Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
"Polonya, 2018-2019 BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliğinde yer olacak. Bu süreç içerisindeki dayanışmamız tam olacaktır. Türkiye tarihinde, Lehistan'ın bağımsızlık ve egemenliğini her zaman tanımış ve desteklemiş bir ülke. Yüzyıllara dayanan geçmişimize baktığınız zaman, tamamen dostluk ve dayanışma içerisinde bir geçmişimiz var.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Polonya Cumhurbaşkanı Duda ile Ortak Basın Toplantısı Düzenliyor https://t.co/Hkub1LRVJq
— T.C.Cumhurbaşkanlığı (@tcbestepe) 17 Ekim 2017
Özellikle şu anda, 80 milyon Türkiye'nin, 38 milyon Polonya'nın nüfusu var. Bu ciddi potansiyel ikili ticaret hacmimizi arttırabilir. Şu anda 6 milyar dolar gibi bir seviyedeyiz. Ama bu rakam bu iki ülke için düşük bir rakam. Bunu 10 milyar dolara çıkarmalıyız. Bu ticaret kazan-kazan esasına dayalı olarak devam edecektir. Birçok sektörde bunu geliştirebiliriz.
Enerji konusunu ele alma imkanımız oldu. Biz enerjide tedarikçi bir ülke değiliz. Transit noktasında bir ülkeyiz. Adeta bir dağıtım merkeziyiz, böyle bir özelliğimiz var. Polonya'nın da tüketici olmanın yanısıra, kömür madenleri konusunda ciddi bir potansiyeli var. Enerjisinin ciddi bir kısmını buradan karşılama şansı var. Biz de enerjimizin bir kısmını termik santraller vasıtasıyla kömürde elde etmek niyetindeyiz.
'MİNDERDEN KAÇAN BİZ OLMAYACAĞIZ'
Bizim Polonya'yla NATO içerisindeki ülkeler olarak dayanışmamız önem arz ediyor. Avrupa Birliği'nde Polonya bulunuyor, biz de AB'ye sokulmuyoruz. Polonya bizi destekliyor fakat 1963'ten bu yana Türkiye AB'ye alınmıyor. Şöyle fasılları masaya yatırdığımız zaman, 15 fasıl vardı, daha sonra bunları 35'e çıkardılar. Bunun sebebi Türkiye'nin buraya girmesi mümkün olmasın. Ben de diyorum ki, almayacaksanız söyleyin, bilelim. Minderden kaçan biz olmayacağız, onların kararını bekliyoruz.
'POLONYA'YI POLONEZKÖY'DEN TANIRIZ, MUHTARIMIZ DA BİZİMLE…'
Biz Polonya'yı İstanbul'daki Polonezköy'den de biliriz. Biliyorsunuz, Polonezköy, çok narin, çok şirin bir mahalledir. Buraya gelirken Polonezköy muhtarımız da bizimle geldi.
Yatırımcılarımıza gereken desteği verme niyetimiz var. 400'ü aşkın iş adamına bugün hitap edeceğiz. Onlara farklı bir heyecan vermemiz lazım. Turizmde aynı şekilde güzel gelişmeler var. Bu yılın ilk 8 ayında, Polonya'dan ülkemize 205 bin turist geldi. Fakat bu Schengen denilen şey ortadan kalkarsa, bu rakamlar artacaktır. Bu ayrı bela. Latin Amerika ülkeleri için herhangi bir vize yok. Ama Türkiye, müzakereci ülke Türkiye'ye vize var. 2013'ün sonunda vizeler kalkacaktı, imzalar atıldı. Ama hala bizi oyalıyorlar.
'THY SEFERLERİNİN ARTIRILMASI MÜMKÜN'
Bugün beş anlaşma imzaladık. Ancak Türk Havayolları'nın haftada buraya beş seferi var. Bunun Varşova'da 7'ye 10'a çıkarılması mümkün. Hafta sonu THY'den bir heyet buraya gelecek. Burada bu müsaade verilirse, inanıyorum ki halklarımızın gidiş gelişi daha rahat olacaktır. "
DUDA: POLONYA, TÜRKİYE'NİN AB ÇALIŞMALARINI DESTEKLİYOR
Duda da AB ile Türkiye'nin bozulan ilişkilerini ele alacak AB liderler zirvesi öncesinde yaptığı açıklamada Türkiye'nin bir gün AB üyesi olacağını umduğunu söyledi. Duda, "Polonya Türkiye'nin AB'ye üyelik çalışmalarını desteklemiştir, bugün de desteklemektedir" ifadelerini kullandı.
