Altun'dan Kur'an-ı Kerim yakılmasına tepki: Sözde protestocular provokatörlerden başka bir şey değil
21:08 21.01.2023 (güncellendi: 21:49 21.01.2023)
© AACumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun
© AA
Abone ol
İsveç'te Kur'an-ı Kerim yakılmasına tepki gösteren İletişim Başkanı Altun "Sözde protestocular, Türkiye'ye ve İslam'a karşı nefret tohumları ekmeye kararlı provokatörlerden başka bir şey değil. İsveçli yetkililer, Türkiye ile olan ilişkilerini zehirleyerek İsveç'in NATO üyeliğini engellemeyi amaçlayan terör grupları olduğu gerçeğine uyanmalı" dedi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, yaptığı yazılı açıklamada, İsveç'in Türkiye'ye karşı nefret dolu provokasyonları önlemek ve İslam'ı hedef alanlarla mücadele etmek için derhal harekete geçmesi gerektiğini belirtti.
İsveç makamlarının ifade ve toplanma özgürlüğü gibi bahanelerin arkasına saklanamayacağını vurgulayan Altun, "Sözde protestocular, Türkiye'ye ve İslam'a karşı nefret tohumları ekmeye kararlı provokatörlerden başka bir şey değil. İsveçli yetkililer, Türkiye ile olan ilişkilerini zehirleyerek İsveç'in NATO üyeliğini engellemeyi amaçlayan terör grupları olduğu gerçeğine uyanmalı" vurgusu yaptı.
Türkiye'nin İsveç Büyükelçiliği önünde düzenlenen sözde protestonun, PKK'nın örgütlü propaganda faaliyetlerinin bir başka örneği olduğunu belirten Altun, İsveç'in NATO'ya katılmadan önce, terörizm konusunda Türkiye ile iş birliği yapması gerektiği konusundaki ısrarın haklı çıktığına dikkati çekti.
'PKK, yıllardır Avrupa'da özgürce dolaşıyor'
Altun, PKK'nın yıllardır Avrupa ülkelerinde özgürce dolaşarak, Türkiye'ye karşı terörist faaliyetler için militan ve para topladığına işaret ettiği açıklamasında, "Avrupa hükümetlerinin kendi topraklarında PKK'nın yürüttüğü organize terör faaliyetleri gerçeğini fark etme zamanı çoktan geçti. Kürt siyasi aktivizmi ile PKK'nın terörist faaliyetleri arasında net bir ayrım yapmaları gerekiyor" ifadelerine yer verdi.
Altun, Türkiye'nin, Avrupalı ve NATO müttefiklerine ulusal güvenliğine ve ülkesine yönelik terör tehditlerini dikkate almaları konusunda ısrar etmeye devam edeceğine vurgu yaparak şunları kaydetti:
"Bugün planlananlar gibi sözde 'protestoları' toplanma ve ifade özgürlüğünün bir parçası olarak değerlendiremezler. İsveç makamlarını, büyükelçiliğimizdeki personelimizin güvenliğini sağlamaları konusunda bir kez daha uyarıyoruz. Ayrıca bu olayı düzenleyenleri de araştırmalı, bu kişilerin gerçek bağlantılarını ve ülkemize karşı amaçlarını ortaya çıkarmalılar. İsveç makamları ulusal güvenlikleri konusunda ciddiyse ve buna istinaden NATO'ya katılmak istiyorlarsa Türkiye gibi NATO müttefiklerinin güvenliğini de önemsemeleri gerekir. Türkiye, 40 yılı aşkın süredir terör gerçeğiyle uğraşıyor. Avrupa, ülkemize yönelik terör faaliyetleri için önemli bir kuluçka alanı olmuş durumda. Bu ülkelerden herhangi biri bizimle gerçek bir diyalog ve verimli bir ilişki istiyorsa buna son verilmeli."