Geçen hafta basında, haziran başında İsveç, Norveç ve Finlandiya nükleer ve radyasyon güvenliği kuruluşlarının Kuzey Avrupa üzerinde konsantre radyoaktif izotop miktarında hafif bir artış gözlemlediği bilgisi yer almıştı. Hollanda Çevre ve Sağlık Enstitüsü raporlarına göre de bu izotopların Rusya tarafından geldiği ileri sürülmüştü. Bunun nedeninin de Rusya'nın batısındaki bir nükleer santralin yakıt hücresinin zarar görmesi olabileceği kaydedilmişti.
Basın mensuplarının konuya ilişkin sorularını yanıtlayan Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, “Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA), mevcut radyasyon seviyesinin insan sağlığı ve bölge sakinleri için hiçbir şekilde tehdit oluşturmadığını duyurdu. Ayrıca Rusya'daki radyasyon güvenliği gözlem sisteminin çok gelişmiş düzeyde olduğunu ve herhangi bir acil durum tespit edilmediğini tekrar etmek isterim" dedi.
Peskov, basına yansıyan haberler nedeniyle endişelenmek için bir neden olmadığını vurguladı.
İskandinav ülkelerinde normalden fazla ancak zararsız miktarda radyoaktif izotop tespit edildiği iddialarının ardından IAEA, Rusya'nın kendilerine bu durumu açıklayabilecek nükleer bir kaza yaşamadıkları bilgisini verdiğini duyurmuştu.
IAEA'nın açıklamasında herhangi bir nükleer kaza yaşamadığını bildiren ülkelerin sayısının 40'a çıktığı, bu ülkeler arasında Rusya'nın da yer aldığı belirtilmişti.
Rusya'daki tüm nükleer santrallerin işletmesini yürüten Rosenergoatom’dan yapılan açıklamada ise ülkenin kuzeybatısındaki iki nükleer santralin de normal olarak çalışmaya devam ettiği ve herhangi bir sızıntıya rastlamadıkları belirtilmişti.