Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
- Bizi tehdit edenlerin, kefen biçenlerin, kriz dönemlerini fırsat bilip arkamızdan hançerlemek isteyenlerin esamesi okunmuyor, okunmayacak.
- Uyarılarımız acı olabilir ama hakikatın kendisidir.
Referandum bölgemizin bağrına yeni bir hançer saplama girişimidir. Kerkük türküleriyle büyümüş milleti tahkir etmek kimsenin haddine değildir. Kuzey Irak yönetiminin bir an önce aklını başına devşirmesini umut ediyoruz.
Birilerine güvenenler yarın dönüp kapımızı nasıl çalacak? Bu kapı tamamen kapanmadan uzanacak her eli tutmaya hazırız.
Suriye ve Irak'ta yaşanan hiçbir hadise bizden bağımsız değildir. Hatta doğrudan doğruya içişlerimizle alakalıdır.
FETÖ gibi ihanet çetelerine yeteri kadar insanımızı kaptırdık. Artık terör örgütlerine kaptıracak tek bir kardeşimiz dahi olamaz. 80 milyon insanımıza sımsıkı sahip çıkacağız.
Parlak beyinlerimizi anafor gibi içine çeken batılı ülkeler de artık yeteri kadar insanımızı yuttu.
Böylesine derin iç ve dış dalgalanmalarla karşı karşıyayken, ekonomiyi kontrolde tutmak kolay değil. Amaç küçük sarsıntılarla bunu başardık.
Faizlerdeki düşüş maalesef hala istediğimiz noktada değil. Bunu başaramazsak birçok musibet bizi beklemekte.
Faizlerde düşüşü sağlamalıyız. Biz faiz lobilerinin yaklaşımları ile adım atamayız, onlarla adım atarsak sadece onları ihya ederiz.
Enflasyonda hala düşüş sağlayamıyoruz. Niye? Çünkü yüksek faiz var. Faiz düşerse enflasyon düşer. Bunlar doğru orantılı. Ama şimdi bunun aksini söylüyorlar.
Göreve geldiğimizde faiz yüzde 63'tü. Bunu aşağı çektik. Enflasyon yüzde 30'du. Çektikçe enflasyon da düştü.
Orta vadeli programı kamuoyu ile paylaştık. Geçen yıla göre daha cesur, daha özgüvenli hedeflere göre hazırlanmasından memnuniyet duydum.
Uluslararası ve yerli şirketlerin işbirliği içinde olduğu, tüm tarafların kazanacağı bir büyüme modeli oluşturulmalı.
Altın tahvili ve altına dayalı kira sertifikaları uygulamasını çok önemli görüyorum.
Yastığınızın altında ya da kolunuzdaki altınlar bize bir şey kazandırmaz. Yastık altındaki altınlarını bu şekilde değerlendirerek ülkemizin gelişmesine katkı sağlamaya davet ediyorum.
Büyümenin sayılardan ibaret kalmaması için istihdama yansıması şart.
İcap ettiğinde vergi artışı yapılmaz mı elbette yapılır. Ama bir şartla: Ortaya çıkan yükü doğru hesaplayarak, millete bunu en başta izah etmemiz, insanları, yapacakları fedakarlıkla elde edilen kaynağı nereye kullanacağımıza ikna etmemiz şartıyla tabii ki bunu yapabiliriz.
Biz Kuzey Irak'taki tüm kardeşlerimizi Türkmen, Arap, Kürt demeden, kökenine, meşrebine bakmadan sevdik, seviyoruz. Onların da bizi aynı duygular içinde yaklaştıklarına inanıyoruz. Bizi seveni biz de severiz. Bize saygı duyana biz de saygı duyarız ama aksi olduğu zaman gereğini yaparız.
Ünlü yazar George Orwell, Hayvan Çiftliği adlı romanında BM Yüksek Konseyi'nin 5 ülkeyle sınırlayan bir dünya düzenini eleştirir. Çok anlamlı. Aynı eleştiriyi mültecileri insan yerine koymayan bir dünya düzenine de yöneltebiliriz.
(Türkiye'nin sınır ötesi operasyon gündemine ilişkin soru üzerine) Hep söylüyorum bir gece ansızın gelebiliriz.