Türkiye’de neredeyse bir yılı dolduran koronavirüs pandemisinde ikinci normalleşme planları yapılıyor. Sürecin nasıl ilerleyeceğinin ayrıntıları her geçen gün netleşmeye devam ediyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Şubat ayı ortasında yaptığı açıklamada Türkiye’de Kovid-19 pandemisiyle mücadele sürecinde ikinci normalleşme adımlarının Mart ayı itibariyle başlayacağını duyurmuştu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da bu normalleşme sürecinin ‘yerinde karar’ yöntemiyle ve risk durumuna göre olacağını açıklamıştı.
Bakan Koca illerin hastalık durumunun gösteren dört renkli bir harita oluşturulacağını ve bu haritanın 1 Mart itibariyle takip edilebileceğini belirtti. Bu haritada, düşük riskli iller 'mavi', orta risk 'sarı', yüksek risk 'turuncu', çok yüksek risk 'kırmızı' ile gösterilecek.
Normalleşmede karar süreçleri dinamik olacak, vaka sayıları yükselirse kısıtlamalar getirilecek
Yüz binde 10'un altında vaka görülen illerin mavi, yüz binde 11-35 arası vaka olan illerin sarı, yüz binde 36-100 arası vakası bulunan illerin turuncu, yüz binde 100'ün üstünde vaka seyri görülen illerin ise kırmızı renkte gösterilmesi tasarlanıyor. Normalleşme adımları ilk önce düşük riskli illerden başlayacak ve 14 gün vaka sayılarının izlenmesinin ardından tekrar karara varılacak.
İllerle ilgili vakalar haftalık yayımlanacak. Özellikle Karadeniz bölgesindeki illerin durumu göze çarpıyor. 15-21 Şubat tarihlerindeki koronavirüs vaka haritasında Ordu, Giresun, Trabzon, Samsun ve Rize en fazla vaka görülen ilk 5 kent oldu. 100 bin kişide haftalık vaka sayısı Ordu'da 228.40, Giresun'da 217.51, Trabzon'da 207.54, Samsun'da 202.94 ve Rize'de ise 200.08.
Bu haritaya göre İstanbul'da 100 bin kişide 68.23, Ankara'da 35.39, İzmir'de ise 42,67 vaka sayısı belirlendi. Türkiye’nin 3 büyük şehrinde kısıtlamaların gevşetilmesine en yakın il, Ankara.
Bakan Koca aynı zamanda bu karar süreçlerinin dinamik olacağının da bilgisini verdi. Şehirlerde vaka sayılarının artması durumunda tekrar kısıtlamaya, düşmesi durumunda ise esnemeye gidilecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, normalleşmenin duyurusunu yaparken özellikle, koronavirüs tedbirleri nedeniyle işlerine ara vermek zorunda kalan kafe, restoran ve kıraathane benzeri esnafları rahatlatacak bir zemin üzerinde olacağı bilgisini verdi. Zira, bu tip işletmeler 20 Kasım 2020’den beri müşteri ağırlayamıyor. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç de kademeli normalleşmenin sağlık tedbirleri de ihmal edilmeden İstanbul'dan başlamasını öneriyor.
‘Tam kapanma’ olmayacak, sokağa çıkma yasakları illerin durumuna göre belirlenecek
Karar alıcılar tarafından ‘tam kapanmanın’ olmayacağı defaatle söyleniyor. Bu süreçte sokağa çıkma yasakları illerin durumlarına göre esneyecek ya da kaldırılacak. Köy okullarında başlamış olan yüz yüze eğitim de aynı zamanda risk durumuna göre genişletilecek. Normalleşme döneminin ne şekilde ilerleyeceğinin ayrıntıları Pazartesi günü yapılan Bilim Kurulu Toplantısı’nın ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanması bekleniyor.
Aşılama süreci devam ediyor, Türkiye pek çok aşı üreticisiyle görüşüyor
Aşılama süreci ise devam ediyor. Türkiye’de an itibariyle 1 milyon 669 bini ikinci doz olmak üzere, toplam 8 milyon 532 bin aşı uygulaması yapıldı. Aşılamanın önemi normalleşmeyle birlikte daha da artacak. Zira, halk sağlığı uzmanları bu süreç için ‘toplumsal bağışıklığın’ kazanılmasına işaret ediyor.
Türkiye’de henüz sadece Sinovac firmasının geliştirdiği Coronavac aşısı kullanılıyor. Ancak Bakan Koca, Mart ayı sonuna kadar Alman ve ABD’li şirketlerin geliştirdiği Pfizer-BioNTech aşısından 4.5 milyon kadarının Türkiye’ye geleceğini söyledi.
Fahrettin Koca, Coronavac aşısından Türkiye’nin 100 milyon tane talebi olduğunu ve Pfizer-BioNTech aşısından ise opsiyonel olarak 30 milyon dozun anlaşması yapıldığını duyurdu. Türkiye aynı zamanda Rusya’nın geliştirdiği Sputnik V aşısının da ülkede üretilmesi için hazırlıkların devrede olduğunu dile getirdi; Koca aşının toksikolojisinin başladığını duyurdu. Türkiye AstraZeneca aşısı için de görüşmelere devam ediyor.
Koca “Toplamda nisan, en geç mayıs sonuna kadar 105 milyon doz aşıya erişeceğimizi biliyoruz” ifadelerini kullandı.
Sağlık çalışanları ve 65 yaş üstü ardından, öğretmenlere de aşı uygulaması başlatıldı
Ülkede sağlık çalışanlarının çok büyük bir kısmı aşılandı, 65 yaş üstü kişilerin de aşılanma süreci devam ediyor. Aynı zamanda yüz yüze eğitime geçmenin planlanması üzerine öğretmenlere de aşı uygulaması başlatıldı. İlk olarak 24 Şubat günü Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile Çorum'un Sungurlu ilçesindeki Arifegazili İlkokulunda görev yapan öğretmenler aşının ilk dozunu oldu. Öğretmenlerin aşılanması, yüz yüze eğitime geçiş sürecindeki sıralamaya göre sürdürülecek.
Ancak uzmanlar vaka sayılarının yüksekliği dolayısıyla normalleşmenin zamanının uygun olmadığını söylüyorlar. Zira, Türkiye’de ikinci kapanma öncesi 5 binlere kadar düşmüş olan vaka sayısı, dün itibariyle 9 binlere kadar çıktı.
TTB Başkanı: Ocak ayından beri test pozitiflikleri neredeyse 2 katına çıktı, bu tabloyla açılmaya gidiyoruz
Türk Tabipler Birliği’nin (TTB) her ay gerçekleştirdiği pandemi anketinin Şubat ayı sonuçlarının açıklandığı basın toplantısında konuşan TTB Merkez Konsey Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı “1 Mart itibariyle bir normalleşme süreci olacağı ifade ediliyor. Özellikle son zamanda yapılan test sayılarında bir düşüşün olduğunu görüyoruz. Ocak ayından itibaren yapılan test sayısı yaklaşık yüzde 28 düşmüş durumda. Kaynağa ulaşma konusunda sıkıntılar var, filyasyon doğru şekilde yapılmadığını görüyoruz sahadan kollarımızın derlediği veriler ışığında. Ama buna rağmen test pozitiflikleri de artıyor, Ocak ayından itibaren neredeyse 2 katına çıkmış durumda. Bu tabloyla açılmaya gidiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Mart ayı normalleşme için büyük risk taşıyor, yeterince kişiyi aşılayabilmiş durumda değiliz’
TTB Aile Hekimliği Kolu Başkanı Dr. Emrah Kırımlı ise normalleşme süreci adımlarını Sputnik’e değerlendirdi. Kırımlı vakaların artış zamanında açılımın konuşulamayacağını belirterek “Normalleşme için baktığımızda vaka sayılarımız her yerde artıyor. Her ilde neredeyse arkadaşımız var, mutasyonlu vaka sayısının arttığını görebiliyoruz. Kapalı alanlarda da bulaşma riskinin arttığını biliyoruz, okullarda bu kapsamda ne yazık ki. Çoğu okulda sınıflar kalabalık, bahçeler dar. Çocukların maske, mesafe kurallarına uymasını beklemek kolay değil. Aynı zamanda yeterince kişiyi aşılayabilmiş durumda değiliz. Bu sebeple Mart ayı açılmak için büyük bir risk taşıyor. Mart ayında açık havada oturulabilecek bir sıcaklık olmuyor. Yaz aylarında dışarıda oturuluyordu, biz de açık havadan çok bulaşmadığını öğrenmiş durumdayız” dedi ve ekledi:
‘Vakaların artış zamanında açılma olmamalı’
“Tamamen normalleşmek için ya tedbirlere düzgün uyacaksınız ya da toplumun yüzde 60’ından fazlasını aşılayacaksınız. Bunu başarabilen ülkeler var; Vietnam, Çin, Yeni Zelanda gibi. Ama bizde durumu görüyorsunuz; taziye evleri… Bu durumda kurallara uyanlar eziyet çekmiş oluyor sadece. Aşı olmadan bu işi çözen ülkeler var. Bunu Vietnam yaptı, Afrika’da Senegal yapabiliyor. Biz açılmanın kurallarına uyamadığımız için sıkıntı buradan çıkıyor. Vakaların artış zamanında açılma olmaz, azalma zamanında olur. Salgın yönetimi insanların sırtına yüklenemez.”