Benyamin Netanyahu hükümetinin İsrail tarihinin en büyük çevre felaketlerinden birinin kaynağı ve sorumlularını bulmak için Avrupa Deniz Emniyeti Kurumu (EMSA) ile ortak yürütülen soruşturma hakkında yayın yasağı getirmesi, soru işaretleri yarattı. Çevre Koruma Bakanlığı, yasağı, bu hassas aşamada yapılacak yayınların uluslararası boyutlu karmaşık soruşturmaya zarar vereceğiyle gerekçelendirdi.
Ancak tepkiler üzerine yayın yasağı kısmen kaldırıldı. Hayfa'daki bir mahkeme, soruşturmanın bazı ayrıntılarının yayımlanmasına izin verirken, kirlenmeden sorumlu olabileceğinden şüphelenilen gemilerin adlarının -çarşamba 16.00'ya kadar bildirilenler hariç- yayımlanması üzerindeki yasağı korudu.
'Çevre Koruma Bakanlığı, kritik bilgileri saklamasıyla tanınıyor'
Kuzeyde Hayfa'dan başlayıp, Akka, Tel Aviv ve güneyde Aşkelon'a kadar uzanan kıyı şeridinin tonlarca katranla öbek öbek kaplanması, kuş, balık ve kaplumbağa gibi pek çok canlı türünü öldürürken, ekolojik felakete yol açtı. İsrail Doğa ve Parklar İdaresi'ne göre temizlenmesi aylar ve hatta yıllar alabilecek petrol sızıntısının kaynağı araştırılırken, ilkin çarşamba gözlenen sızıntıyla ilgili İsrail hükümetinin aslında günler öncesinden uyarıldığı anlaşılmıştı.
Çevre Koruma Bakanı Gila Gamliel petrol sızıntısından Akdeniz'de yasadışı şekilde ham petrol taşıyan gemileri sorumlu tutarken, Greenpeace'in İsrail kolunu yöneten Jonathan Aikhenbaum, "Yayın yasağı, Çevre Koruma Bakanlığı'nın kritik bilgileri kamuoyundan saklama siciline uyuyor" dedi.
Israel is trying to find the ship responsible for an oil spill that drenched much of its Mediterranean shoreline with tar, an environmental blow that will take months or years to clean up https://t.co/bjvvuVft70 pic.twitter.com/EP8FiWloSD
— Reuters (@Reuters) February 21, 2021
Greenpeace: Komplo teorilerine yol açar
Bunun komplo teorilerini beraberinde getirmesinin kaçınılmaz olduğunu belirten Direktör Aikhenbaum, çevre örgütlerinin, akademisyenlerin ve pek çok İsrail yurttaşının gidişatı çok yakından takip ettiğini, dolayısıyla eninde sonunda gerçeğin ortaya çıkacağını dile getirdi.
Filistin ve Lübnan sahillerini de etkileyen çevre felaketi nedeniyle perşembe günü çok fazla katran yutmuş 17 metrelik genç bir balinanın cansız bedeni İsrail'in güneyindeki Nitzanim plajına vurdu. 6 bebek deniz kaplumbağasının da katrandan zehirlenerek öldüğü saptanırken, katrana bulanmış 6'sı müdahaleyle kurtarıldı.
A black liquid was found in the whale's lungs, but that it was not yet known whether the liquid was linked to the whale's death or if was related to the oil spill devastating Israel's beacheshttps://t.co/TZ2LllxoAg
— Haaretz.com (@haaretzcom) February 21, 2021
Haftasonunda binlerce gönüllü plajları temizlemek için seferber oldu. Doğa ve Parklar İdaresi ise temizleme çalışmalarında sağlığın korunması için uygun koruyucu teçhizat gerektiğini, bu yüzden halkın plajlardan uzak durması gerektiğini açıkladı. Hükümet bir sonraki açıklamaya dek sahillerin yüzme, spor ve diğer faaliyetler için kullanılmaması uyarısını yaptı.
Israel’s Environmental Protection Ministry is urging Israelis to stay away from the beaches, citing serious health hazards posed by the tar
— Haaretz.com (@haaretzcom) February 23, 2021
https://t.co/9NjDyB1Mh9
'Havaya ve içme suyuna karışabilir'
Uzmanlar, yüzeydeki görünür temizlenmenin yeterli olmayacağı, katran kirlenmesinin görünmeyecek kadar küçük parçacıklarla havaya ve içme suyuna karışarak insan vücuduna girebileceği görüşünde. Bu duruma dikkat çeken Hayfa Üniversitesi Deniz Bilimleri Fakültesi Başkanı Ilana Berman-Frank, enerji kullanım şeklinin değişmesi çağrısı yaptı.
Aikhenbaum da iklim kriziyle ekosistemlerin yok olduğu dönemde hala petrol ve gaz altyapısına büyük yatırım yapan İsrail hükümeti için bu petrol sızıntısının uyandırma alarmı görevi görmesi gerektiğini belirtti.