'İLK AMACIM KAFA NAKLİ DEĞİL BEYİN NAKLİYDİ, ÇİN'İN AMACI İSE TEDAVİ EDİLEMEZ DENEN TIBBİ ŞARTLARI İYİLEŞTİRMEK'
Canavero aklında yatan önceliğin aslında beyin nakli olduğunu, fakat Çin hükümetinin kafa naklini bir adım öne çıkardığını söyledi. İşte röportajdan öne çıkan kısımlar:
Dünyada yaşayan insan üzerinde ilk kafa naklinin yapılacağını duyuran İtalyan Sergio Canavero, Hürriyet'e konuştu. Canavero aklında yatan önceliğin aslında beyin nakli olduğunu, fakat Çin hükümetinin kafa naklini bir adım öne çıkardığını söyledi.
Canavero şöyle devam etti: "Aslında ilk amacım kafa nakli değil beyin nakliydi. Çin’in amacı ise tedavi edilemez denen tıbbi şartları iyileştirmek. Benim amacımsa hayatı uzatmak. Bugün size bu konuda da ciddi adımlar attığımı söylemek istiyorum. Eleştirilere her zaman açığım ama biliyorum ki eğer beyin naklini öncelikli olarak yapmakta ısrar etseydim, şahsıma gelecek saldırılar karşısında direnemezdim. Şimdi kafa naklinin yapılabileceğini göstererek işe başlayacağım.
'SON İKİ YILDIR ÖZELLİKLE AMERİKALILAR BİZİ DURDURMAK İÇİN HER YOLU DENEDİLER'
Beyin nakli de, kafa nakli de omurilikle bire bir ilişkili konular. Birbirlerinden o kadar da uzak değiller. Adım adım gidiyorum. Sonunda devrimsel veriler elde etmiş olacağız. Hayat uzayacak ve bedenler değiştirilebilecek. Yani bugün burada hem yeni bir maceranın sona ermek üzere olduğunu hem de yepyeni bir maceranın başladığını söylemem gerek. 1954 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan ilk böbrek nakliyle başlayan organ ve uzuv nakli yolculuğu Çin’de kafa nakliyle son bulacak.”
Canavero ayrıca, ABD'lilerin 'çalışmasının ciddiyetini başlangıçta kavrayamadığını' söyledi: “Son iki yıldır özellikle Amerikalılar bizi durdurmak için her yolu denediler. Galileo’ya bile tezini savunması için fırsat verilmişti. Bize bu fırsatı çok görmelerine rağmen bizi durdurmayı başaramadılar.”
Beyin nakli çalışmalarına karşı argümanlara değinen Canavero, bunun kendisi üzerinde psikolojik baskıya neden olduğunu söyledi: “Yıllarca 'deli', 'Frankenstein', 'canavar' gibi isimlerle çağrıldığınızı düşünün. Elbette bu ciddi bir psikolojik baskı oluşturuyor. Ben Zen öğretileriyle, yoga yaparak ve jiu jitsu gibi savunma sanatlarıyla ilgilenerek işime konsantre olup yola devam edebildim. Katolik Kilisesi, Papa’nın yapılanlardan memnun olmadığını iletti. Çin ise akılcı bir perspektife sahip.”
Birçok düşmanı olduğunu söyleyen Canavero, kendisine bir zarar gelse bile bu ameliyatın ekibi tarafından yapılacağını vurguluyor: “Bugün Viyana’da sizinle buluştum. İsterlerse beni öldürebilirler. Fakat eninde sonunda kafa nakli gerçekleşecek, artık durdurmak için çok geç. Öte yandan inanıyorum ki, Çin bu başarıya ulaştıktan sonra Rusya ve ABD bir adım öteye geçmek isteyecek ve bu rekabet bizim açımızdan avantajlı olacak.”