İkinci tezin, dördüncü gücün totaliter olmak için tek yaptığının yalana başlamak olduğunu belirten Marahovskiy, “Üstelik bunu yarışırcasına ve korkusuzca, teşhiri ve imajı için tedirgin olmadan yapıyor” yorumunda bulundu.
'YALAN HABERLERİN HEDEFİ OLAN ÜLKELERİN MEDYALARI, BİRLİKTE MÜCADELE ETMELİ'
'NEREDEYSE 20 YIL BOYUNCA, FARAZİ LİBERAL DEMOKRASİ TEKEL OLDU'
Batı medyasının aniden ideoloji sahibi olduğu belirtilen yazıda, bu konuda şu değerlendirmede bulundu: "Uzun yıllar boyunca bu güç sadece gerçek ideoloji iktidarlarının yanında ‘ajitatör ve propagandacı’ rolünü oynadı ve bu rolden memnun görünüyordu. Batı’nın en gelişmiş ve öncü ülkelerinde, özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısında, gazeteciler namus kuralına sahipti ve zaman zaman aşırı açık politik baskıya karşı koyma cesaretini sergiliyordu. Ama daha sonra Batı’nın politik ve ekonomik elitlerinin başına gelebilecek en kötü şey geldi: Herkesi yendiler. Neredeyse 20 yıl boyunca, farazi liberal demokrasi ideolojik tekel oldu, ABD ve müttefikleri de güç tekeli oldu. Büyük Batı Fikri’nin tüm karşıtları ya Sovyet komünizmi gibi dağıldı veya komünist Çin gibi değişti ya da üçüncü dünya sosyalizmi gibi marjinalleşti ve dejenere oldu."
'KÜRESEL HEGEMON, DÜNYAYI ANLAMAKTAN UZAKLAŞTI'
'BATI MEDYASI YENİ YORUM ÜRETMEK YERİNE, ALTERNATİF GERÇEKLİĞİ UYDURMAYA BAŞLADI'
"Tam da bu noktada, internet sayesinde dev haline gelen medya alanı devreye girdi. Yeni nesil akıllı ve ‘sosyal medya’, ‘facebook devrimi’ ve diğer tanımlarla silahlanan genç insanlar, daha sonra ‘renkli devrimler’ adını alan birkaç etkileyici kampanya gerçekleştirebildi. Bu eylemler, siparişçileri anlaşılabilir öforiye soktu. Şu andan itibaren, politik ve ekonomik elitlerle iç içe olan Batı medya makinesine tam yetki verildi. Medya topları araç olmaktan çıktı ve ABD ya da diğer ülkeler olsun, beyin merkezine dönüştü. Ama işin esprisi, bu egemenlik döneminin zaman tarafından kısıtlandı. Zira 1990’lı yıllardaki demokratikleşme ve renkli devrimlerden kaçmayı başaran uluslar, kendi sosyal medyaya ve bu sosyal medyayla çalışabilen basına sahip oldu. Hatta bazıları Batı’nın sosyal medyasına sızmaya başardı. Tüm bunlar, (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin’in yumuşak gücü olarak gösterilen RT ve Sputnik’le ilgili devasa histeriye yol açtı. Renkli devrimlerin akıllı medya profesyonelleriyse henüz buna karşı yeni teknolojilere sahip değil. Bu yüzden otorite sahibi, öncü ve saygın Batı medyası kendini tutamadı ve eskiden olduğu gibi yeni yorum biçimlerini üretmek yerine alternatif gerçekliği uydurmaya başladı. Halep’in ‘kan içindeki çocukları’ ve ‘Putin Boeing’deki çocuklarını öldürdü’ gibi ifadeler ortaya çıktı. Ya da Fransa liderinin RT ve Sputnik’le ilgili açıklamaları."
MÜCADELE NE ZAMAN BAŞARILI OLACAK?