Çavuşoğlu: YPG ve onu destekleyen kim varsa müdahale ederiz

24 TV'de soruları yanıtlayan Çavuşoğlu, Suriye hükümetinin Türkiye'nin Zeytin Dalı Harekatı'nı yürüttüğü Afrin konusunda YPG ile anlaşmaya vardığı yönündeki iddialarla ilgili konuştu.

Çavuşoğlu, Suriye hükümeti güçlerinin henüz Afrin'e girmediğini, girip girmeyeceğinin de belirsiz olduğunu söyledi ve şunları söyledi:

"Şu anda rejim ikilemler içinde; YPG mi daha iyi ehvenişer, Türkiye'nin orada olması mı daha iyi. YPG Suriye'yi bölmek istiyor bunun farkında. YPG'nin bir terörist örgüt olduğunu da söylüyor. Eğer bu terör örgütüyle mücadele edip bunları yok ederse, temizlerse o zaman başka ama rejim bu terör örgütüne, YPG'ye şu anda DEAŞ ile de beraberler. Bunlara destek için, onları korumak için oraya gelirse işte o zaman Türk ordusunu kimse durduramaz. Kim çıkarsa çıksın karşımıza bizi kimse durduramaz. O zaman biz YPG ve onu destekleyen kim varsa onlara karşı müdahale ederiz, etmek durumundayız çünkü artık bu bizim için hayati bir tehdittir. Bugün müdahale etmezsem, bugün bu tehdidi ortadan kaldırmazsam yarın bu tehdit karşıma büyüyerek tekrar çıkacaktır. YPG'ye karşı kim mücadele ederse tamam ama YPG'yi kim korumaya kalkarsa bizim için eşittir YPG."

'BUNU İLK KEZ Mİ DUYUYORSUNUZ?'

'Afrin'den YPG'nin temizlenene kadar operasyonun devam edeceğini' söyleyen Çavuşoğlu, konuk olduğu kanalın Ankara temsilcisi Melik Yiğitel’in, “Afrin’in merkezine girilecek mi?” sorusuna da “Bunu ilk kez mi duyuyorsunuz? En çok teröristin olduğu yer orası” cevabını verdi.

'ABD'DEN ÖNCELİKLİ TALEBİMİZ MÜNBİÇ'

Türkiye'nin, ABD ile ilişkilerde somut adımlar atılmasını beklediğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Henüz daha bu aşamaya geçmedik. İlk toplantılarımızı en geç mart ayının ilk yarısında yapacağız" diye konuştu.

İki ülke arasında ABD'nin tutmadığı sözler nedeniyle önceki yönetimden bu yana bir güven bunalımı olduğunu belirten Çavuşoğlu, oluşturulacak mekanizmalarla bu sözlerin yerine getirilmesinin birlikte takip edileceğini söyledi.

Çavuşoğlu, Türkiye'nin somut taleplerini şöyle anlattı:

"Birinci grupta FETÖ var. Diğer bir rahatsızlık duyduğumuz yargı, konsolosluk gibi konular var birinci grupta, daha çok iki ülkeyi ilgilendiren. İkinci çalışma grubunda ise tamamen Suriye var ama Suriye içinde de bir YPG var. Öncelik Menbiç. YPG'nin Menbiç'ten çekilmesi ve burada nasıl bir oluşum olacak. Burayı kim yönetecek ve güvenliğini kim tesis edecek, bu konuda birlikte çalışma. Diğer taraftan sadece Menbiç'le ilgili değil bu, Fırat'ın doğusunda da tüm şehirlerde aynı şekilde YPG yönetimine son verilecek çünkü buralar yüzde 95, yüzde 99 Arap şehri ve her yerde savaş öncesi, iç savaş öncesi veya Menbiç operasyonu öncesi nüfus sayımı ve dağılımı önüne konulacak ve o dağılım oranında insanlar orada kalacak."

Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.