'FARKLI YERLERE ÇEKME İYİ NİYETLİ DEĞİL'
'Milis yorumları için hukuki dayanak olmadığını' savunan Gül, "Düzenleme yeni değil, sadece siviller eklendi" dedi. Gül, "Buna yönelik eleştirilerin, farklı yerlere çekmenin çok iyi niyetli olmadığını düşünüyorum. Ya iyi niyetli okumamadır ya da metnin hiç okunmadığı anlamına geliyor" diye konuştu.
'DEVAMI NİTELİĞİNDEKİ' İFADESİNE DEĞİNMEDİ
"Şu anda darbe devam etmiyor. Darbe ne zaman bastırıldı? 15 Temmuz'da başladı, 2 saat sonra 16 Temmuz oldu. 16 Temmuz'da bu darbe bastırıldı. Dolayısıyla bu kanunda da 'bastırılması kapsamında' dediğine göre, bunu sonraki tarihlere, bugüne getirecek hiçbir şekilde bir düzenleme yok."
'BÖYLE BİR OKUMA DOĞRU DEĞİL'
Gül, şöyle devam etti:
"Burada, 'Acaba gündelik hayatta, ülkemizin farklı yerlerindeki terör eylemlerini bastıranlar da mı sorumsuz olacak' şeklinde bir okuma, doğru okuma değildir."
CHP'nin söz konusu KHK'yı Anayasa Mahkemesi'ne götürüceği hatırlatılması üzerine Gül'ün cevabı şöyle oldu:
"Anayasa'nın hükmü açık. Bir Anayasa denetimine gidilemeyeceğine yönelik durum söz konusudur. Bu tür çabaların, beyhude çabalar olduğunu ifade etmek isterim. Bizim, sınırımız hukuk. Anayasa çerçevesinde tüm işlemler yapılmıştır."
KHK ile getirilen ve tartışma yaratan bir diğer düzenleme olan tek tip kıyafet kanunuyla ilgili de konuşan Gül'ün açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
"Kapsamı duruşmalarla sınırlı olmak üzere, cezaevlerinde uygulanmayacak. Kanun bir ay içerisinde bir yönetmeliğin çıkarılması hususunda bir düzenleme getirdi. Bir ay içerisinde yönetmelik çıktıktan sonra da yürürlüğe girecek bu uygulama" dedi.
BYLOCK TARTIŞMASI
"ByLock ile ilgili Yargıtayın vermiş olduğu bir karar var; 'Terör örgütünün haberleşme ağı olarak kullanıldığı, örgüt üyeliğinin önemli delillerinden olduğu…' Burada, ByLock kullanmadığına yönelik bir çalışma, ilgili kurumlarla yapılması, tamamlanması halinde, bunlarla ilgili başka delil yoksa gözden geçirilebilir. Bu konuyla ilgili kurumlarımız çalışmalarını yapmaktadırlar."
KUZU'NUN KHK AÇIKLAMASI
KHK'DA NE DENİYOR?
696 sayılı KHK ile 'darbe teşebbüsü ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması kapsamında hareket edenlere, resmi bir sıfat taşıyıp taşımadıklarına bakılmaksızın cezai sorumsuzluk' getirildi.
696 sayılı KHK ile olağanüstü hal uygulamalarının uygulanmasına ilişkin 8 Kasım 2016'da çıkarılan yasanın 37. maddesine ek yapıldı.
"Resmi bir sıfat taşıyıp taşımadıklarına veya resmi bir görevi yerine getirip getirmediklerine bakılmaksızın 15/7/2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe teşebbüsü ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması kapsamında hareket eden kişiler hakkında da birinci fıkra hükümleri uygulanır."
Daha önceki düzenleme şöyleydi:
"15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe teşebbüsü ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması kapsamında karar alan, karar veya tedbirleri icra eden, her türlü adli ve idari önlemler kapsamında görev alan kişiler ile olağanüstü hal süresince yayımlanan kanun hükmünde kararnameler kapsamında karar alan ve görevleri yerine getiren kişilerin bu karar, görev ve fiilleri nedeniyle hukuki, idari, mali ve cezai sorumluluğu doğmaz."