CHP'nin grup toplantısı bugün Meclis'te değil, Ankara Arena'da toplandı. CHP Kadın Kolları tarafından kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesinin 83. yılı şerefine düzenlenen toplantıda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Genel Başkanımız @kilicdarogluk; Grup Toplantısı'nı Eşitlik, Adalet ve Kadın Buluşması’nda gerçekleştiriyor. https://t.co/D3LTg8eLZD
— CHP 🇹🇷 (@herkesicinCHP) 5 Aralık 2017
- Bugün 5 Aralık. Kadına seçme ve seçilme hakkının verildiği 83. yıl. 1934'te bu hakkı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları bir yasa ile tanıdılar. 1934'te Türkiye'de kadınlar seçme ve seçilme hakkına sahip olurken Fransa bu hakkı 10 yıl sonra, 1944'te, İtalya, Arjantin, Meksika 1946'da verdi. Yunanistan 1952 yılında verdi.
- Gazi Mustafa Kemal Atatürk şunu çok iyi biliyordu. Erkekler cephede savaşırken onlara silah desteğini, omuzunda top mermisi götüren bu ülkenin yılmaz kadınlarıydı. Mustafa Kemal Atatürk 1934 yılında bunu verdi. İlk kurultaydan sonra yüzde 33 cinsiyet kotası getirdik. Yeter mi? Hayır. Bunun parlamentoda siyasi partiler yasasına da girmemiz lazım.
'YAŞAM TARZLARINI ASLA SORGULAMADIK, SORGULAMAYACAĞIZ'
- Bütün kadınların önünde söz veriyorum, önümüzdeki günlerde Grup Başkanvekillerine talimatım yüzde 33 cinsiyet kotası içeren siyasi partiler yasası değişikliğini TBMM'ye sununuz. Biz bunu genel kurula indirdiğimizde kadınlara haber vereceğiz, kim evet diyor, kim kadınların siyasette daha az yer almalarını istiyor orada göreceğiz. Sizler de izleyin, bizler de takipçisi olacağız. Madem ki kadınlar üretmek istiyorlar, siyaset istiyorlar. Bütün bunları sağlayan bir parti var. Adı CHP'dir. Gelin CHP'ye. Sizin yaşam tarzınızı asla sorgulamadık, sorgulamayacağız. Görüşünüz, inancınız ne olursa olsun bütün kadınları CHP'nin çatısına bekliyorum.
'VERGİ KAÇIRMAK İÇİN HER TÜRLÜ SEHTEKARLIĞI YAPARLAR'
'KAÇACAK DELİK BULAMASINLAR'
- Bu haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizliği yaratanlar kaçacak delik bulamasınlar. Hakkı hukuku ve adaleti kadınların gücüyle Türkiye'ye getireceğiz, hiç endişem yok. Bugün kendimi binlerce çiçeğin arasında koşan genç bir çocuk gibi hissediyorum. Bugün burada Cumhuriyet tarihimizin en önemli toplantılarından birini yapıyoruz.
'DUALARIMIZ DENİZ BAYKAL'LA'
- Bugün önceki Genel Başkanımız Deniz Baykal'ı Almanya'ya yolcu ettik bütün dualarımız Deniz Baykal'la. Gönlü burada. O çünkü Cumhuriyet için demokrasi için mücadele etti. Şifalar diliyoruz.
'SITKI AYAN KİMDİR? CEVAP YOK'
'SEVGİLİ ERDOĞAN, DOKTORU YANINA AL'
- Sevgili Erdoğan gözlerinden öpüyorum seni. Sevgili Erdoğan doktoru yanına al. Enişten Ziya İlgen'in Man Adası'nda şirketi var mı? Bir daha soruyorum. Enişte niye şirket kursun?
'BENİM EVDİMDE AYAKKABI KUTUSU YOK'
'2002'DE OY VERDİĞİN ERDOĞAN 2017'DEKİ ERDOĞAN MIDIR'
- AK Partili kardeşlerime sesleniyorum: Senin oyuna her zaman saygı gösterdim. Elini vicdanına koy bir düşün. 2002'de oy verdiğin Recep Tayyip Erdoğan 2017'deki Erdoğan mıdır? Keçiören'de mütevazi bir dairede kaldı, 2017'deki Erdoğan kibrine teslim olan milleti tepeden gören ağzına geleni söyleyen servet içinde yüzen servetinin hesabını milletin önüne koyamayan bir Erdoğan var.
'YABANCI SERMAYENİN TÜRKİYE'YE GELMESİNİ İSTİYORSAN GAZETECİLERİ SERBEST BIRAKACAKSIN'
'SANIRSIN ÜLKEYİ CHP YÖNETİYOR'
'RÜŞVET ALAN BAKANLARI AKLADILAR'
'KİMDİ BU MİLLETVEKİLLERİ?'
'KORKULAN SARRAF'IN KONUŞMASIYDI, BÜLBÜL GİBİ KONUŞTU'
- ABD'de gözaltına alındı bizimkilerde bir telaş. En çok da gözünden öptüğüm adam telaşlanıyor. Şu adamı verin, ne isterseniz yaparız. Yalvar yakar istediler, vermediler. Şu ABD'lilerin de yaptığı zulüm, böyle bir şey olur mu? Şeref madalyası takılacak kişiyi ABD hapse attı. Nota verdik iki sefer. Şimdi AK Partili kardeşlerimin vicdanına sesleniyorum. Rüşvetçi için ABD'ye iki kez nota veren hükümet başına çuval geçirilen askerlerimiz için bir nota bile vermedi. Korkulan Rıza Sarraf'ın konuşmasıydı, bülbül gibi konuştu.
'SARRAF'IN CASUS OLDUĞUNU BEN ZATEN DAHA ÖNCEDEN SÖYLEMİŞTİM'
- Savcılık soruşturma açmış. Gizli kalması gereken bilgileri temin ettiği gerekçesiyle mal varlığına el konulmasına karar vermiş. Sarraf'ın casus olduğunu ben zaten daha önceden söylemiştim. Ben şu soruyu sordum. Sarraf'a bu bilgileri kim verdi? Devletin sırlarını kim verdi?
'18 NİSAN 2013 TARİHİNDE DÖNEMİN BAŞBAKANI ERDOĞAN'IN ÖNÜNE BİLGİ NOTU BIRAKILIR, KONU RIZA SARRAF'TIR'
'BÜTÜN SIRLARI SARRAF'A TESLİM ETTİLER'
- Ben Recep Tayyip Erdoğan'a söylüyorum. Bu sahtekarlığın yaptığı dolandırıcılık, bakanlarına verdiği rüşvet. Senin önüne konuldu. Sen ne yaptın? Sen bu dosyayı kapattın? Sen sahtekarlığı görmezden geldin. Şimdi casusmuş efendim, e zaten casus, zaten sahtekar. Bu bilgileri kim verdi? Bu bilgilerin tamamını senin bakanların, yani senin hükümetin verdi. Senin hükümetin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ihanet etti. Bütün sırlarını götürüp Sarraf'a teslim ettiler.
- Şimdi soruşturmayı yapan savcılara sesleniyorum. Rıza Sarraf'ı savunanları meslekten atacaksınız.
BİNALİ YILDIRIM'A ÇAĞRI: BU LEKEYİ TEMİZLEYELİM
- Hükümete, Sayın Binali Yıldırım'a çağrı yapıyorum. Türkiye ile ilgili bir davanın ABD'de görülmesi beni rahatsız ediyor. Madem ki bir soruşturma açıldı, parlamentoyu harekete geçirelim, bu lekeyi biz temizleyelim. Bizim ülkemizde adaletin olduğunu, rüşvet dağıtan ve yiyenin yargılandığını ve mahkum edildiğini bütün dünyaya ilan edelim. Gelin dosyayı yeniden açalım, bir soruşturma komisyonu kuralım. Bu olayı biz temizleyelim. Başkasına temizletmeyelim. Bu samimi çağrımı yapıyorum.