Domuz beyinlerine 6 saat boyunca, sentetik kan içeren özel ve onarıcı sıvı kokteylinin ritmik pompalandığı, bu sürenin sonunda hücre ölümünde azalma, damarlarda iyileşme ve beyin hücreleri arasında iletişimi sağlayan bağlantılarda kısmi hareketlilik gözlendi.
Beyinlerin ayrıca, damarların genişlemesini sağlayan bir ilaca normal tepki verdiği, oksijeni, neredeyse normal bir beynin kullandığı miktarda harcadığı tespit edildi.
Scientists have partly preserved and restored cellular activity in isolated pig brains, 4 hours after death. There’s no sign of sentience or consciousness, and the brains are still dead—but the study raises some important ethical questions nonetheless. https://t.co/yxRmt0PY9H
— Ed Yong (@edyong209) April 17, 2019
Bilim adamları, çalışmanın amacının bilinci yerine getirmek olmadığının, domuz beyinlerinde farkındalık anlamına gelen geniş çaplı elektriksel aktiviteye rastlanmadığının altını çizdi.
Sonuçları Nature dergisinde yayımlanan çalışmada, ölümden uzun süre sonra belirli beyin fonksiyonlarının canlandırılıp canlandırılmayacağının keşfinin hedeflendiği kaydedildi.
Bilim adamlarının bundan sonraki aşamada, özel sıvının 6 saatten uzun süre pompalanması durumunda beyin fonksiyonlarında değişim yaşanıp yaşanmayacağını araştırmayı planladığı belirtildi.
JUST IN: The brains of dead pigs have been somewhat revived by scientists hours after the animals were killed in a slaughterhouse.https://t.co/jvk2oXO8z3
— NPR (@NPR) April 17, 2019
Araştırma ekibinden nörobilim uzmanı Profesör Nenad Sestan, "Beyinde hücre ölümü, düşündüğümüzden daha uzun bir zaman aralığında meydana geliyor. Gösterdiğimiz şey, hücre ölümünün aşamalı, kademeli bir süreç olduğu ve bu süreçlerin bir bölümünün ötelenebileceği, korunabileceği, hatta tersine çevrilebileceği…" ifadelerini kullandı.
Ölümün tanımı konusunda soru işaretlerine yol açması beklenen çalışmanın, alzaymır ve inme gibi hastalıklara yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine katkı sağlayabileceği ifade ediliyor.