Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Gambiya Dışişleri Bakanı ile görüşmesi sonrasında düzenlenen basın toplantısında konuştu.
25 Temmuz’da AB Bakanı Ömer Çelik ile birlikte Brüksel’i ziyaret ederek AB yetkilileriyle görüşecek olan Çavuşoğlu, bir gazetecinin “Bu ziyaretiniz ilişkilere nasıl etki edecek?” sorusuna yanıt verdi. “AB ve bazı üye ülkelerle, Avrupa Parlamentosu’nun aldığı kararlar dolayısıyla her ne kadar bazı konularda sıkıntılar yaşasak da belli düzeylerde diyaloğumuzu tabii ki sürdürüyoruz. Siyasi istişare toplantıları gerçekleştiriyoruz” diyen Çavuşoğlu, “Birçok ortak alan var, dış politika, güvenlik, bölgesel konularla ilgili, Türkiye ve AB arasında ilişkilerle ilgili birçok konu var. Bir dörtlü toplantı, ben ve AB Bakanımız, karşı taraftan da (AB Dış Politika Yüksek Komiseri) Mogherini ve AB Genişlemeden Sorumlu Komiseri Hahn ve bazen konuya göre diğer komiserler de toplantılarımıza katılıyor. Bizim esas beklentimiz, AB’nin Türkiye’nin üyeliği konusunda daha samimi yaklaşması. Türkiye’ye yaklaşırken sadece kendi çıkarları açısından değil ortak çıkarlar açısından yaklaşması. Ve sadece Türkiye’ye ihtiyaç duydukları zaman değil her zaman Türkiye’nin önemini bilmeleri. Farklı düşündüğümüz konular olabilir. Biz her zaman bunları oturup konuşmaya hazırız. Biz düşüncelerimizi hep net bir şekilde ortaya koyuyoruz, çifte standarttan uzak, yüzlerine söylemediğimiz hiçbir şeyi arkadan da söylemiyoruz. Aynı samimiyeti AB’den de bekliyoruz.
Türkiye’de halkın AB’ye bakışının olumsuz yönde çok değiştiğini ifade eden Çavuşoğlu, “Türkiye’nin AB üyelik sürecine destek özellikle darbe girişiminden sonra AB’nin yanlış ve taraflı tutumu, o günden bu yana AB üyesi ülkelerin FETÖ’cülere ve teröristlere sahip çıkmaları ve sığınma hakkı vermeleri dolayısıyla vatandaşlarımızın o ülkelere güveni azaldı. Bunu tekrar tesis edebilmek için AB ve o ülkelerin olumlu yönde adımlar atması gerekiyor. Tüm bu konuları 25 Temmuz’daki toplantıda AB Bakanımız Ömer Çelik ile gündeme getireceğiz.
ERDOĞAN, 'AB ZAMANIMIZI BOŞA HARCIYOR' DEMİŞTİ
Çavuşoğlu, “Kıbrıs Rum Kesimi’nin Akdeniz açıklarında doğalgaz sondaj çalışmaları söz konusu olacak, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine ise şöyle konuştu:
“Kıbrıs’ın etrafındaki her türlü rezervlerde KKTC ve Kıbrıs Türk halkının hakkı vardır. Esasen Rum tarafı bunu söylemlerinde inkar etmemektedir. Fakat tek taraflı olarak bunları yürütüyor. Bir taraftan biz İsviçre’de Kıbrıs’ta bir çözüm için müzakereleri yürütürken aynı anda Rum Kesimi’nin bu sondaj çalışmalarını yürütmek için bir gemiyi bölgeye getirdiğini gördük. Esasen Rum tarafının çözüm ve işbirliği konusunda ne kadar samimiyetsiz olduğunun bir göstergesidir. Bir çözüme odaklanmak yerine bir taraftan provoke edecek şekilde bu sondaj çalışmalarını tek taraflı yürütmeye çalışmıştır. Zaten samimi olmadıkları için 10 gün aralıksız müzakere etmemize rağmen, sabırla beklememize rağmen bir sonuç elde edilememiştir. Elbette Rum tarafının bu tek taraflı faaliyetlerine duyarsız kalmamız mümkün değil. Enerji Bakanlığımız ve (Dışişleri) Bakanlığımızla beraber atılacak adımlar konusunda işbirliği içinde. Elbette bu tek taraflı adımlara karşı bizim de atacağımız adımlar olacaktır.”
Çavuşoğlu, basın toplantısında Katar kriziyle ilgili bir soruyu da yanıtladı. “Önümüzdeki süreçte Katar’la ilgili olarak Türkiye’nin nasıl adımlar atacak? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önümüzdeki günlerde Katar’ı ziyaret edeceğini biliyoruz, bu ziyaret Suudi Arabistan’ı da kapsar mı?” sorusuna yanıt veren Çavuşoğlu, “Körfez krizi çıktıktan sonra Türkiye olarak bu krizin diyalog yoluyla, dostane bir şekilde çözülmesi için çok çaba sarf ettik. Kuveyt’in ve diğer ülkelerin arabuluculuk inisiyatiflerini de güçlü bir şekilde destekledik. Bildiğiniz gibi Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatı üzerine biz de Katar, Suudi Arabistan ve Kuveyt’i ziyaret ettik. Birçok ülkeyle de bu konuyla ilgili temas halindeyiz, bunlardan biri de ABD. ABD Dışişleri Bakanı Tillerson, Kuveyt’e gitmeden önce Türkiye’deydi. Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından kabul edildi, biz de görüşmemizi yaptık. Tabii bu Katar ve Körfez krizi de burada değerlendirildi, düşüncelerini bizimle paylaştı, bölgeye yapacağı ziyaret konusunda bilgi verdi. Oradayken de temas halindeyiz. Tillerson’ın yaptığı çalışmaları ve çabayı destekliyoruz, bunları olumlu buluyoruz. Kuveyt’le beraber bu çabalarını sürdürüyor” diye konuştu.
Çavuşoğlu, Erdoğan’ın ziyaretiyle ilgili olarak ise “Cumhurbaşkanımız önümüzdeki süreçte bölgeye bir ziyarette bulunmak ister elbette bu sorunların çözülmesi amacıyla. Takvim belli olduktan sonra bunu Cumhurbaşkanımızın ofisi ve bizler paylaşırız. İnşallah kısa süre içinde bu hiç beklemediğimiz, hepimizi üzen, kardeşliğe yakışmayan bu sorun çözülür ve bölgede barış ve istikrar tekrar geri gelir” dedi.
'ATATÜRK BÜYÜK BİR İLHAM KAYNAĞI OLDU'
Gambiya Dışişleri Bakanı Ousainu Darboe ise yaptığı açıklamada sabah saatlerinde Anıtkabir’i ziyaret ettiğini belirterek “Bu ziyaretin benim için gerçekten bir büyük ilham kaynağı oldu. Orada dünya liderlerinin nasıl yaptıklarıyla dünyaya karşı bir model oluşturabileceklerini gördüm. Bu gerçekten bana çok büyük bir ilham verdi, nasıl liderler olmamız gerektiğiyle ilgili olarak bana çok önemli fikirler verdi. Bu benim için çok önemli bir fırsat oldu. Çünkü bu konuda kitaplar okumanın yeterli olmadığına, yerinde görmenin çok önemli olduğuna inanıyorum” dedi
Ziyaretinin 15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümünün öncesine denk düştüğünü kaydeden Darboe, “Bu vesileyle sizleri, Sayın Cumhurbaşkanı ve Türkiye halkını tebrik etmek istiyorum. Önlenmeseydi çok büyük bir boyutlarda felakete sebep olabilecek bir olay engellenmiş oldu gerçekten. Yapılacak anmalar, aslında Türk halkının direncinin bir kutlama olacak” diye konuştu.