AK Parti Grup Başkanvekili Muş, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin üçüncü yılı dolayısıyla AA'ya değerlendirmelerde bulundu.
Kendisinin de o gece Ankara'da olduğunu, önce Başbakanlıkta bir toplantı yaptıklarını daha sonra TBMM'ye geldiğini hatırlatan Muş, eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın 15 Temmuz 2016'da dirayetli duruşu ve Meclis'in açılması konusunda gösterdiği kararlılığın takdire şayan olduğunu dile getirdi.
Milletvekillerinin, TBMM'ye gelerek darbeye karşı direneceklerini birinci ağızdan ifade ettiklerini anlatan Muş, "TBMM'nin, görevinin başında olduğunu, atılması gereken hangi adımlar varsa Gazi Meclisin atacağını, asla ve asla milli iradeyi temsil etmeyeceğini haykırdık. AK Parti Grubu olarak haykırdık, diğer partilerden gelen milletvekili arkadaşlarımız haykırdı" diye konuştu.
Muş, "Çünkü bize verilen, bir emanettir. Sonuna kadar bu emanete sahip çıkmak için buradaydık. Aynı şekilde biz içeride bu mücadeleyi sürdürürken darbeciler Meclis'i bombaladılar, tanklarla Meclis'e girmeye çalıştılar. Vatandaşlarımız buna müsaade etmedi" ifadelerini kullandı.
'MAHKEMELER EN AĞIR CEZALARI VERİYOR'
Türkiye'nin, demokrasinin, darbe girişiminden güçlenerek çıktığını söyleyen Muş, şöyle devam etti:
Türkiye'de, yönetimin nasıl değişeceğini milletin sandık yoluyla belirlediğine işaret eden Muş, "Sandık başına gittiği zaman istediğini yönetimin başına getirir, istediğini yönetimden alır. Bu, milletin karar vereceği bir şeydir. Bir avuç darbecinin, bir avuç işgalcinin, demokrasiyi işgal etmek isteyenlerin vereceği bir karar değildir. Bundan sonra milletimiz bu tip girişimlere asla ve asla, eğer birileri aklından geçiriyorsa müsaade etmeyecektir" değerlendirmesinde bulundu.
'BİRİLERİNİN BÖYLE BİR ŞEYİ BİR DAHA AKLINDAN GEÇİREBİLECEĞİNE İHTİMAL VERMİYORUM'
Devlet içinde hiçbir illegal yapıya müsaade edilmeyeceğinin altını çizen Muş, şunları kaydetti:
"Devletin içindeki bütün yapılanmalar, devletin koyduğu kurallar dairesinde ve çerçevesinde yapılır. Hiçbir yapı, oluşum, grup devlet mekanizmasını kendisinin geleceği için veya birilerinden aldığı talimatlarla kullanma yetkisi ve gücüne sahip değildir. Türk devleti darbe girişimini püskürttüğü gibi bundan sonra her kim aklından bunu geçiriyorsa ona gereken cevabı verecektir. Milletimizin 15 Temmuz'da darbecilere verdiği karşılıktan sonra herhangi bir yapının veya birilerinin böyle bir şeyi bir daha aklından geçirebileceğine ihtimal vermiyorum."