Kalın, CNN TÜRK canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın hutbesinde Atatürk'e yönelik ifadelerin söz konusu olmadığını belirten Kalın, "Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin banisidir. Ona bırakın Ayasofya gibi bir yerde, herhangi bir yerde lanet okunmasını doğru kabul etmeyiz" dedi.
Kalın, Atatürk'ün vakfiyeyi kaldırmadığını söyleyerek, "Dönemin şartlarında müze olarak kullanılması için bir karar verilmiş. Tekrar camiye dönüştürülmesiyle ilgili araya bir süre girmiş. Burada 'Atatürk'e lanet okudu' demek iyi niyetli olmaz. Müzeye çevrildikten sonra da Ayasofya korunmaya devam etmiş, bir müze olarak korunmuş. Burada biz de böyle bir şeyi asla kabullenmeyiz" ifadelerini kullandı.
#SONDAKİKA Siyasette 'lanet' polemiği
— CNN TÜRK #MaskeniTak 😷 (@cnnturk) July 28, 2020
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın'dan önemli açıklamalar: "Hutbede Atatürk'e laf uzatma söz konusu değil" https://t.co/AhjPxs029u pic.twitter.com/ZYrG03wO5k
'Suni bir gündem'
Kalın, hilafet tartışmalarıyla ilgili olarak ise, "Burası üzerinden bir rejim tartışması başlatmak suni bir gündemdir. Türkiye'nin böyle bir gündemi yok. Bizim amacımız halkın demokratik iradesine dayalı tam bağımsız, 2023'te Türkiye'yi olması gereken yere getirmek olmalıdır" diye konuştu.
'Atatürk'e dil uzatıldı' ve 'hilafete gidelim' demenin, Ayasofya başarısını gölgeleyeceğini ifade eden Kalın, "Hayırlı bir iş yapıldı, bizi buluşturan bir sembol olsun Ayasofya. Ne Atatürk'le ilgili tartışmalar, böyle bir kastın olmadığının görülmesi lazım. Hilafet tartışması yersiz, lüzumsuz bir tartışmadır. İlmi, dini, siyasi olarak da tartışmanın zemini bu değildir" dedi.
'Sosyal medyada kullanıcılarının görüşlerini özgür şekilde ifade etmelerinde engel olmayacak'
Kalın, sosyal medya düzenlemesi tartışmalarına ilişkin ise şunları söyledi:
"(Düzenleme sansür mü?) Hayır. Böyle algılayanlar var, saygı duyuyorum. Sosyal medya ticari bir mecradır. Para kazanıyorlar. Bunlar da bir hizmet sunuyorlar. Karşılaştığınız bir sorun olduğunda bir muhatabınız olmak zorunda. Sosyal medya platformlarında böyle bir imkanınız yok. Mahkemeye götürüyorsunuz fakat, mahkeme bir karar verdiğinde, bunun önlenmesini istiyorsunuz, bunu uygulayacak şirketin bir ayağı yok. Burada vergi ödemeleri gerekir, ikincisi de içerikle ilgili paylaşılan konular ya da oradaki trafikle ilgili bir hukuki muhataplığın olması lazım. Amerika'da, İrlanda'da, bazı Avrupa ülkelerinde var. Burada ofis açmadan faaliyet gösterebileceklerini düşünüyorlar ve bunu da gidebileceği yere kadar götürecekler, böyle düşünüyorlar.
Sosyal medya şu anda çok kirlendi. Aynada bizim tekrar kendimize bakmamız lazım. İnanın benim yüzüm kızarıyor, bakmamaya çalışıyorum. Bu seviyesizliği kimse savunmuyor ama bu da kanuni düzenleme ile aşılacak bir sorun değil. Daha başka bir şey yapmamız lazım. Etik kuralları temel alan bir ahlak ve kültür geliştirmemiz lazım."
'Ne Yunanistan buradan gidecek ne biz gideceğiz'
Ege ve Doğu Akdeniz'deki son gelişmelerle ilgili de açıklamalarda bulunan Kalın, "Ne Yunanistan buradan gidecek ne biz gideceğiz" diyerek şöyle devam etti:
Erdoğan'dan Akdeniz'de 'yapıcı olma' talimatı: Çalışmalar beklemeye alındı
Söylenenlerin aksine adaya çok yakın bir yerde arama olmayacağını belirten Kalın “Buna rağmen cumhurbaşkanımız yapıcı olalım ve bir müddet bekletelim' dedi” diye konuştu.
'BM çatısı altında bir ateşkese biz varız'
Libya'da ise Hafter'in petrolü kullanarak kendi savaşını finanse etmeye çalıştığını vurgulayan Kalın, "Serrac hükümeti ateşkes için şartların olgunlaşması lazım diyor. Bu da fiili bölünmeye götürmemeli Libya'yı. Meşru aktörlerle muhataplarla siyasi süreci iletletmek gerekir. Cumhurbaşkanımız cumartesi günü sayın Serrec'ın İstanbul'da kabul etti, bunun detaylıca konuştular. Ateşkese tarafız, destekliyoruz, karşı değiliz. BM çatısı altında bir ateşkese biz varız" dedi.