Kurum son olarak 11 Ocak'ta yayımladığı Küresel Ekonomik Beklentiler (GEP) raporunda, Türkiye için ekonomik büyümenin 2016 yılında yüzde 2.5, 2017'de yüzde 3'e çıkacağını öngörmüştü. Ancak Dünya Bankası, Türkiye'nin 2017 ekonomik büyüme tahminini, 0.3 puan indirerek yüzde 2.7 seviyesine düşürdü. Kurum, 2016 yılı büyüme tahminini de yüzde 2.1'e çekti.
Dünya Bankası'nın şubat ayı Türkiye Düzenli Ekonomi Notu'nda şu ifadeler yer aldı: ‘İyileşen net ihracat sayesinde 2017 yılında büyümenin toparlanarak yüzde 2.7 olarak gerçekleşmesini bekliyoruz. 2017 yılında büyümenin sürükleyici etkenlerinin büyük ölçüde kamu harcamaları ve net ihracat, daha küçük ölçüde ise özel tüketim ve yatırımlar olmasını bekliyoruz. AB'de güçlenen büyümenin, ihracatın artmasına yardımcı olurken, cansız özel talep ithalat artışını sınırlamasını bekliyoruz. Güvenlik endişeleri Rusya ile iyileşen ilişkilere rağmen hem Avrupa hem de Rusya'dan turist ziyaretlerini sınırlamaya devam edebilir.
‘ŞİRKETLERİN BİLANÇOLARI KÖTÜLEŞEBİLİR, DOLAYISIYLA ÖZEL YATIRIMLAR ZAYIFLAYABİLİR'
‘TL'DEKİ DEĞER KAYBI, HANE HALKLARININ SATIN ALMA GÜÇLERİNİ EROZYONA UĞRATABİLİR'
TL'deki değer kaybı tüketici fiyatlarına daha fazla yansıyabilir ve hane halklarının satın alma güçlerini erozyona uğratabilir."
TL'deki hızlı değer kaybı ve bunun enflasyon üzerindeki olası etkilerinin Merkez Bankası'nı faiz oranlarını yükseltmeye zorladığı belirtilen raporda, anlamlı bir faiz artışının TCMB'ye duyulan güveni artırarak kurdaki değer kaybı eğilimini durdurabileceği ve fiyat istikrarı ile finansal istikrarı koruyabileceği ifade edildi.
Raporda, ‘Bankalar verdikleri kredilerde yurtdışından temin ettikleri finansmana ağır bir şekilde bağımlı olduğu için bu eğilimin devam etmesi yurtiçi piyasada kredi artışının yavaşlama anlamına gelebilir' denildi.
Dünya Bankası, 11 Ocak'taki GEP raporunda öngördüğü 2018'de yüzde 3.5 ve 2019'da da yüzde 3.7 olan büyüme beklentisini ise değiştirmedi.