‘SUUDİLER ABD'Yİ İRAN'A SALDIRTMAK İSTİYOR'
Hasan Sivri, Katar ve Körfez'in diğer şeyhlikleri arasında daha önce benzer tırmanışlar yaşandığına dikkat çekse de bu seferki tırmanışın hem geleceği hem de aralarında Türkiye'nin de bulunduğu bölge ülkelerini etkileyebileceği görüşünde. Gerginliğin kısa sürede durulmayacağı tespiti yapan Sivri, Suudilerin esasen ABD himayesinde İran'a saldırmayı hedeflediklerini belirterek şu değerlendirmelerde bulundu:
Suudilerin ABD'nin İran'a müdahale etmesini Irak savaşı sırasında da Afganistan savaşı sırasında da, Obama döneminde de istediklerini anımsatan Hasan Sivri, "Suudi ordusu ve Körfez İslami İşbirliği'nin orduları bölgede direk bir savaşa girebilecek güce sahip ordular değil. Bu yüzden mutlaka ABD'nin himayesinde ve liderliğinde bir savaş istiyorlar" vurgusu yaptı. ABD yönetimlerinden istediklerini alamayan Suudilerin tekrar milyar dolarlık silah anlaşmalarıyla bu sefer Trump yönetiminden benzer taleplerde bulunduklarını belirten Sivri, "Trump'ın da durumu belli. İstihbarat ile içeride savaşı devam ederken, iç politikada ciddi sıkıntılar yaşayan bir Trump söz konusu. ABD açısından Trump'ın ne kadar para odaklı iş yaptığını ve siyasetten hiçbir şey anlamadığını bütün dünya görmüş durumda" diyerek Washington'dan bir hamle gelmesinin zor olacağına atıf yaptı. Sivri, son olarak İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney'in Suudi Arabistan için yaptığı ‘damızlık inek' nitelemesini anımsatarak, Katar'ın İran ile iyi ilişkiler geliştirmesinin ‘teröre destek veriyor' iddialarıyla önünün kesilmesinin amaçlandığına söyledi.
‘KATAR ÇELİŞKİLİ POZİSYONLARLA ROL KAPMA PEŞİNDE'
Diğer yandan Sivri'ye göre emirin beyanatları, Katar'ın büyük bir özgüvenle Suudilerin rekabet içinde olduğu İran'a sıcak mesajlar göndererek hamle yapma peşinde olduğuna işaret. "Katarlılar da Batı ve ABD'ye para vererek sessizliklerini koruma kalkanını sağlamaya çalışıyor" derken, emirliğin birbiri ile çelişen iki pozisyonda olsa bile rol kapma peşinde olduğu tespitinde bulundu. Sivri şöyle konuştu:
‘İRAN İLE KATAR YAKINLAŞMASI ABD'NİN İŞİNE GELİR'
Bu kapışmada Hizbullah'ın pozisyonunun önemine dikkat çeken Sivri, diğer yandan Katar'ın İran ve Hizbullah ile ilişkilerinin iyi olmasının düşünülenin aksine ABD'nin işine geldiğini savundu. "Katar'ın İran ve Hizbullah ile yani ABD'nin terörist olarak gördüğü gruplarla iyi ilişkiler kurması ABD'nin işine geliyor, çünkü bu ilişkilere sahip bir müttefike ihtiyacı var ve bunu Katar üzerinden sağlıyor" diyen Sivri, "Hem Arabistan ile Katar arasında bir kriz ABD açısından kullanışlı, hem de Katar'ın İran ve Hizbullah ile irtibat halinde olması çıkar getirebilecek bir durum" tespitinde bulundu.
Diğer yandan Katar'ın Libya'da bir sürü kentte silahlı gruplara ve teröristlere yardım sağlarken, Mısır ile karşı karşıya geldiğini anımsatan Sivri, "Trump'a yakın bir Sisi'den bahsediyoruz. Mısır sürekli Müslüman Kardeşler'in ve IŞİD'in yerine Ehl-i Şer diyerek, bu Ehl-i Şer'e destek veren Katar ve Türkiye'yi isimleriyle anmadan suçlayan bir pozisyonda. Aslında Katar'ın pozisyonu çok tehlikeli ve çok güçsüz bir pozisyonda fakat garip bir özgüvene sahip" diye konştu.
‘KATAR'IN HAMLELERİ KENDİ BÜYÜKLÜĞÜNDE DEĞİL'
Katar'ın aslında arabulucu ve tarafsız bir pozisyona oynadığı görüşünü dile getiren Sivri, buna kapasitesinin yetip yetmeyeceğinin belli olmadığını vurgularken, asıl belirleyicinin ABD'nin tutumu olacağı öngörüsünde bulundu:
Daha önce de Suriye savaşının ortalarında İran ve El-Kaide arasında ya da Şam ve El-Nusra ya da Hizbullah ve El-Nusra arasında garip aracı roller üstlendiler. Fakat Katar'ın bu hamlelerinin hiçbiri kendi büyüklüğünde olan hamleler değil."
‘TÜRKİYE'YE DE ETKİSİ OLACAK'
Sivri, şu anda medya ve sosyal medya üzerinden yürütülen savaşın bir askeri meseleye dönüşmesi halinde ise küçük bir emirlik olarak Katar'ın ‘karşılık verme gücünün' bulunmadığı kanısında. Burada Katar'da üssü bulunan ABD'nin söz sahibi olacağını belirten Sivri, "Arabistan'ın ABD'nin sözü ve himayesi olmadan hareket edememesi de burada bir faktör. Burada ABD'nin son sözünün ne olacağı ve orayı nasıl şekillendireceği çok önemli" ifadelerini kullandı. Katar'ın Körfez İşbirliği Konseyi'nden atılmasını bile tartışanlar bulunduğunu aktaran Sivri, "Krizin bölgede çok ciddi bir etkisi olacak. Aralarında Türkiye'nin de olduğu bölge ülkeleri bundan sonra şekillenecek ilişkilere göre etkilenecek" vurgusu yaptı.
‘KRİZ SURİYE'DE CİHATÇI GRUPLARI ZAYIFLATTI'
Körfez'deki bu gerginlikten Suriye savaşının da etkileneceğini belirten Sivri, sahadaki cihatçı grupların dah ada zayıflamalarını öngördü:
"2013'e kadar Katar'ın bir söz sahipliği vardı Suriye'de. Suudi Arabistan'ın yeni kralla birlikte sahaya girmesiyle gruplar üzerinde çok ciddi bir etkisi oldu. Türkiye ile beraber İdlib kentini de düşürdüler ama ne zaman ki Körfez ülkeleri aralarında bu tür savaşa girdiler, Suriye'deki gruplar da zayıflamaya başladı. Özellikle burada Katarlılar Emirlikler ile ilgili internet ortamında imzasız bir film yayınladı. Bu filmde sürekli olarak Emirliklerin Suriye rejimi ile işbirliği içerisinde olduğuna dair iddialar söz konusuydu. Bu internette yayınlana imzasız videolar ile bir sürü şey de ifşa ediliyor aynı zamanda. Belli ki ileriye dönük daha farklı şeyler de duyacağız Suriye konusunda."