İTİRAFÇI: GÜLMEN'İN EVİNDE KALDIM AMA ADRESİ BİLMİYORUM
Cumhuriyet'in aktardığına göre, mahkemeye SEGBİS sistemi ile bağlanan itirafçı Berk Ercan, suçlamalarla birçok konuda bilgisi olmadığını ifade etti. Ercan şunları söyledi:
“Semih Özakça’yı bir iki kez gördüm. Bir bilgiye sahip değilim. Nuriye Gülmen’i İstanbul’dan tanıyorum. Nuriye ile Berkin Elvan’ın ölümü üzerine tanıştık. Nuriye’nin evinde kaldım ama adresi bilmiyorum. Nuriye ile telefon temasım olmadı. Açlık grevlerinin başlaması konusunda örgüt talimatı olduğu konusunda doğrudan bilgim yok. Semih’i parkta sadece iki kez gördüm. Başka bilgim yok.
Semih Özakça ve eşi Esra Özakça selamlaşırken.. #NuriyeVeSemihiAlacağız pic.twitter.com/lT0boV6AsG
— Ali Haydar Hakverdi (@ahhakverdi) 20 Ekim 2017
ÖZAKÇA: ERCAN'IN BENİ GÖRDÜĞÜ TARİHTE ASKERDİM
Özakça şöyle yanıt verdi: “Tanık Berk Ercan’ın yaptığı düşüklüktür, alçaklıktır. Yaptığı itirafçılık değil, iftiracılıktır. İstanbul’a bir kez gittim. Ama ne tanığı gördüm, ne o parka gittim. Berk Ercan’ın beni gördüğünü söylediği tarihte ben askerdim.”
Savcı, Gülmen ve Özakça'nın tutukluluk halinin devamını ve Özakça'nın hangi tarihlerde askerlik yaptığının öğrenilmesi için askerlik şubesinden yazı alınmasını talep etti.
'POLİSLER NURİYE DEYİNCE KAFA KALDIRIYOR, SEMİH DEYİNCE SALDIRIYOR'
Savcının beyanından sonra söz alan Özakça savunmasına şöyle devam etti:
"İstanbul'a evlilik sonrası 2015-2016 yıllarında gittim. Tanık Ercan'ı tanımıyorum. Eskişehir'e gittiğim yazılıyor iddianamede ama ben Eskişehirliyim. Hiçbir suçlama ve kanıt yok. Tek suçlama Yüksel Caddesi'nde yaptığım basın açıklaması. Cezaevinde yazdığım günlüğüm dosyanıza giriyor. Çünkü dosya boş. Dün okuduğum haberde Hatay'da bizimle ilgili bir paylaşım yaptığı için bir öğretmen açığa alınmış. Polisler Nuriye deyince kafa kaldırıyor, Semih deyince saldırıyorlar. Korku salıyorlar.
'KANIT YOK, SOMUT DELİL YOL, YALANCI İTİRAFÇILARA GÜVENMEYİN'
Eskişehir'de Pamelya Kafe'de gördüm diyor tanık. Eskişehir'de öyle bir kafe yok.
Semih Özakça'nın anneannesi ve dedesi de duruşmayı takip ediyor, kararı CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer'le birlikte bekliyorlar pic.twitter.com/rlfV85HVHe
— DW (Türkçe) (@dw_turkce) 20 Ekim 2017
'DOSYA O KADAR BOŞ Kİ…'
Avukat Murat Yılmaz da Özakça'nın bu sözleri üzerine şu ifadeleri kullanıdı:
"Aylarca fiziki takip yapılmış ama bir kez delil konulmuş. Dosya o kadar boş ki dava açıldıktan sonra iktidar mahkemeye evraklar göndermeye başladı. Tanık Berk Ercan, tanık mıdır, bilirkişi midir? Semih'in annesi refakatçiyken yazdığı günlüğe el koyuyor. Ankara-İstanbul savcılıkları, emniyet işi gücü bırakmış dosyaya ne göndeririz diye çalışıyor.
Sanık Avukatı: Hangi örgüt elemanı mektupla örgüte bilgi yazar!
— NuriyeSemihDayanışma (@NuriyeSemihicin) 20 Ekim 2017
Ama Nuriye’nin günlüğüne haberleşme diye el konuldu! #NuriyeVeSemihiAlacağız
15 gün AİHM kararına rağmen yoğun bakımda kaldı. Nuriye'ye şantaj yapıyorlar, refakatçi vermiyorlar, ışık görmeyen koğuşlara koyuyorlar. Nuriye ve Semih kaçmıyorlar. Aynı mahkeme 13 Haziran'da ihraç hakim Mustafa Aydın'ı tahliye ediyorsunuz. Mahkeme olarak ilke belirleyin. Kararınız doğru ama Nuriye ve Semih için neden yok? Cezaevi müdürlüğü ve hastaneler raporlar var hayati tehlike var ama tutuklu. Kararlarınızın arkasında durunuz. Nuriye ve Semih'i tahliye ediniz."