Almanya'da genel seçimler sonrası dikkatler Başbakan Angela Merkel'in kuracağı yeni koalisyonla birlikte Türkiye ile ilişkilerde izleyeceği rotaya çevrildi. Merkel'in Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) ve Bavyaralı ortakları CSU'nun yanı sıra büyük koalisyonun ortağı Sosyal Demokrat parti de büyük ölçüde kan kaybederken, radikal sağcı Almanya için Alternatif'in elde ettiği başarının Alman siyasetini nasıl etkileyeceği merak konusu. Ana akım partilerin AfD'nin etkisiyle sağa yönelmesi beklenirken, Türkiye tartışmalarının yankıları da sürüyor.
‘AfD EKİBİ ELİTİST IRKÇILAR'
Faruk Şen, Almanya'da 1948'den beri ilk defa Federal Meclis'e aşırı sağcı bir partinin girdiğini anlatırken, AfD'nin diğer aşırı sağcı neo-nazi hareketten farkını ekibinin eğitimli, elit bir kadrosu olarak çizdi. Şen'e göre elde edilen sonuçlarda Alman Sosyal Demokratların fırsatçı politikalarla seçmeni küstürmesinin de etkisi oldu:
"Geçtiğimiz 2013 seçimlerinde AfD'nin aldığı oy oranı 4, 7 idi fakat daha sonra üç eyalet seçiminde de yüzde 5 sınırını aşarak Eyalet Meclis'lerine girdiler ve Federal Meclis'e girişin ayak seslerini verdiler. AfD'ye baktığımızda, bunlar diğer aşırı sağ partilere benzemiyorlar. Nasyonal sosyalistler ve diğerleri hepimizin bildiği gibi baldırı çıplak, sokakta Türklere ve yabancılarla saldıran bir gruptu. Bunlar ise öyle değiller ve daha elitist ırkçılar. AfD'nin içinde doktor, gazeteci, öğretmen var ve bunlar daha derine inen bir kadro. Hristiyan demokratların bıraktığı boşluktan faydalanarak, aşırı sağ bir parti olarak parlamentoya girdiler. Bunların yükseleceğini iki yıl evvel görebiliyorduk. Merkel iki yıl önce çok hümanist bir çıkış yaparak. ‘Biz Türkiye üzerinden 1 milyon Suriyeli mülteci alır, 10 milyar euro da para ayırabiliriz' dedi. Bundan sonra Almanya'da Sosyal Demokratlar ile büyük bir kopuş başladı. Bu kopuşa rağmen Merkel'in yüzde 33,4'lük bir oy alması büyük bir başarıdır zira Almanya tarihinde ilk defa bir başbakan dördüncü kez iş başına geliyor. Avrupa'da da bunun benzeri bildiğim kadarıyla yok. Bundan sonra AfD çalışmalarını hızlandıracak. Şu anda Almanya'da ekonomik kriz yok ama büyük bir yabancı düşmanlığı, İslam düşmanlığı ve son zamanlarda bütün partilerin katkıda bulunduğu bir Türk düşmanlığı var. AfD'nin bunlardan yararlanarak, bir dahaki seçimlere kadar oy alanını daha da arttıracağını düşünüyorum. Sağa kayan bir Almanya ile karşı karşıyayız. Alman Sosyal Demokratlar iki seçim önce yüzde 40 kadar oy alıyordu oysa şimdi yarı yarıya düştüler. Sosyal Demokratların lideri Schulz çok fırsatçı bir politika izleyerek, Türk düşmanlığını öne çıkartarak oy alacağını zannetti. Fakat bir şeyin hakikisi varken taklidine kimse oy vermez."
‘MECLİSE GİREN ALTI PARTİ DE TÜRKİYE KARŞITI'
Sosyal Demokrat Parti'ye geçmişte Türk kökenlilerin verdiği oy oranının çok yüksek olduğunu fakat bu oranın Türkiye karşıtı politikaları sebebiyle giderek düştüğünü belirten Şen, Meclis'e giren bütün partilerin Türkiye karşıtı olduğuna dikkat çekti:
‘AfD POLİTİKALARI TÜRKİYE'YE GÖÇÜ HIZLANDIRACAK'
Türkiye'de görece ekonomik olarak refah bir dönem yaşandığını ve Türkiye'ye göç eden Alman sayısında artış olduğuna fakat son dönemlerde bu insanların Almanya'ya geri döndüğüne dikkat çeken Şen'e göre Meclis'e giren AfD Türklerin üzerindeki baskıyı arttıracak ve Türkiye'ye göçler hızlanacak:
'MECLİS'E GİREN HİÇBİR PARTİ TÜRKİYE YANLISI POLİTİKA ÜRETMEYECEK'
Almanya'da Meclis'e giren partilerin hiçbirinin Türkiye yanlısı politika üretmeyeceğine ve Almanya'nın Ekim'de Türkiye aleyhinde karar aldırabileceğine dikkat çeken Şen, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda köprüyü atacak taraf olacağını ifade etti:
‘İLİŞKİLER ÇOK İYİYKEN BİLE SADECE BİR FASIL AÇILMIŞTI'
İlişkilerin en alt düzeye inmesinin, Avrupa ile ilişkileri tamamen kestiğimiz anlamına gelmediğini fakat AB'nin Türkiye'ye verdiği hiçbir sözü yerine getirmediğini belirten Şen, AB'nin Türkiye'yi oyaladığını ve ilişkilerin iyi olduğu dönemde bile sadece bir fasıl açıldığını vurguladı:
‘MERKEL İLE PUTİN ARASINDA BUZLAR ERİYOR'
Almanya ve Rusya arasındaki ilişkilere de değinen Şen, "Merkel ve Putin arasında eskiden var olan buzlar artık yavaş yavaş eriyor. Zira Trump özellikle Almanya'ya karşı çok sert bir politika uyguluyor. Almanya ile birlikte AB ülkeleri tarihsel bir hata yaptı ve ABD seçimlerinde kartlarını çok açık bir biçimde Clinton lehinde açtılar ve Trump bunu affetmiyor. Trump iktidarda olduğu sürece, Almanya-ABD ilişkilerinde çok büyük bir düzelme beklemiyorum" dedi.
Son olarak Türkiye'ye karşı AB gerçekten samimi olsaydı, 2005'te Hırvatistan'a davrandıkları gibi davranacaklarını ifade eden Şen, "Elbette Türkiye'de gazetecilere baskıyı biliyoruz, OHAL uygulamalarını biliyoruz, suçsuz yere adamların atıldığını biliyoruz ama bunların hepsi son bir yıllık olaylardır ve bundan önce neredeydiler bide sormak gerekli" dedi.