir konu olarak düşünüyorum.”
‘İyi bir proje sunmak kaydıyla yatırım yaratabiliriz’
Rona, “Çin’de iki önemli banka var. Biri Kuşak ve Yol girişimi kapsamında kurulan Asya Altyapı Yatırım Bankası, biz 2.5 milyar dolarla bu bankaya hissedarız. Hem bu banka olsun hem de BRICS’in Yeni Kalkınma Bankası olsun ikisine de biz uygun projeler sunabilirsek, onların öncelik verdiği alanlarda projelerle bu bankalara gidersek krediler almak mümkün olur. Ama onlar proje bazlı krediler veriyor. Menkul kıymetler ile ilgili yatırım olacağını zannetmiyorum. Çünkü iki banka da direkt yatırım ve projelerle ilgileniyor. Buradan iyi bir proje sunmak kaydıyla yatırım yaratabiliriz” diye de ekledi.