Berger, "AB, Türkiye'den vaz mı geçiyor?" sorusuna da "Kimse Türkiye'den vazgeçtik diye bir şey söylemedi. Tersine, AB Komisyonu Başkanı'nın (Jean-Claude Juncker) açıklamalarına baktığınızda Türkiye'nin AB'ye aday ülke olduğunu, Türkiye'nin AB'ye yakınlaşması, AB'den uzaklaşmaması gerektiğini söylüyor. Son altı aydaki tartışmalara, açıklamalara baktığınızda şunu görürsünüz, biz Türkiye'yi önemsiyoruz. Bu da devam edecek" yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa ülkelerinde 'Avrupa günü' olarak kutlanan 9 Mayıs dolayısıyla dün yayımladığı mesajda "Tarihi, coğrafi ve kültürel olarak yüzyıllardır Avrupa'nın bir parçası olan ülkemiz, stratejik hedef olarak gördüğü AB üyelik sürecini, karşılıklı saygı, eşitlik ve kazan-kazan anlayışı çerçevesinde devam ettirmek arzusundadır" demişti.
Brüksel'e bir ziyaret gerçekleştiren AB Bakanı Ömer Çelik de Türkiye'nin AB üyeliği hedefinin sürdüğünü ve bu kapsamda müzakerelerde yeni fasılların açılmasını istediklerini söyledi.
‘SİYASİ DİLİN YUMUŞAYACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM'
Türkiye-AB ilişkilerinin geleceği tartışılırken AB'nin Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger, Sputnik muhabirinin de aralarında bulunduğu bir grup gazetecinin Türkiye-AB ilişkileri hakkındaki sorularını yanıtladı. Berger, önümüzdeki dönemde AB-Türkiye ilişkilerinde yumuşama beklediği ifade ederek "Önümüzdeki dönemde siyasi dilin yumuşayacağını ve görüşmelerin süreceğini düşünüyorum. Taraflar bir araya gelecekler ve görüşmelerini sürdüreceklerdir" dedi.
‘TÜRKİYE'NİN VENEDİK KOMİSYONU'NUN ÖNERİLERİNİ DİKKATE ALACAĞINI UMUYORUZ'
16 Nisan'da gerçekleşen referandumda başkanlık sistemini öngören Anayasa değişikliğinin kabul edilmesinin ardından AB'nin genişlemeden sorumlu komiseri Johannes Hahn, Türkiye'deki anayasa değişikliklerinin "Türk demokrasisi için tehlikeli bir geri adım" olduğunu söylemişti.
Avrupa Konseyi'nin anayasal konulardaki uzmanlık organı Venedik Komisyonu, Türkiye'de 16 Nisan'da referanduma sunulacak anayasa değişikliğiyle ilgili raporunda "Önerilen sistem ülkeyi otoriter ve kişisel rejime dönüştürebilir" görüşünü bildirmişti.
‘İDAM, AVRUPA DEĞERLERİ ARASINDA YER ALMIYOR'
Türkiye'de süren idam cezasının geri getirilmesi tartışmasını ve bu konuda Avrupalı siyasetçilerden gelen "İdam cezası geri getirilirse ilişkiler kopar" uyarılarını da değerlendiren Berger, "Ortaya bir tasarı, bir öneri çıkmadan bir yorumda bulunmak istemiyorum. Bence Avrupalı siyasetçilerin vurguladıkları şu; Avrupa'nın, hepimizin bağlı olduğu belli değerleri var. Avrupa Konseyi'nin, AB devletlerinin de taraf olduğu sözleşmeler ve protokoller bulunuyor. Bağlı olduğumuz belli politikalar var ve şu da çok açık ki idam cezası bu politikalar arasında yer almıyor" dedi.
Avrupa Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu komiseri Hahn, Türkiye ile AB arasındaki gelecekteki ilişkilerin ekonomi temelli olabileceğini de söylemişti. Berger, Hahn'ın bu sözleri hatırlatılarak sorulan "AB, Türkiye'den vaz mı geçiyor?" sorusuna ise "Kimse Türkiye'den vazgeçtik diye bir şey söylemedi. Tersine, AB Komisyonu Başkanı'nın (Jean-Claude Juncker) açıklamalarına baktığınızda Türkiye'nin AB'ye aday ülke olduğunu, Türkiye'nin AB'ye yakınlaşması, AB'den uzaklaşmaması gerektiğini söylüyor. Son altı aydaki tartışmalara, açıklamalara baktığınızda şunu görürsünüz, biz Türkiye'yi önemsiyoruz. Bu da devam edecek" dedi.
‘TAM ÜYELİK HALEN EN İYİ SEÇENEK'
Berger, Türkiye'nin üyelik süreciyle ilgili ise "Tam üyelik bence en iyi seçenek olarak görünüyor. Türkiye'ye en başında teklif edilen, Türkiye'nin de istediği halen bu. Cumhurbaşkanı ve AB Bakanı'nın da aralarında bulunduğu yetkililer de halen Türkiye'nin tam üyelik isteğini sürdürdüğünü belirttiler. İki tarafın bir araya gelip bu hedefe nasıl ulaşılabileceğini konuşmaları gerekiyor. Bu diyalog sonucunda nasıl bir sonuç alınır, bilemiyoruz ancak Türkiye üye olma isteğini sürdürüyor ve halen aday ülke olma niteliği de devam ediyor" diye konuştu.
Türkiye ve AB'nin ortak birçok proje yürüttüğünü, bu projelerin sosyal etkinliklerden terörle mücadeleye kadar her alanda yer aldığını söyleyen Berger, "Birkaç gün önce Türkiye'nin İran sınırındaydım, burada Türkiye, AB ve BM ile ortaklaşa mayından arındırma faaliyeti yürütüyor. Yani hayatın her alanında ortak bir proje görebiliyorsunuz. Bu da bizim ilişkilerimizin gücünü gösteriyor ve bu da devam edecektir" dedi.