Suriyeli muhalif gruplar, ülkedeki krizin çözümünü görüşmek üzere Rusya Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile Moskova'da bir toplantı gerçekleştirdi. PYD'li yetkililerin yanı sıra Suriye Kürtleri Ulusal Meclisi (ENKS) temsilcilerinin de davet edildiği toplantının ana gündem maddeleri, Rus uzmanlarca hazırlanan Suriye Anayasası taslağı ve Cenevre'de yapılacak görüşmelerdi.
‘TÜRKİYE BOZUCU BİR ROL OYNUYOR’
Türkiye'nin çözüm yolunda 'olumsuz' ve 'bozucu' bir tavır içinde olduğunu iddia eden Xelil, şunları söyledi: "Silahlı gruplar, muhalefetin diğer unsurları, bu işte parmağı olan diğer güçler henüz çözüme yaklaşmış değiller. Muhalefet üzerinde Türkiye'nin etkisi var. Türkiye bozucu bir rol oynuyor. Rusya'nın bu sorunun çözümü konusunda girişimleri oluyor, çözüm için bazı toplantılar düzenliyor; ancak dikkat ederseniz Türkiye bu grupların olumlu bir adım atmasını engelliyor. Bu konuda olumsuz bir rol oynuyor."
'KÜRT SORUNU ÇÖZÜLMEDEN SURİYE'YE DEMOKRASİ GELMEZ'
Sürecin çözümüne dair yine de umutlu olduklarını ifade eden Xelil, “Ya çözüm için bir adım atılacak ya da bu çalışmalar çözüm için bir temel olacak” dedi. Kürt sorunu çözülmeden Suriye'ye demokrasi gelmeyeceği görüşünü savunan Xelîl, sözlerine şöyle devam etti:
“Suriye'deki Kürt sorununun çözümü için bütün tarafların sorumlu yaklaşmasını umuyoruz. Kürt sorunu çözülmeden demokratik Suriye inşa edilemez. Biz de Kürtler olarak şunun bilincindeyiz: Suriye'yi parçalamamalı. Ancak diğer yandan bizim sorunumuzu da halletmeli. Kanaatimize göre Suriye'deki bütün sorunların ve ayrıca Kürt sorununun çözümü için federal sistemin onaylanması ve bu konuda anlaşmanın olması gerekiyor."
'SİYASİ ÇÖZÜM ÇABALARINI OLUMLU GÖRÜYORUZ'
Rusya'nın ve diğer güçlerin Suriye sorununun çözümü için çaba göstermesi konusunda da konuşan Xelîl, sorunun çözümünü sağlayan, savaşı durduran ve siyasi çözüme kapı aralayan bütün çabaları prensip olarak desteklediklerini ifade etti.
TEV-DEM yöneticisi Xelil, ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye'de tampon bölgesi kurulması ile ilgili sözlerini de, "Suriye'nin parçalanmasına yol açmayacaksa ve savaştan kaçanları koruyacak bir şekilde olacaksa Rojava yönetimi olarak projeye sahip çıkabiliriz" yorumunda bulundu.
