Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki gerilim, geniş bir Türkiyeli azınlık nüfusa evsahipliği yapan Almanya üzerinden daha görünür olarak yaşanırken, bir diğer ayakta Avusturya yer alıyor. Avusturya siyasetinin genç ve yükselen yıldızı olan Dışişleri Bakanı Sebastian Kurtz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı alenen ‘diktatör' diye nitelendirirken, iki ülke ilişkilerindeki gerilemeler Almanya'dan hemen sonra 15 Ekim'de düzenlenecek seçimler vesilesiyle Avusturya'yı da etkiler hale geldi.
‘TÜRKİYE AVRUPA'DAN KOPMAK İSTİYOR'
Berivan Aslan'a göre, Türkiye, Avrupa'dan bakıldığında giderek İslami referansları ağır basan, şeriat ülkesine dönüşmekte olan ve ırkçılaşan bir ülke görüntüsü sergilemeye başladı. Bu görüntünün Avrupalıları ve Türkiye'ye yönelik politikalarını etkilediğini belirten Aslan, Avusturya'da da Avrupa çapında da geniş halk kitlelerinin Ankara'daki hükümete daha sert tavır alınmasını ister hale geldiği tespitini yaptı:
‘AKP'Lİ LOBİ ORGANİZASYONLARI TÜRKLERİ KIŞKIRTIYOR'
Sadece Avusturya değil, Avrupa çapında Türkiye'den yönlendirilen dernek ve lobicilik kurumlarının Türkiye Dışişleri Bakanlığı'nı devre dışı bırakacak nitelikteki faaliyetlerine dikkat çeken Aslan, bu oluşumların Avrupa'daki Türkleri derinden etkilediği görüşünde. Bu oluşumların Türkiye asıllıları Avrupa'ya karşı kışkırttığı ve entegrasyon sorunlarını artırdığını söyleyen Aslan, bunun da bir reaksiyon yaratarak yaşlı kıtada İslamofobi ve yabancı düşmanlığını körüklediğini ifade etti:
‘BÜTÜN SÜREÇ ERDOĞAN'IN YANLIŞ POLİTİKALARININ SONUCU'
Avrupa'da bulunan Türkiyeli sol ve demokrat kesimlerin Türkiye'deki hak ihlallerine göz yummak istemediğini, diğer yandan da bağları korumayı arzuladıklarını belirten Aslan, güncel durumda Erdoğan yönetimi ile Türkiye'nin AB'ye girmesinin zor olduğunu ifade etti:
Aslan, Almanya'da Merkel, Avusturya'da Kurz'un tabandan gördükleri baskı sebebiyle Erdoğan karşıtı tutumlarını belki de seçimden sonra da devam ettirebileceklerine dikkat çekerken, "Bütün süreç Erdoğan'ın izlediği yanlış politikaların bir sonucudur. Avusturya hükümetini terör örgütlerine yardım etmekle suçluyorlar ama ellerinde kanıt yok. Böyle bir şey daha önce söz konusu değildi ve bundan sonra da olamaz. Kürt hareketinin IŞİD ile mücadelesi, Kürtlere karşı sadece Avrupa'da değil, tüm dünyada bir sempatiye yol açmıştı ama yasal olarak tutumları değişmemişti. Almanya'da da, Avusturya'da da. Bu gerekçeler sadece bahanedir ve aslı yoktur."
‘YANLIŞ POLİTİKALAR EN ÇOK AVRUPALI TÜRKİYELİLERE ZARAR VERECEK'
Artık işin Avrupa'da AK Parti ile bağlantılı siyasi parti kurulmasına vardırıldığını da kaydeden Berivan Aslan, bu partilerin Türkiyelileri yanlış yönlendirerek entegrasyona zarar verdiğini söyledi. Aslan'a göre, bu politikalardan en çok zararı da yine Avrupalı Türkiyeliler görecek:
‘AKP SÖYLEMLERİ AVRUPA'DA SAVUNULAMAZ'
Avrupa'da kurulan Türk partilerinin amacının Erdoğan'ın politikalarını dolaylı yollardan Avrupa'da hayata geçirmek olduğunun altını çizen Aslan, Türkiyelilerin bu partilere oy vermek yerine seçime gitmemeyi tercih ettiğini belirtti. Aslan'a göre, bu çok daha büyük bir demokrasi problemi yaratıyor:
‘LOBİ ORGANİZASYONLARI SİYASİ DENGEYİ BOZUYOR'
Avrupa'nın bu lobi organizasyonlarına karşı bir yıldır önlem almaya başladığını belirten Aslan, asıl sorunun dışarıdan müdahalelerle Avrupa ülkelerinin entegrasyon politikalarının çökertilmesi olduğunu belirtti: