Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, Özoğuz hakkında yapılan suç duyurusu üzerine başlattığı soruşturmayı tamamladı.
Soruşturma sonucunda verilen takipsizlik kararında, Türk Ceza Kanunu'nun 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" başlığıyla yer alan 216. maddesinin birinci fıkrasındaki suçun oluşabilmesi için eylemin halkın sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa tahrik fiilini içermesi, aynı kanun maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen suçun oluşabilmesi için ise failin halkın bir kesimini sosyal, sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet ve bölge farklılığına dayanarak aşağılaması, yine belirtilen fiillerin bu özelliklere sahip halkın gayrimuayyen bir kesimine yönelik yapılması gerektiği' belirtildi.
Yargıtay'ın yerleşik kararlarına göre, suçun oluşması için fiilde ağır ve yoğun bir tarzda kin ve düşmanlığa tahrikin var olması ve fiilin etkili bir şiddet çağrısı ya da nefret söylemi içermesi, ayrıca fiilin adet ve şahıs olarak muayyen olmayan bir toplum kesimine yönelik olması gerektiği vurgulanan takipsizlik kararında, Gökhan Özoğuz'un soruşturma konusu paylaşımlarının belirtilen tespitler doğrultusunda "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" suçunun unsurlarını oluşturmadığı gerekçesiyle söz konusu olay hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği kaydedildi.
Ne demişti?
Mimar Zeynep Melek Bulut'un, avukatı aracılığıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına sunduğu suç duyurusu dilekçesinde, Özoğuz'un 16 Ağustos 2020'de sosyal medya hesabından "evrensel.net" adlı internet sitesinden alıntılamış olduğu makaleye ilişkin yaptığı paylaşımda, "Çok iyi yazı! 1.000.000 Suriyeli var ve her geçen gün çoğalmaya devam ediyor. Çete savaşları kapıda. Savaş bitti. Neden ülkelerine geri dönmüyorlar?" ifadelerini kullandığı belirtilmişti.
Dilekçede Özoğuz'un bir sonraki paylaşımında, "Suriyelilerin sadece isimler ve listeleri ile peynir ekmek gibi vatandaş yapılma sebepleri, seçimde oy kullanmaları konusu ve bu insanların üreme sayısı 10.000.000'ları bulması ve her geçen gün çeteleşip artarken kontrolden çıkmaları ve bunları düşünüyor olmak, korkunç!" ifadelerine yer verdiği aktarılmıştı.
Dilekçede, yüksek sayıda takipçisi olan Özoğuz'un yapmış olduğu paylaşımların "nefret söylemi" olup, Türk Ceza Kanunu'nun 216. maddesi hükmü uyarınca "halkı kin ve düşmanlığa teşvik" suçunun unsurlarını ihtiva ettiği vurgulanmıştı.
Özoğuz'un sanatçı olması nedeniyle suç unsuru paylaşımlarının takipçileri ile toplumun bir kesimi tarafından ciddiye alındığı, negatif anlamda etkileşim yarattığı, açık ve yakın bir tehlike oluşturduğu belirtilen dilekçede, bu nedenlerle Özoğuz'un eylemine uyan "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçundan kamu davası açılması talep edilmişti.
Suç duyurusu üzerine İstanbul Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlatmış, söz konusu eylemin suç yerinin Anadolu Yakası'nda olması nedeniyle soruşturma dosyası yetkisizlikle Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmişti.