Ancak Belçika hükümeti Erdoğan yanlıları ve karşıtları arasında bir kargaşanın çıkabileceği ve mitingin Erdoğan'ı destek mitingine dönüşmesinden endişeli.
Konuyla ilgili Sputnik'e konuşan Fransa'daki Strateji ve Kriz Enstitüsü'nden Tancrede Josseran, mitingdeki kargaşa riskinin neredeyse sıfır olduğunu ifade etti.
'AVRUPALILARA 'NASIL OLUR DA BU KADAR SOĞUKKANLI YAKLAŞIRSINIZ?' DİYORLAR'
Jossera "Bu mitingin amacının ne olduğu anlaşılmalı. Türkiye hükümeti, Avrupa'nın göbeğinde Avrupalıların, kendi prensipleriyle karşı karşıya gelmesini istiyor. Bir tarafta suçluluk duygusu, bir taraftan mağduriyet hissi… Yani Avrupalılara ‘Vicdanlı insan hakları anlayışınız, nasıl olur da 15 Temmuz darbe girişimine bu kadar soğukkanlı yaklaşabilir?' diyorlar. Ayrıca olayda 200 kişinin öldüğünü hatırlatıyorlar. Bu arada da Türkiye'nin de darbeyi yapanın Batı, daha doğrusu ABD olduğu yönündeki resmi bakış açısı da gösterilmiş oluyor" ifadelerini kullandı.
Jossera "AKP, Avrupa'daki Türk diasporasını Türkiye'ye sadık olma düşüncesi etrafında toplamak istiyor. Yani düşünce basit: Türkiye'ye sadık olmak, Erdoğan'a sadık olmak demek. Erdoğan'a sadık olmak da, Türkiye'ye… Nisan ayında yapılan referandumda Avrupa'da yaşayan Türklerin yüzde 60'ı ilâ 80'i, yapılacak değişikliği destekledi. Bu da kuşkusuz sonuçlar üzerinde büyük etki etti. Zira Türkiye'de ‘evet' veya ‘hayır' oyu verenler arasındaki fark çok da fazla değildi" dedi.
Jossera, ayrıca AK Parti'nin düşüncelerinin hâlâ Avrupa'daki Türklerin büyük bölümüne cazip gelmesinin nedeninin de sosyal statü olduğunu ifade etti.
Jossera "Avrupa'ya gelen Türklerin yüzde 60-70'i Anadolu'dan geliyor. Yani Türkiye'de ‘siyah Türkler' olarak nitelenen kesim. Bu kesim daha muhafazakâr, daha dindar, çoğunda İslamcı zemin var ve çoğu da Türkiye'deki muhafazakâr partilerden" dedi.