Rubin, İstanbul Başkonsolosluğu'ndaki Bağımsızlık Günü resepsiyonunda 'Türkiye'yi terörle mücadele konusunda ABD'yle aynı hataları yapmaması' konusunda uyaran John Bass'ın, 'Ankara'nın darbe sonrası sert önlemleri ile ABD'nin güvenlik-özgürlük dengesini sağlama çabalarını' eşit tutmasının bir hata olduğunu yazdı.
Bass ilgili konuşmasında hükümetin bir yıl önceki korkunç olayların faillerinin adalet karşısına çıkarmaya yönelik süregelen çabalarını desteklediklerini belirterek şunları söylemişti:
"Son yıllarda kendi terörle mücadele deneyimimiz süresince, ABD'de acı dersler aldık. Öğrendiklerimizden biri de, adaleti aceleye getirmenin veya teröre çok genel bir tanım getirmenin temel özgürlüklerin aşınmasına ve hükümete duyulan güvenin sarsılmasına neden olabileceğiydi. Bunu zor yoldan öğrendik ve Türkiye'deki dostlarımızın bizim hatalarımızı tekrar etmekten kaçınmasını içtenlikle umuyoruz"
'TÜRKLERİN KARŞILAŞTIĞI DURUM İLE PARALELLİK KURULAMAZ'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın olağanüstü hal uygulamasını süresiz olarak uzattığını yazan Rubin değerlendirmesinde, Türklerin karşılaştığı durum ile ABD'deki durum arasında bir paralellik kurmanın zor olduğunu vurguladı.
'TÜRKİYE'NİN ERDOĞAN SONRASI GELECEĞİ CEZAEVİNDE'
Türkiye'de gerçek bir trajedi var. Demokratik bir Türkiye'nin sesleri ve açıkçası Erdoğan sonrası geleceği şu anda cezaevinde. ABD Büyükelçisi, hem Erdoğan'ın yetkisini kötüye kullanmasını minimize ediyor hem de ABD'nin El Kaide ve diğer terörist gruplar nedeniyle karşılaştığı gerçek güvenlik tehditlerini önemsizleştiriyor. Belki de Bass için eve dönme vakti geldi"
Rubin, Eylül 2016'da kaleme aldığı bir yazısında olduğu gibi 15 Temmuz'u bir kez daha, Hitler'in mutlak iktidarına giden yolda önemli dönüm noktalarından biri olarak görülen 1933 Reichstag yangınına benzetti.
Washington merkezli, muhafazakar düşünce kuruluşu American Enterprise Institute'da (AEI) çalışan eski Pentagon yetkilisi Michael Rubin, ABD emperyalizminin akıl hocalarından biri olarak tanımlanıyor.
AEI ise Bush dönemi dış politikalarının mimarlarından biri.
Darbe girişiminin yıldönümü öncesinde değerlendirmeleriyle tartışma yaratan Rubin kısa bir süre önce, 'Washington'un Türkiye'yle nasıl iyi dost olacağını değil, Türkiye'nin çöküşünü nasıl yöneteceğini düşünmesi gerektiğini' söyleyerek "Erdoğan'ın sürüklediği uçurumdan Türkiye tek parça kurtulamayabilir. Ülke karmaşa içinde sürüklenmeye bir kurşun uzaklığında olabilir" diye yazmıştı.
Neo-Con yazar, 15 Temmuz henüz yaşanmamışken, Mart 2016'da yayımlanan yazısında Türkiye'de bir askeri darbe ihtimalini tartışarak böylesi bir durumda Washington'ın darbecilerle çalışacağını ifade etmişti.
ABD ve bazı Avrupa Birliği ülkeleri ile Türkiye arasındaki ciddi gerilimlerin giderek büyüdüğü dönemde ve ABD ile yakın askeri işbirliğine sahip NATO üyesi bir ülke olarak Türkiye'deki darbelerin ABD onayı olmaksızın yapılamayacağına ilişkin yaygın kanaatinde pekiştirmesiyle, Rubin'in yazısı Washington'ın darbeyi tartıştığının işaretlerinden biri olarak yorumlanmıştı.
Rubin, Erdoğan aleyhine sert yazıları ve Twitter paylaşımları nedeniyle, darbe girişiminden bu yana sık sık gündeme geliyor. Erdoğan, Rubin hakkında "Cumhurbaşkanına hakaret" ve "örgüt adına suç işlemek" iddialarıyla suç duyurusunda bulunurken, Ankara da Türkiye'de alınan bir mahkeme kararını bildirdiği Twitter'dan, eski Pentagon yetkilisinin hesabını kapatmasını istedi.