Shai Cohen, deneyimli bir İsrailli diplomat. Yıllarca İsrail Dışişleri'nin en kritik departmanlarından birinin, Terörle Mücadele ve Bölgesel Güvenlik Dairesi'nin başındaydı. 3 yıldır İsrail diplomasisi için hayli zor bir adreste, İstanbul'da görev yapıyor. Kopan ilişkiler süresince ülkesinin Türkiye'deki en üst düzey yetkilisiydi Cohen, şimdi normalleşmenin dümenindeki isimlerden biri. Kendisiyle Boğaz kıyısında bir araya geldik; kâh terörle mücadeleyi kâh enerji politikasını konuştuk. Başkonsolosun verdiği cevaplar kadar, vermediği cevaplar da dikkat çekiciydi. İşte diplomatik kaçamak yanıtların ve kahkahanın eksik olmadığı röportajımız…
Normalleşme sürecinde hangi noktadayız? Her şey planlandığı gibi gidiyor mu?
İsrail ve Türkiye normalleşmeyi olabildiğince hızlı şekilde harekete geçirdi. Bir başka ifadeyle, normalleşmenin meyvelerini çok hızlı ve yoğun topluyoruz.
Shai Cohen: İlişkiler kötüyken bile Türk yetkililer çok iyi davrandı https://t.co/xFThc1hsaz pic.twitter.com/EKQU8sJWRi
— Habertürk (@Haberturk) February 27, 2017
Özellikle hangi alanlarda?
En hızlı ilerleme ekonomik alanlarda. Enerji Bakanımız (Yuval Steinitz) 3 ay önce buradaydı, Türk Turizm Bakanı (Nabi Avcı) İsrail'deydi. Enerji Bakanımızın ziyareti sonrasında uzmanlar seviyesinde iki tur görüşme yapıldı. Sadece doğalgaz değil, yenilenebilir, jeotermik enerji gibi başka alanlarda da görüşmeler yürütüldü. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türkiye-İsrail İş Forumu düzenledi. Bence son 7-8 yıl içerisinde düzenlenen en önemli toplantılardandı. Mayıs'ın 15'inde de TİM'in organizasyonuyla büyük bir Türk işadamı heyeti İsrail'de olacak.
İşbirliği, askeri istihbarat ve terörle mücadele gibi konularda da artacak mı?
3 hafta önce Ankara'da yürütülen siyasi diyalog çerçevesinde bütün işbirliği platformlarının yeniden, eskisi gibi oluşturulması konusunda anlaşıldı. Ama şu anda daha çok 'yumuşak güç' alanlarına odaklanıyoruz. 5-6 ay sonra siyasi diyaloğun bir sonraki ayağı Kudüs'te olacak. Burada "sert konular" görüşülecek.
'BELKİ BU SÖZLERİMLE SİZİ ŞAŞIRTACAĞIM'
İsrail ve Türkiye arasındaki ilişkiler donduğunda ve elçiler çekildiğinde, uzun süre Türkiye'deki en üst düzey İsrailli yetkiliydiniz. Bu dönemde hiç zorlandınız mı?
Mavi Marmara baskını hata mıydı? Tamamen sizin fikrinizi soruyorum.
Geçmiş yaraları deşmeyeceğiz. Potansiyel imkânlara ve geleceğe odaklanacağız. Sorun çözüldü, bu nedenle olayla ilgili konuşmak pek de akıllıca olmaz.
Normalleşme anlaşmasının maddelerinden biri, HAMAS'ın Türkiye'deki faaliyetlerine son vermesiydi. Bu madde yerine geldi mi?
İsrail basınındaki bir habere göre, Türkiye ve İsrail uzun yıllar PKK ve İran konusunda istihbarat işbirliği yaptı. Bu doğru mu?
Müsaade ederseniz buna yanıt vermeyeceğim. Ama şunu söyleyebilirim, İran'ın bizim için bir varoluşsal tehdit olduğu sır değil. Türkiye ve pek çok ülke, İran'ın faaliyetlerine baktığında endişeleniyor. PKK konusuna gelince… PKK'nın herhangi bir faaliyetinde asla yer almıyoruz, aynı şekilde Türkiye'nin PKK'yla mücadelesinde de bir rolümüz yok. Bu Türkiye'nin tamamen iç meselesi.
İsrail gazının Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşınması için bir proje geliştirmek ne kadar sürer?
Yakın bir zamanda Cumhurbaşkanı Erdoğan ve başbakanınız Netanyahu'yu bir arada görmek mümkün olacak mı?
Evet mümkün olacak. Böyle bir görüşme üzerine çalışıyoruz. Ancak kesin zaman veremem.
'IŞİD SURİYE'DE YENİLDİKTEN SONRA AVRUPA'DA SALDIRILAR ARTABİLİR'
IŞİD'e karşı Irak ve Suriye'de eşzamanlı operasyonlar yürütülüyor. Sizce örgüt ne zaman yenilir?
Avrupa'da artabilir mesela?
Evet, bizim değerlendirmemiz bu yönde.
Türkiye IŞİD'e karşı kendi operasyonunu, Fırat Kalkanı'nı yürütüyor. Siyasi anlamda İsrail bu operasyonu destekliyor mu?
Pozisyonumuz çok net. Suriye içerisindeki hiçbir şey konusunda yorum yapmıyoruz. Suriye krizinin tarafı değiliz, koalisyonun parçası değiliz.
IŞİD Fransa'yı, Belçika'yı, Türkiye'yi defalarca kana buladı. Fakat Suriye'yle sınırınız olduğu da düşünüldüğünde, İsrail topraklarında hiç bu ölçüde bir saldırı düzenlemedi. Bunu neye bağlıyorsunuz?
Türkiye'nin Rakka'yı IŞİD'den almak için planları var. Ankara operasyonda YPG'nin yer almasına kesinlikle karşı. Bu nedenle kendi planıyla, Washington'u ikna etmeye çalışıyor. Sizce Türkiye bunu başarır mı?
Bu konuda bir fikrim var ama söyleyemeyeceğim. Türkiye'de görev yapan İsrailli bir diplomat olarak bunu söylemem doğru olmaz.
'DARBE GİRİŞİMİ ÖNCESİ ÇOCUKLARIMLA KÖPRÜDEN GEÇMİŞTİM'
Darbe girişimi gecesi İstanbul'da mıydınız?
Evet… Evimdeydim.
Neler hissettiniz, o geceyi nasıl geçirdiniz?
Darbe girişiminden sonra Ankara yeterince destek görmediği konusunda açıklamalar yaptı. Bu ülkeler arasında İsrail'in adı da geçiyordu. Türkiye'de bazı kesimler, CIA ve MOSSAD'ın darbe girişiminin ardında olduğunu düşünüyor. Bu iddialara ne dersiniz?
Bu tür komplo teorileri karşısında sadece üzüntümü dile getirebilirim. Böyle şeylere tepki vermek bile bence gereksiz. Sadece şunu söyleyebilirim: Bu tür açıklamaları çok sert şekilde kınıyoruz. Demokratik ve istikrarlı bir Türkiye, İsrail'in çıkarına. Bu iddiaları ortaya atanlar, antisemitik açıklamalar yapanlar çok tehlikeli. Hepsi kamuoyunu kandırmak için yapılan yalan haberler.
Nisanda çok önemli bir referandum var. Öncesinde ve sonrasında sizce nasıl bir süreç yaşanır?
Bence Anayasa'da yapılacak değişikliklerin sadece Türk halkına değil tüm dünyaya anlatılması gerekir. Bu demokratik bir süreç, yakından takip ediyoruz. 17 Nisan sabahı nasıl bir sonuçla karşı karşıya kalacağımızı çok merak ediyorum.
‘KUDÜS KARARINI HEYECANLA BEKLİYORUZ'
Obama döneminde İsrail-ABD ilişkilerinin pek de yolunda gitmediğini biliyoruz. Fakat bu manzara Trump'la değişti. İsrail, Trump yönetiminden ne bekliyor?
ABD, İsrail'in en önemli müttefiği ve bu on yıllardır böyle. Kimin başkan olduğu fark etmez.
Trump, ABD Elçiliği'ni Kudüs'e taşımak istediğini açıkladı. Sizce sözünü tutabilir mi?
Bu bir-iki günde olacak bir şey değil. Sadece yönetim değil kongrenin de karar alması gerekli. Biraz zaman alacaktır ama böyle bir kararı heyecanla bekliyoruz.
'KRİZLERİ İRAN OLMADAN ÇÖZMEK MÜMKÜN'
Mühih Güvenlik Konferansı'nda, pek çok ülke İran'ın politikalarını eleştirdi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da İran'ın mezhepçi politikalar izlediğini söyledi. Peki Irak ve Suriye'deki krizleri İran olmadan çözmek mümkün mü?
Bence mümkün. Dünya güçlerinin kararlılığı, özellikle de ABD ve Rusya'nın çabalarıyla İran'ı yalnızlaştırmak mümkün. Zekice diplomatik adımlarla İran'ın Yemen, Irak, Bahreyn gibi ülkelerdeki faaliyetlerine mani olmak mümkün. İran bir ahtapot gibi, her yerde kolları var. Azerbaycan, Türkmenistan…
Şii nüfusun olduğu her yerde…
Evet aynen.
Peki Suriye krizini Esad olmadan çözmek mümkün mü?
Bunu gerçekten bilmiyorum, bilseydim bile söylemezdim.
'TRUMP HAKLI, HER YANIMIZI YALAN HABERLER SARDI'
Türk kamuoyu Gazze'de olan bitenlerle çok yakından ilgileniyor. Şu endişeyi taşıyanlar var: (ABD Başkanı Donald) Trump'la birlikte İsrail-ABD ilişkileri yine eski haline döndü. Buradan aldığı güçle, İsrail Gazze'de yine agresif davranabilir hatta büyük operasyonun düğmesine basabilir. Bunlara ne dersiniz?
Cevap kesinlikle hayır. Ama pozisyonumuz net: HAMAS'ı asla tolere etmeyeceğiz. İsrail'e karşı şiddete asla müsaade etmeyeceğiz. Ve gerektiği zaman buna orantılı şekilde karşılık vereceğiz. Gazze'nin yeniden inşa edilmesi bizim de çıkarımıza. Ama bu tür iddiaları ortaya atmak tehlikeli. Bunların hepsi yalan haber.
Trump gibi konuştunuz…
Aaa hayır.
Sadece şaka yapıyorum.
Bir saniye, Trump haklı. Her tarafımızı yalan haberler sardı.
Kişisel bir soruyla röportajı noktalayayım. Yaklaşık 3 senedir İstanbul'da yaşıyorsunuz. Şehre dair en sevdiğiniz şeyler neler?
Gerçek cevabı kendime saklayacağım. (Gülüyor) Boğaz'da balık yemeyi çok seviyorum. (Türkçe konuşuyor) Balık lokantası Boğaz'da… Karaköy'de takılmayı da çok seviyorum. Tel Aviv'deki mekanlara benzer yerler var. Bebek de en sevdiğim yerlerden. Çok Avrupai bir yer…