Tıpkı 17 Ağustos 1999'da Marmara'yı vuran ve en az 30 bin insanın hayatını kaybettiği 7.4'lük deprem öncesinde çürük binalara 'oturulabilir' raporu veren hiçbir bürokratın yargılanmaması ve ceza almaması gibi, Aladağ'daki yangında da uygulanan 'cezasızlık politikası'nı RS FM'de Yavuz Oğhan'dan Bidebunudinle programında değerlendiren eski CHP Milletvekili ve Sosyal Haklar Derneği Başkanı Melda Onur, "Cezasızlık olduğu sürece bu çocuklar yanmaya devam eder. Mesele yangının çıkışı değil. En başından beri yangının çıkış noktası araştırılıyor. Orada kalanlar çocuktur, yakabilir bir yeri. Ama o yangın çıktığı andan itibaren o binanın yanamaması lazım. Mevzuat onu gerektiriyor. O binada o çocukların olmaması, böyle bir tarikatın orada o yurdu açamaması lazım. O çocukların köylerinde okul olması lazım" diye konuştu.
"Duble yollarınızla, köprülerinizle övünüyorsunuz ama 45 dakika sürmesi gereken mesafenin, yol olmadığı için iki buçuk saat sürmesi nedeniyle o çocuklar köylerinden okula gidip gelemedi. Veliler, devlet yurdu diye yalvarırken, oradaki İlçe Milli Eğitim Müdürü, 'Okutmak istiyorsan ev tut' diyerek oradaki yoksul insanlarla dalga geçiyor. 'Ev tutmazsan buradaki tarikatın yurduna verin' diyor. Oradaki insanlar hakkını arayamaz diye düşünüyor. Ama biz arayacağız" diyen Onur, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Aktaş'ın görevinden alınıp bölgedeki bir imam hatip lisesine öğretmen olarak atanmasına ilişkin ise şunları söyledi:
"Bu iktidarın geçmişinde tacizci müdürü bir okuldan alıp, başka bir okula öğretmen yapmak var. Biz bu Milli Eğitim Bakanlığı'ndan, biz bu bakandan, bu iktidardan herhangi bir adalet beklemiyoruz."
Onur, yurtta yangın tatbikatı yapılmış gibi rapor düzenleyen memurlar Cihan Ünal ve Davut Gökçeli'nin birer günlük maaş kesme cezası almasına da değinen Onur, "Yaptıkları sahtecilik, yaptıkları işe ihanet. Ama verilen ceza bir günlük maaş kesintisi. Ay bile değil. Yani diyorlar ki; 'Çocukları yaktık, neyse parası verelim" dedi.
Yangınla ilgili ceza davasının takipçisi olacaklarını vurgulayan Onur, "Kamuoyunun önünde daha çok dillendireceğiz bu konuyu. Sorumluların sokağa çıkmaya yüzleri olmayacak" ifadelerini kullanan Onur, benzeri olayların olmaması için halen tedbirlerin alınmadığını belirtti. Aynı tarikatın Adıyaman'ın Besni ilçesindeki yurdunda ortaya çıkan taciz vakasına ilişkin getirilen yayın yasağının da çocukları korumak için değil, tarikatı korumak için getirildiğine dikkat çeken Onur, aynı tarikatın Aladağ'daki erkek öğrenci yurduna halen öğrenci toplamaya devam ettiğini de sözlerine ekledi.