Berlin'in AB'ye yönelik bu talebine sert tepki gösteren Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, Gümrük Birliği'nde Almanya'nın gündeme getirdiği yönde bir kararın söz konusu olmadığını, böyle bir adımın negatif sonuçlar doğuracağına işaret etti.
Peki Zeybekçi'nin bu açıklamalarına rağmen AB, Almanya'nın bu çağrısı karşısında harekete geçer mi? Şayet geçerse Türkiye ve AB arasındaki köprüler tamamen atılır mı? Sputnik muhabiri Elif Sudagezer'in sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Serhat Güvenç'e göre, Almanya'nın bu talebi, diğer AB ülkeleri tarafından ‘muhtemelen' destek görecek:
"Almanya'nın bu çağrısına yönelik olası olumlu tepkinin bir kaç sebebi var. Birincisi, Almanya'nın AB'deki öncü rolü. Diğer ülkeler, kendilerinin büyük bir çıkarı olmadığı müddetçe, kolay kolay Almanya'nın bu çağrısına olumsuz yanıt vermeyecektir. Ki Almanya'da hemen desteğini kesilmesini değil, bu ihtimalin değerlendirilmesi gerektiğini söylüyor. İkinci sebep ise, Türkiye'nin AB ile yaşadığı sıkıntılar, Türkiye'nin insan hakları bakımından gerilediği yönündeki genel kanı, diğer ülkelerden Türkiye karşıtı görüş birliği çıkmasını tetikleyebilir. Üstelik bu ülkelerden bir kısmı, kategorik olarak Türkiye'nin AB üyeliğine karşı. Bu yüzden AB'nin talebinin hayata geçme ihtimali oldukça yüksek."
‘İLİŞKİLER NE BİTER NE İLERLER'
Türkiye ve AB ilişkilerinin ciddi anlamda zarar görmüş vaziyette olduğuna işaret eden Güvenç "Şu an ilişkiler bitkisel hayatta veya bitkisel hayata girmek üzere. Bu son gelişmeleri belki ilişkilerin ölümüne sebep olmaz ama Türkiye-AB ilişkilerinin Gümrük Birliği'nin mevcut haliyle sınırlı kalacağı bir evreye gidiyoruz. Artık sadece Gümrük Birliği'nin gündelik işleyişiyle yetineceğiz gibi gözüküyor. Bu iş birliğinden iki tarafın daha çok faydalanması için çalışmalar yürütüyordu, bunlar da askıya alınacak gibi gözüküyor" ifadelerini kullandı.
Güvenç, AB'nin Türkiye'yle ilişkilerinin ilerlemesine izin vermeyeceğinin sinyalini net bir şekilde verdiğine işaret etti.
‘TÜRKİYE'NİN ASIL ENDİŞESİ TİCARİ İLİŞKİLER'
Zeybekçi'nin Gümrük Birliği'nde Almanya'nın gündeme getirdiği yönde bir karar uygulanmasının negatif sonuçlar doğuracağına işaret ettiği açıklamanın hatırlatılması üzerine Güvenç "Siyasette AB ve Türkiye ayrı tellerden çalıyor. Ancak ekonomik olarak, Türkiye ihracatının yüzde 51'ini AB pazarına yapıyor, bunu da yakın gelecekte başka bir noktaya kaydırması mümkün görünmüyor. Dolayısıyla, AB'yle ticari bağların kopmaması için Türkiye hassasiyet gösteriyor. Bu bağların tamamen kopmasıyla sonuçlanacak bir hamlede bulunulmaz" dedi.
Avrupa Komisyonu Sözcüsü Carlos Martin Ruiz De Gordejuela, Türkiye ile iş birliğinin AB'nin çıkarlarına uygun olduğu yönündeki açıklamalarını ise Güvenç şu sözlerle yorumladı:
"Avrupa Birliği, müktesebatın bekçisidir. Bence Avrupa Komisyonu Sözcüsü, Avrupa Birliği'nin normlarına ve müktesebatına uygun davranılması gerektiğini hatırlatıyor, görevi gereği. Çünkü o birliğin genel çıkarlarını temsil etmekten sorumlu. Sözcü belki de Almanya'yı bu ikili meseleyi birliğe taşımadan önce bir kere daha düşünmesi yönünde telkin ediyor bu açıklamasıyla. Ama günün sonunda üye devletler karar verecek. Ve güçlü bir üye olan Almanya, bu tutumunda ısrar edecektir."