Bölgenin yürütülmekte olan vekalet savaşları ve psikolojik savaşlara tanıklık ettiğine işaret eden Diş "Emperyalizmin iki yöntemi var. Bunun birinci yöntemi, özel savaş yürütmek; ikincisiyse psikolojik savaş yürütmek. Emperyalizm, nüfuz ettiği coğrafyada kendi denetim mekanizmalarını yaratmayı hedefler. Turuncu Devrim ve 15 Temmuz darbe girişimi gibi darbe girişimlerini tetikleyen de bu mekanizmadır" dedi.
Uluslararası medyanın süreçteki önemli rolüne işaret eden Diş "NATO'ya bağlı ‘süper NATO' veya ‘gladyo' diye adlandırılan mekanizmaların yürüttüğü bir savaşa tanıklık ediyoruz. Medya, psikolojik savaşın en önemli araçlarından birisi. Bu medyanın varlığı sebebiyle, Almanya'dan Türkiye'yi bir felaketler ülkesi olarak görürsünüz. Zira medyayı kullanarak bu savaş yürütülüyor. Örneğin, Amerika Irak'ı işgal etti. O görüntüleri alıp (Suriye Devlet Başkanı) Beşar Esad yapıyor gibi gösterdi. Ancak, tarih er ya da geç bu sistematik yalanlara karşı haklının kazacağını gösteriyor" dedi.
"PKK ve FETÖ, ABD emperyalizminin Türkiye'deki en önemli iki kolu" diyen Diş "ABD emperyalizmin en önemli iki aparatı olan FETÖ ve PKK. PKK, Türkiye'de 30 binden fazla sivil ve asker katletti. Bunu da ABD'den aldığı maaşlarla yaptı. Çünkü PKK, derin devlet ve Süper NATO'nun önemli bir aracı olmuştur, olmaktadır. Buna karşı mücadele, ABD'ye karşı mücadeledir ve bu bütün insanlık namınadır. DSG, YPG ve PYD gibi kolları var. Ve bu örgüt, 200-400 dolar maaşlarla bütün bunları yapıyor. Bu da elimizde belgelerle tescilli" diye konuştu.
Türkiye'nin Afrin'de yürütmekte olduğu Zeytin Dalı Harekatı'nın ‘haklı ve meşru' olduğunun altını çizen Diş " Türkiye'nin Afrin'de yürütmekte olduğu mücadele haklı ve meşrudur. Bizim, ‘Süper NATO' operasyonlarına teslim olmamamız gerekiyor. Türkiye, Afrin'de işgalci değil; terör örgütlerinden bölgeyi temizleyip bölgeyi halka bırakmayı amaçlıyor. Suriye, İran ve Türkiye'nin süregelen mutabakatı var. Suriye'nin resmi dili, Türkiye'yi ‘işgalci' olarak kabul eder, fiili dili destek olur. Bu nokta önemli" diye ekledi.