Fox News televizyonunun aktardığına göre ABD, ‘İranlı General Kasım Süleymani’nin Amerikan saldırısında öldürülmesinden sonra Tahran tarafından giderek artan tehdit ortamında’ B-52 stratejik bombardıman uçaklarını Louisiana eyaletindeki üsten, İran sınırlarından yaklaşık 3 bin 800 kilometre mesafede bulunan Diego Garcia adasındaki hava üssüne aktarmaya başladı.
JAN 06: USAF B-52Hs MYTEE51 & 52 departed Barksdale AFB for Diego Garcia in the Indian Ocean due to #Iran tensions. pic.twitter.com/2PgkMMnAXw
— Aircraft Spots (@AircraftSpots) January 7, 2020
Daha önce Wall Street Journal gazetesi de, ABD Savunma Bakanlığı’nın (Pentagon) Ortadoğu’ya 6 adet B-52 uçağı ve 200 asker göndermek istediğini duyurmuştu. 8’er adet motorun bulunduğu B-52 uçakları seyir füzeleri, güdümsüz nükleer ve konvansiyonel bomba, ayrıca lazer güdümlü bombaları taşıyabiliyor.
CNN ise Pentagon’dan bir kaynağa dayandırdığı haberinde emir gelmesi halinde B-52’lerin İran’a karşı kullanılabileceğini, ancak uçakların adadaki üsse aktarılmasının böyle bir emrin olduğunu göstermediğini aktardı.
‘İran füzeleri Hint Okyanusu’ndaki üsse kadar ulaşamaz’
ABD geçen yıl İran'la artan gerilim üzerine USS Abraham Lincoln uçak gemisi ile 'USS Arlington' savaş gemisini ve Patriot hava savunma bataryasının Ortadoğu'ya göndermiş, ayrıca 4 adet B-52 uçağını Katar'daki El Udeyd Hava Üssü'ne konuşlandırmıştı.
Öte yandan ABD’deki bazı medya kaynakları, B-52’lerin Diego Garcia’daki hava üssüne gönderilmesinin Katar’daki üsse göre daha avantajlı olduğunu, çünkü El Udeyd Hava Üssü’nün İran’ın füzelerinin menzilinde olduğunu, ancak aynı füzelerin 3 bin 800 kilometre mesafedeki Hint Okyanusu’ndaki üsse kadar ulaşamayacaklarını yazmıştı.
Russia Today’e (RT) konuşan uzmanlar, bu durumda hem ABD’nin, hem de İran’ın silahlı çatışmaya hazır olduklarını göstermeye çalıştıklarını, fakat aynı zamanda bir savaş başlatmanın peşinde olmadıklarını belirtti.
‘Söz ve tehdit savaşı’
Rusya Askeri Bilimler Akademisi'nden Prof. Vadim Kozyulin, RT’ye verdiği demeçte ABD ile İran arasında olup bitenleri ‘söz ve tehdit savaşı’ olarak nitelendirdi.
Kozyulin, “Bugün Irak ve Suriye’deki Amerikan üslerini vurmak, ya da petrol ürünlerinin Basra Körfezi’ne sevkiyatını dondurmak için birçok imkân mevcut. İran, füze sanayii olan, insansız hava araçları (İHA) bazlı sistemler üreten yeterince teknolojik bir ülke. Kaldı ki dünyada İran yanlısı Şii vekil birimlerinden oluşan geniş bir ağ da mevcut. İran’ın kendi olanakları var, ABD’nin ise muazzam bir donanması, önde gelen uçak filosu, hassa silahları, takip sistemleri vb. silahları var” diye konuştu.
Her iki ülkenin de olası bir çatışmayı hızlı bir şekilde kendi lehinde sonuçlandırmaya kararlı olduğunu gösterdiğini, ancak hiç birinin böylesine kapsamlı bir çatışmanın aktif evresine girmesinin peşinde olmadığını söyleyen Kozyulin, şöyle konuştu:
“Elbette ki şimdi ABD İran’ın tehditlerine yanıt olarak kararlı olduklarını göstermek ister, bunun için gerekli imkânlara da sahipler. Şunu da söylemek gerekir ki İran, nükleer anlaşmadan çekilerek, durumu kurtarmak için tüm gücünü kullanan Avrupa ülkelerinin ve Rusya’nın durumunu sorgulatıyor.”
‘ABD bazı stratejik hedefleri vurabilir, fakat kapsamlı bir istilaya kalkışmaz’
Ortadoğu ve Orta Asya Araştırmaları Merkezi Direktörü Semen Bagdasarov, RT’ye demecinde ABD’nin İran’ın bazı stratejik noktalarını vurma kararı alabileceğini, fakat kapsamlı bir istilaya kalkışmayacağını söyledi.
Rus uzman, “Basra Körfezi’nde bu B-52’lerin dışında neler olduğuna bakmak gerekiyor. Basra Körfezi’nde (ABD’nin) İran’ı işgal edecek, belli bir ili kontrol edecek grubu yok. Görünüşe göre Amerikalılar, (ABD Başkanı Donald) Trump’ın söz verdiği gibi bazı stratejik, kültürel tesisleri vurmaya hazır. Bu bakımdan B-52’ler, bu tür saldırıları gerçekleştirmek için aktarılıyor” ifadelerini kullandı.