Gümrük Birliği görüşmeleri ve katılım sürecinin bugünü ile geleceğine dair BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye raportörü Kati Piri'nin açıklamaları şöyle:
'BU ŞARTLAR ALTINDA AB ÜYELİĞİ HAKKINDA KONUŞMAK MÜMKÜN DEĞİL'
- AB Konseyi'nin herhangi yeni bir başlık açmama kararını koruması ve şu aşamada müzakereleri askıya alma yönünde bir karar almaması bekleniyor. Neden müzakerelerin askıya alınmasında ısrarcı davranıyorsunuz?
'MOGHERİNİ'NİN REFERANDUMLA İLGİLİ AÇIKLAMASI RAHATSIZ EDİCİYDİ'
- Referandum sonuçlarından bahsettiniz ancak AB uluslararası gözlemcilerin nihai raporunu bekleyeceğini söylemesine karşın bu yayınlamadan referandum sonuçlarını kabul ettiğini açıkladı. Buna yorumunuz nedir?
'TÜRKİYE, AMACI AB'YE KATILMAK OLAN BİR AVRUPA ÜLKESİ'
- Bazıları müzakerelerin askıya alınmasının yarardan çok zarar getireceği eleştirisini yöneltiyor. Buna yanıtınız nedir?
'TÜRKİYE ADAY ÜLKE OLARAK KALMALI'
- Peki AB'nin Türkiye'ye verdiği sözleri tuttuğunu düşünüyor musunuz?
"Türkiye söz konusu olduğunda her zaman bir çifte standart olmuştur. Türkiye'nin katılımı bugüne kadarki en tartışmalı süreç oldu. Bugün ise AB'nin bir yanda İngiltere'nin üyelikten ayrılması, mali krizin devamı, göç gibi aynı anda birçok konuyla uğraştığı tarihinin en büyük krizlerinden birini yaşadığı bir dönemden geçiyoruz. Bu da bazı kişilerin, büyüklüğü nedeniyle Türkiye'nin katılımına şüpheli yaklaşmalarına neden oluyor. Türkiye aday ülke olarak kalmalı. Ancak hükümetin uyguladığı politikalar AB'ye yaklaştıran değil, AB'den uzaklaştıran adımlar. Ve bunun sonuçları olmalı."
'VİZE SERBESTİSİ KONUSUNDA BİZ SORUN ÇIKARMAYACAĞIZ'
- Tamam ama vize serbestisi konusunda AB halen adım atmış değil. Üstelik, Ukrayna gibi büyük bir ülkeye ve Sırbistan, Arnavutluk, Bosna Hersek gibi Türkiye'den bazı alanlarda daha geri ülkelere vizesiz seyahat hakkı verildi. Sizce AB Türkiye'ye adil davranıyor mu?
'AVRUPA'DA HİÇBİR ŞEY TAMAMEN EKONOMİK DEĞİL'
- AP raporunda AB ile Türkiye arasında Gümrük Birliği'nin güncellenmesi için başlayacak görüşmelerde insan hakları ve temel özgürlüklerin yeni anlaşmanın bir parçası haline getirilmesi önerildi. Neden ekonomik bir konuda siyasi kriter getirilmesini öneriyorsunuz?
"Avrupa'da hiçbir şeyin tamamen ekonomik olmadığını düşünüyorum. Burası değerleri temel alan bir kuruluş. Her ticaret anlaşmasında sosyal kapsayıcılık, çevre gibi bazı siyasi göstergeler de yer alır. Neden Türkiye istisna olsun?"
- Peki Türkiye bunu kabul eder mi?
'YARGININ GELDİĞİ DURUMUN TÜRK EKONOMİSİ ÜZERİNDE ÇOK BÜYÜK ETKİLERİ VAR'
- Bunu biraz açabilir misiniz?
Türkiye, şu anda çok öngörülemez hale geldi. Bugün bir hakim, hükümetin istediğinin aksine bir karar verdiğinde kendini kapının önünde buluyor. Yargının geldiği bu durumun Türk ekonomisinin üzerinde çok büyük etkileri var. Bahsettiğim koz da bu. Evrensel standartların sağlanmasıyla ilgili. Özgür mahkemelerin varlığı, sadece uluslararası şirketler değil, Türk kuruluşlar için de gerekli. 2005 tarihli müzakere çerçeve belgesinde 'Türkiye üyeliğin gerektirdiği tüm yükümlülükleri yerine getiremezse, Türkiye'nin mümkün olan en güçlü bağ ile Avrupa yapılarına kenetlenmesi sağlanmalıdır' ifadesi yer alıyor. Bu 'en güçlü bağ'ın ne olduğunu tartışmanın zamanı geldi mi? Buna karar verecek olan ben değilim. Bu, Türk halkından tam üyelik ihtimalini almak anlamına gelir. Eğer Türk hükümeti böyle bir karar verirse buna saygı duyarız. Şu aşamada farklı bir ilişki türünün gündeme gelmesinin tek yolunun, Türk hükümetinin bunu talep etmesi olduğunu düşünüyorum. Üyelik ihtimalini ortadan kaldırmak Türk halkına haksızlık olur."
'FASIL AÇMA-KAPAMA OYUNUNU ANLAMIYORUM'
- Ancak siz müzakerelerin askıya alınmasını öneriyorsunuz, Genel İşler Konseyi yeni fasılların açılmamasına karar veriyor, zaten Konsey'in, Güney Kıbrıs'ın ve Fransa'nın durdurduğu başlıklar var. Bu koşullar altında müzakereler ilerlemezken, üyelik ihtimalinin varlığını savunmak mümkün mü?
'İDAM GERİ GELİRSE TÜRKİYE AÇISINDAN FELAKET OLUR'
- İdam cezasının geri getirilmesi halinde, bunun ne gibi sonuçları olur?