RS FM'de pazartesi ve çarşamba günleri 19.15'te yayınlanan Yavuz Oğhan, İsmail Saymaz ve Akif Beki ile 'Söylemesi Bizden' programında, Başbakan Binali Yıldırım'ın açıkladığı ekonomi paketi değerlendirildi.
İSMAİL SAYMAZ: BU NORMAL ZAMANLARDA OLSA TAKDİR EDİLESİ BİR DURUM
"Aslında bu CHP'nin 2015'teki seçim önerisiymiş. CHP daha fazlasını önermiş. Birer maaş önermiş. Fakat Başbakan onu bin lira ile sınırladı. Bu normal zamanlarda olsa takdir edilesi bir durum. Hükümet yarattığı değerin bir bölümünü bu tip 'sosyal politikayı' andıran yöntemlerle halka dağıtıyor diyelim. Emeklisini iş sahibi yapamıyor ama senede bir defa yevmiye veriyor. Ya da yaşlısının da eline para tutuşturuyor diyelim. Bu normal zamanlarda anlaşılabilir, belki takdir edilebilir bir durum. Ama şurada seçime kalmış 55 gün ve ilk bayram da seçimden önceki 10 gün içerisinde kutlanacak. Tam da buna denk getirilmesi hem bu tip sosyal politikaya giren bir hamlenin hem de dini bayramların doğrudan siyasete alet edilmesinden başka bir yoruma çıkarmaz. Biz Ramazan bayramını ocak ayında kutlamış olsaydık seçim yine aynı tarihte haziran ayında olsaydı inanıyorum ki bu paket önümüze gelmezdi."
AKİF BEKİ: BU SEÇİM RÜŞVETİ VE SEÇİM EKONOMİSİ UYGULAMAKTIR
"Ben bunun ister dini bayram ya da milli bayram vesilesiyle, isterse havadan sudan bir bahaneyle dağıtılmış olsun seçim için, oy tavlamak için dağıtılan her parayı ekonomiye gereksiz ve acısı daha sonra çıkacak bir yük bindirmek, seçim rüşveti ve seçim ekonomisi uygulamak olarak görüyorum. Başbakan Yıldırım, ‘Biz ekonomiyi 15 yılda 3 katı büyüttük, onun için de bu başarılı ekonomimizin sonucu olarak zaten çiftçiye emekçiye dağıtacak kadar paramız var' dedi. Söylenen ekonomik veriler realitiyei temsil ediyorsa bu ekomi paketi de Türkiye'nin kapasitesinin üzerinde vaatler gibi gözüküyor. Bunu iki yıl öncesine kadar AK Parti de söylüyordu. Muhalefet daha fazla oy almak için seçmenin gönlünü kazanmak için bu tür vaatlerle ortaya çıktığında bizzat AK Parti, muhalefeti halk goygoyculuğu ile halk dalkavukluğu ile yani popülizm yapmakla suçluyordu. Popülizm demek gücünün üzerinde vaatte bulunmak, gücünün üzerinde siyaset yapmak demektir."