Türk hükümetinin elindeki bilgilere göre Kaşıkçı'nın öldürülmesi için Muhammed bin Selman'a yakın bürokrat ve otopsi uzmanlarının yer aldığı bir ekibin Türkiye'ye gittiğini anımsatan Paul, "15 kişilik ekip, Türkiye'ye veliaht prensin onayı olmadan gönderilmiş olamaz" ifadesini kullandı.
.@RandPaul: There’s no way 15 people were sent to Turkey to kill a dissident without the approval of the crown Prince. #FNS
— FoxNewsSunday (@FoxNewsSunday) October 21, 2018
Suudi Arabistan'ın onlarca yıldır cihatçılara sponsorluk yaptığını, Hristiyan ve Yahudilere karşı nefretin aşılandığı medreselere finansman sağladığını da savunan Paul, dolayısıyla Kaşıkçı vakasının Suudilerin uygar dünyaya yönelik ilk hakareti olmadığını vurguladı.
Suudi Arabistan yönetimi, 2 Ekim'de İstanbul Başkonsolosluğu'na girdikten sonra haber alınamayan Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın "konsolosluk binasında yaşanan arbede sonucunda öldüğünü" itiraf etmişti.
Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA'da yer alan habere göre, Suudi Arabistan Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma neticesinde, Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul Başkonsolosluğu'na geldiği sırada burada bulunan "başka Suudi vatandaşlarla tartışmaya başladığı, tartışmanın arbedeye dönüştüğü ve bunun sonucunda Kaşıkçı'nın hayatını kaybettiği" belirtilmişti.
Riyad yönetimi tarafından gazetecinin ölümüyle ilgili paylaşılan bilgiler arasında cesedinin akıbetine yer verilmemişti.