Dişli, Akar'ı odasında derdest eden ekibin içinde yer almakla ve kendisine darbe girişimini tebliğ etmekle suçlanıyordu.
Dişli'nin Akar'a, "Komutanım operasyon başlıyor, herkesi alacağız. Taburlar, tugaylar yola çıktı. Biraz sonra göreceksiniz" dediği öne sürülmüştü.
'ÜYE OLDUĞUM TEK ÖRGÜT TSK'DIR'
'AKAR ÖNCE CİDDİYE ALMADI'
Bu sırada silahla rehin alınarak bir odaya sokulduğunu anlatan Dişli şunları anlattı: "Önüme bir boş kağıt ve kalem bıraktılar. TSK'nın yönetime el koyduğunu, Yurtta Sulh Konseyi'nin kurulduğunu, bildirinin yakında okunacağını, karşı çıkanları etkisiz hale getireceklerini, komutanın onlarla birlikte olmasını istediklerini söylediler ve ‘Sizi tanır, size güvenir yoksa ikinizi de paketleyerek götüreceğiz' dediler. Bu talepleri kartlara not ettikten sonra beni komutanın odasına soktular. Kartlara yazılan notları komutana okudum ama önce ciddiye almadı."
'AKAR'IN EMİN BİR YERE ALINMASINI İSTEDİM'
Gelişmelerin vahim bir hal aldığını ifade eden Dişli, "Bir süre sonra aniden içeriye giren bir ekip onu etkisiz hale getirmeye ve kelepçelemeye çalıştı. Silah ve uçak sesleri yoğunlaşınca komutanın emin bir yere alınmasını önerdim. Bir süre sonra da bir helikopterle komutan, ben ve birkaç asker bindik" diye konuştu.
Sanık tümgeneral, Hulusi Akar'ın tanık olarak verdiği ifadede kendisini suçlamasını da, "Hulusi Akar yıllarca birlikte çalıştığım bir komutandır. O anki durumu en iyi kendisi bilmektedir. Yaşadığı travmatik ortam nedeniyle beni yanlış anlamış olabilir" diye değerlendirdi.