Kırıkkanat, Fransa'da halkın çoğunluğunun sandık başına gitmemelerinin ne anlama geldiğini şöyle açıkladı: "Vatandaş, siyasete ‘Siz çok kötü yoldasınız. Biz artık sizin Le Pen'i ve ulusal cephenin milliyetçiliğini korsan bayrak gibi sallayıp, en çok istemediğimiz adayı karşımıza getirip bertaraf edebilmek için oy kullandırmanızdan bıktık' mesajını veriyor."
Öte yandan 1969 seçimlerini hatırlatan Kırıkkanat, "En son 1969'da bu oranda sandığa gitme reddedilmişti ve o sene o aday gitti. 4. Cumhuriyet dedikleri evre o zaman bitti. O kadar büyük ve önemli bir işaret bu" şeklinde konuştu.
Kırıkkanat, 11-18 Haziran'da yapılacak seçimlerde parlamentonun yenileneceğini söyledi ve parlamentoda yeni seçilen Macron'un partisinin ve tek bir milletvekilinin olmadığına dikkat çekti.
Kırıkkanat, "Ulusal cephe tarihinde ilk kez Marine Le Pen 7.5 milyon Fransa'dan aldığı birinci turdaki oyu 10.5 milyona taşıdı. Macron'un patronların adamı olarak ilk işi iş şartlarını yeniden gözden geçirmek olacakmış. Neoliberalizm başlıyor demek bu. Ama Fransa böyle bir ülke değil. Fransız halkı acayip bir halktır. Almanya'daki gibi oturup sendikalarla konuşamazsınız. Sendikanın olup olmayışı bile bir şey değiştirmez. Sokağa inerler. 68 senesindeki gibi olur ülke. O senedeki olaylar para fazlalığının eşit dağılmamasından çıkmıştı. Şimdi para azlığının eşit dağılmamasından çıkar olay" diyerek Fransa'da olabilecekleri özetledi.