Cumhuriyet gazetesinin haberine göre, Avukatı Gökhan Candoğan aracılığıyla Ankara Adliyesi'nde tazminat davası açan Bağımsız Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun "eleştiri sınırları aşılarak öz ve biçim arasındaki dengenin bozulmasına, cinsiyetçi söyleme ve dürüstlük kurallarına aykırı olan beyanlara" dair aldığı kararlara vurgu yaparak ilgili kanun hükümlerini hatırlattı.
Davayı açtıktan sonra açıklama yapan Nazlıaka şu ifadelerde bulundu: "Bir siyasetçi olarak elbette eleştirilere açık olmak zorundayız. Ancak hakkımda söylenenler eleştiri sınırlarının çok ötesindedir. Gerçeğe aykırı, onur kırıcı ve şahsımı itibarsızlaştırmayı hedefleyen bu sözleri sarf edenler yargı önünde hesap vermelidir"
'BU ÇİRKİN SÖZLER KADINA ŞİDDETE HİZMET EDİYOR'
Nazlıaka, "Bir kadını hedef göstermenin en kolay yolu; kadını cinsiyeti üzerinden ayrıştırmak, aşağılamak ve toplumsal normlar üzerinden onun yaşantısına dair önyargılar oluşturmaktır. Benim yaptığım demokratik eylemi bir erkek vekil yapsaydı, acaba yine kırbaç, fantezi gibi kelimeler havada uçuşacak mıydı? Elbette hayır! Bu zihniyetlere İstanbul Sözleşmesi'ni hatırlatmak isterim" dedi ve sözleşmenin siyasi, söylemsel başta olmak üzere her türlü düzlemde gerçekleştirilen ayrımcılığın şiddet doğurduğu maddesine atıfta bulundu: "Bu zihniyetler, bastırılmış bilinçaltını bu eylem üzerinden kadın düşmanlığı olarak dışa vuruyor. Her söz sahibine aittir. Bu çirkin sözleri kendine yakıştıranlar, kadına şiddetin bir türü ve ilk aşaması olan sözlü şiddete hizmet ettiklerinin farkına varmalıdır"