00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
07:00
6 dk
HABERLER
09:00
5 dk
HABERLER
11:00
5 dk
DÜNYA HABERİ
11:10
10 dk
PARANIN HAREKETİ
11:30
9 dk
HABERLER
12:00
5 dk
HAFTANIN KEYFİ
14:05
54 dk
HABERLER
15:00
5 dk
SPOR BÜLTENİ
15:30
5 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
13 dk
HABERLER
18:00
11 dk
HABERLER
19:00
10 dk
SESLİ HABER
07:30
9 dk
SESLİ HABER
08:29
2 dk
HABERLER
11:00
6 dk
HABERLER
12:00
6 dk
HABERLER
13:00
5 dk
HAFTA SONU HALLERI
Erdal Kaplanseren'le Hafta Sonu Halleri
13:06
114 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
15:00
1 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
16:00
1 dk
SESLİ HABER
Rus varlıklarına el konulması konusunda görüş ayrılığı
16:10
2 dk
SESLİ HABER
Bilim insanlarından yeni keşif: Mısır piramitlerinin gizemi çözüldü mü
16:18
1 dk
SESLİ HABER
ABD'den Çin'e tehdit: Rusya ile iş birliğini sürdürmeyin
16:26
1 dk
SESLİ HABER
İngiliz uzman: Ukrayna, Rusya’yı engellemeye çalışırken 2 uçaksavar kaybetti
16:35
2 dk
SESLİ HABER
Sırbistan lideri Vucic: Batı nankör
16:47
2 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
17:00
1 dk
SESLİ HABER
Ekmeleddin İhsanoğlu’ndan yıllar sonra gelen ‘Bahçeli’ açıklaması
17:09
4 dk
SESLİ HABER
Rusya Maliye Bakanlığı bütçe gelir ve giderlerini açıkladı
17:19
2 dk
SESLİ HABER
Kanser vakaları aşırı kilo ile bağlantılı
17:29
1 dk
SESLİ HABER
Zelenskiy’den İspanya ve Portekiz kararı
17:37
2 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
18:00
1 dk
SESLİ HABER
İngiliz basını Harkov’daki durumu değerlendirdi: Yardımlar zamanında ulaşacak mı?
18:09
2 dk
SESLİ HABER
Parlamentoda alkışlanmıştı: Kanada’dan eski Nazi askeri Hunka kararı
18:17
4 dk
ÖZEL HABER
Türkiye'nin tasarruf tedbirleri karnesi: Başarı şansı var mı?
18:48
4 dk
SESLİ HABER
Rusya'da yeni askeri ekonomi inşa edilecek
20:03
4 dk
SESLİ HABER
TÜİK istatistiklerle aile raporunu açıkladı
20:11
10 dk
SESLİ HABER
Amerikalı diplomat: Moskova ve Pekin'in birleşmesi şaşırtıcı değil
20:28
2 dk
SESLİ HABER
Çinli uzman: Rus ve Çin ilişkileri eşitliğin önemini gösterdi
20:49
2 dk
SESLİ HABER
UEFA'dan EURO 2024 için yeni kural
21:05
4 dk
SESLİ HABER
AB’nin Rus gazına ihtiyacı yeniden kanıtlandı
21:33
3 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
 - Sputnik Türkiye, 1920
YAŞAM
Türkiye ve dünyadan ilgi çekici yaşam haberleri, toplumsal olaylar, güncel araştırmalar, fotoğraf ve video galerileri.

Geri sayım başladı: Şehirlerin sular altında kalmasını durdurmak mümkün mü?

© AAFırtına, deniz hatları
Fırtına, deniz hatları - Sputnik Türkiye, 1920, 14.10.2021
Abone ol
İklim Merkezi, 2060 itibarıyla Türkiye’nin onlarca bölgesi de dahil olmak üzere dünyanın genelinde çok sayıda noktanın sular altında kalacağına işaret ediyor. Peki, Çırağan Sarayı, Haydarpaşa Garı gibi sembolik yapıları da tehdit eden olası felaketin önüne geçilebilir mi? TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Kahraman, Sputnik’e anlattı.
Dünya nüfusunun yüzde 85’inin etkilendiği ‘iklim değişikliği’ hakkında bilim insanlarından yeni araştırmalar gelmeye devam ediyor. Küresel ısınmanın sebep olduğu felaketlerden biri de yükselen deniz seviyesiyle birlikte, kıyı şehirlerinde yaşanacak olan kayıplar. İklim Merkezi’nin (Climate Central) araştırmalardan yola çıkarak hazırladığı haritaya göre, deniz seviyesinin yükselmesi riskiyle karşı karşıya kalacak ülkeler arasında Türkiye de var.
Akademik bir dergi olan Environmental Research Letters’da yayınlanan araştırmada, dünyanın sıcaklığının 1.5-2 derece daha artması halinde su seviyelerinin ciddi oranda yükseleceğine işaret edilirken, ülkelerin sembolik yapılarının da sular altında kalabileceği vurgulanıyor.
Küresel ısınma - Sputnik Türkiye, 1920, 11.08.2021
DÜNYA
Bilim insanları yakında yok olacak ülkeleri sıraladı

Çırağan Sarayı, Haydarpaşa Garı gibi noktalar da tehdit altında

Su baskınlarının olacağı yerlerin kırmızı renkle işaretlendiği haritada, büyük şehirlerin tehdit altında olduğu; kıyı şehirlerinden biri olan İstanbul’da da durumunun pek farklı olmadığı görülüyor. Yapılan araştırmalara göre, sahil kenarı boyunca İstanbul Boğazı’nın, Haliç’in ve deniz kıyısında olan ilçelerin etkilendiği göze çarparken; Çırağan Sarayı, Haydarpaşa Tren Garı ve yalıların da içinde bulunduğu tarihi eserler de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Riva Deresi’nin etrafındaki kırmızıyla işaretlenmiş alanları bekleyen tehdit, yıllar içinde daha geniş bir alana yayılarak artıyor.

Kuş cennetleri, milli parklar ve turistik plajlar da kırmızıyla işaretli

Yapılan çalışmalarda Türkiye genelindeki tabloya bakıldığında İzmit ve İzmir Körfezi başta olmak üzere, onlarca bölgenin ve yerleşim yerinin etkileneceğini ortaya koyan çarpıcı sonuçlar elde edildi. Buzulların erimesiyle oluşan deniz seviyesindeki artıştan payını alacak yerler arasında kuş cennetleri, milli parklar ve turistik plajlar da var. Söz konusu çalışma, bahsi geçen kıyı bölgelerinin sular altında kalma senaryosu için en erken tarihin 2060 olduğuna işaret ediyor.
köprü trafik - Sputnik Türkiye, 1920, 23.08.2021
YAŞAM
İstanbul ve İzmir'i bekleyen büyük tehlike: 'Kent kıyıları su altında kalabilir'

Ankara’nın gündemi de iklim değişikliği

Küresel ısınmayla mücadele adına önlemlerin hız kazandığı bir dönemde gerçekleştirilmesi planlanan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’na (COP26) günler kala Türkiye’de de iklim değişikliği gündemi mevcut. Zira Paris İklim Anlaşması’nın TBMM’de kabul edilmesiyle birlikte ülkedeki tartışmalar da alevlenmişti. Hatta bakanlığın adının Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak değiştirilmesi kararlaştırılmış, bu konuda yetkililerin alacağı önlemler merak konusu olmuştu.

Şehircilik alanında yeterli adımlar atılıyor mu?

Türkiye’nin bu kararı, bilim adamları tarafından ‘küresel çapta çevre felaketi’ adına hazırlanan çalışmaların açıklandığı bir döneme denk geldi. Alınan kararların ne kadar yeterli olacağı konuşulurken, bunlara ek olarak çeşitli alanlarda da uzun vadeli çalışmaların gerekliliği gündemde. Bu alanlardan birisi de şehir ve çevre planlaması. Peki, şehircilik alanında yeterli çalışmalar yapılıyor mu? Olası felaketi durduracak önlemler neler? Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Dursun Kahraman, Sputnik’e anlattı.

Suların yükselmesi senaryosu neleri beraberinde getiriyor?

Kahraman, “Burada bahsedilen yerlerin sular altında kalması can kaybından ziyade tamamen ekonomik bir yıkım ve değer kaybıdır. Ama bundan öte, iklim değişikliğiyle ilgili şunları söylemek gerekir; belki biz bu yerlerin sular altında kalacak olmasını düşünecek halde bile olmayacağız. Çünkü bununla beraber bir kuraklık da olacak. Besine ve suya ulaşamama riskiyle karşı karşıyayız. Kuraklıktan kastımız sadece suyun olmaması değil, sel ve su baskınları da yaşamsal faaliyetlerde kullandığımız içme suyuna veya tarım suyuna erişememeye sebep olur. Bu dünyanın en büyük afetidir. Deprem anlık hasar verir, yıkar geçer ama bu bahsettiğimiz konu, 10’larca yıl yakar ve yıkar. Biz bunlarla mücadele etmek zorunda kalırsak zaten suyun yükselmesiyle yaşanacak olan mülk problemleri aklımıza gelmeyecek” dedi.

‘Suların yükselmesi demek 100 yılda bir yaşanacak doğal afet döngüsünün 5-10 yıla inmesi demek’

Deniz seviyesindeki artışın bir anda olmayacağına dikkat çeken Kahraman, “Bu durum aynı zamanda bu sene yaşadığımız sel felaketleri gibi doğa olaylarının da 100 yılda bir görülmesi yerine 10 yılda bir yaşanmasına sebep olacak demektir. Bozkurt’un şehircilik örneğine bakarsak; bir proje yaparken tekerrür süresini baz alırsınız; yağış, kar, sel, ısınma gibi geçmiş verilere bakarak dersiniz ki ‘100 yılda bir olan bir doğal afete projemiz dayanıklı olsun’. Mesela Samsun’da TOKİ konutlarının bodrumunda 9 kişinin boğulması sonrası ‘7 yıldır yağmayan yağmur yağdı’ demek yanlış bir söylemdir. Bizim iklim değişikliği karşısında tekerrür hesaplarımızı güncellememiz, şehirleşme projeleri yaparken bunları düşünmemiz gerek. Eğer tüm bunlara önlem alınmamaya devam edilirse 5-6 senede bir aynı yerlerde aynı olaylar yaşanacaktır” dedi.

‘Şimdiye kadar hedeflenen amaçlara ulaşılamadı’

Kahraman, insanlığın kendisinin sebep olduğu iklim değişikliğinin sonuçlarının 90’lı yıllardan bu bilindiğini ve bir takım arayışlar içine girildiğini fakat bu sürecin başarılı olmadığını belirtti. Uzman, sözlerine Paris İklim Anlaşması gibi arayışların da ortaya devamlı çıkmasının nedeninin aslında hedeflenen amaçlara ulaşılamaması olduğunu varsayarsak, ben bunların çok işe yarayacağını düşünmüyorum. Anlaşmalar güzeldir, yapılmalıdır ama esas olan uygulamadır” diye devam etti.

‘Çözüm rant ve sermayede değil, bilim ve doğada’

Canlıların yaşadıkları yeri sakınmak, gözetmek ve korumak üzerine kodlandığının vurgusunu yapan Kahraman, deniz seviyesindeki artışın ve daha birçok çevre felaketinin kesin çözümüne odaklanılmasının önemini hatırlatarak, “Sera gazları ve emisyonların 2050’de sıfıra indirilmesi gibi bir hedef var. Tabii teoride bu hedef var ama pratikte bu mümkün değil mi? O da şöyle mümkün; giderilemeyen ve indirilemeyen miktar için ağaçlandırma yapılması, yenilenebilir enerjilerin kullanılması gerekir. Ama yenilenebilir enerji çok da üstüne atlanıp sarılanacak bir şey değildir, mesela biz şuan HES’lerle yaşanan ekolojik yıkımları görüyoruz. Yapılan araştırmalara bakıldığında 1 metre, 2 metre hatta bir teze göre 7 metre su yüksekliğinden bahsediliyor. Rant ve sermaye açısından bakmaya devam edip, bilim ve doğa açısından bir prensip ortaya koymazsak bunun önüne geçemeyiz” ifadelerini kullandı.
Hazırlayan: Selin ULUDAĞ
Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала