Deutsche Welle Türkçe'nin haberine göre Berlin'in girişimleri sonucunda Avrupa Birliği, Türkiye'ye mali yardımda kesintiye gitmeye hazırlanıyor.
'BİRKAÇ MİLYON EUROLUK KESİNTİ BEKLENİYOR'
Kısaca 'IPA II' olarak adlandırılan, Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı'nın ara değerlendirme toplantısının, eylül ya da ekim ayında yapılacağını belirten AB diplomatik kaynakları, toplantı sonrasında bu kaynakta birkaç yüz milyon euroluk kesinti yapılmasını beklediklerini ifade etti.
Nihai rakamın, AB Komisyonu'nun yapacağı değerlendirmelerin ardından netleşmesi bekleniyor.
AMAÇ, TÜRK HÜKÜMETİ ÜZERİNDE BASKI
Diplomatik kaynaklar, AB'nin Türkiye'ye sağlamayı öngördüğü yaklaşık 4 milyar 450 milyon euroluk desteğin, 2014 yılında AB ile Türkiye arasında imzalanan çerçeve anlaşmaya göre aktarıldığını, ancak bu anlaşmada aday ülke Türkiye'de demokrasinin, insan haklarının gerilemesi durumunda mali yardımların askıya alınmasını öngören bir maddenin bulunmadığına dikkat çekti.
Ancak AB'nin, mali desteğin Türkiye'nin üyeliğe hazırlanması için öngörüldüğü, son dönemde yaşanan gelişmeler nedeniyle ise bu kaynağın kullanılabileceği alanların azaldığı tespitinden hareketle kesintiye gitmeyi planladığı belirtiliyor.
'TÜRK HÜKÜMETİNİN BU ALANDAKİ İLGİSİ AZALDI'
AB kaynakları, IPA II fonlarının Türkiye'nin AB standartlarına yakınlaşması, hukuk devleti, yargı bağımsızlığı, basın özgürlüğü gibi değerlerinin geliştirilmesi ve kamu kurumlarının bu yönde kapasitesinin geliştirilmesi amacıyla verildiğine dikkat çekerken, "Bu yönde gitmeyen bir Türkiye'ye bu mali kaynak verilemez, verilemiyor" vurgusunu yaptı.
DW Türkçe'ye konuşan bir AB yetkilisi, Türkiye'ye demokrasi ve yönetişim ile hukukun üstünlüğü ve temel haklar için toplam 1 milyar 581 milyon 400 bin euro mali yardım öngörüldüğünü anımsatırken, "Örneğin bu mali destekle yargı reformu, hakim ve savcıların eğitimi gibi demokratik hukuk devletinin güçlendirilmesi amacıyla kurumsal kapasitenin güçlendirilmesi öngörülüyordu ancak Türk Hükümeti'nin bu alanda ilgisi azaldı" dedi.
ALMANYA KOPUŞ İSTEMİYOR
Ancak AB kaynakları, böyle bir yola gitmeyi, Almanya'nın da AB Komisyonu'nun da istemediğini vurguluyor.
Alman hükümeti, atılacak adımların AK Parti hükümeti üzerinde etkide bulunmasını, demokrasi, hukuk devleti, insan hakları, basın özgürlüğü gibi alanlarda pozitif adımlara yol açması beklentisini taşıyor.
Başbakan Merkel de yaptığı son açıklamada, Türkiye'de AB sürecini destekleyen kesimlerin hayal kırıklığına uğratılmaması gerektiğini vurgu yapmıştı.
Merkel, "Türkiye sadece Erdoğan'dan ve hükümetinden oluşmuyor. Ülkenin neredeyse yüzde 50'sinin referandumda 'Hayır' dediğini unutmamalı. Ve onların da bizden beklentileri var" şeklinde konuşmuştu.