Erdoğan'ın Körfez ziyaretini Sputnik muhabiri Elif Sudagezer'e değerlendiren Aslantaş "Ziyaretler sırasında ancak temennilerin iletilebildiğini ve daha ziyade Türkiye'nin ekonomik iş birliği talepleri ile Suriye ve Irak öznelerindeki beklentilerinin aktarıldığını söyleyebiliriz" dedi. Krizin Körfez'i iki tarafa bölen ABD kaynaklı olduğuna işaret eden Aslantaş "Bölgeye ayar verilmek istendiğini ve bu ayarın gerilim dolu bir eksene oturduğunu söylemek mümkün" diye konuştu.
ABD'nin 2003 yılından bu yana Ortadoğu'ya yaptığı askeri müdahalelerin masrafını karşılamaktan başka amacı olmadığını savunan Aslantaş "Bu masrafların körfez ülkelerine karşılatılması isteği de ortadaydı. İlk fatura ABD'nin toplam 350 milyar dolarlık anlaşmalar imzalattığı Suudi Arabistan oldu, onu ABD'nin 12 milyar dolarlık F-15 savaş uçağı anlaşması imzaladığı Katar takip etti" ifadelerini kullandı.
‘ABD VE KATAR BİRBİRİNDEN KOPAMAZ'
Katar'ın ABD'den kopmasının mümkün olmadığına işaret eden Aslantaş "Teknoloji üretemeyen, doğal kaynak zengini her ülke gibi Katar, küresel güçlerin kontrol ve etkisi altında. ABD'nin Ortadoğu'daki en büyük askeri üssü de Katar'da. Ülkenin başkenti Doha'nın yaklaşık 30 kilometre güneybatısında bulunan El Udeyd askeri üssünde 11 bin ABD askeri ve içlerinde B-52 ağır bombardıman uçaklarının da yer aldığı 100'den fazla savaş uçağı bulunuyor. Bu gerçek bile Katar'ın ABD'den kopmasının mümkün olmadığını gösteriyor dedi.
ABD ile Katar'ın 5 Haziran'da 12 milyar dolarlık F-15 savaş uçağı anlaşması imzalamasının da bu bağın sağlamlığına işaret ettiğini söyleyen Aslantaş "Bazı romantik analistler Katar'ın ABD'den uzaklaşıp külliyen saf değiştirdiğine inanmayı çok isteseler de bu anlaşmanın imzalanmasının ardından analizlerindeki hatanın farkına vardılar" diye ekledi.
Aslantaş "Katar tarafının konuyu hafifletme ve işi zaman yayma çabasına rağmen karşı tarafın daha net olduğu ve küresel oyun kurucuların izin verdiği ölçüde kılıçların çekildiği görülüyor" diye ekledi.