'BİZ BARIŞ DİYORUZ ANCAK ADİL VE KALICI OLSUN DİYORUZ'
Hükümet Sözcüsü "Suriye'de adil ve kalıcı bir barışa zemin hazırlamasını diliyoruz. İlgililerle ikili görüşmeler yapıyoruz. Suriye halkı çok çekti. 600 bin masum Suriyeli öldü, canım şehirler yerle bir edildi. 13 milyon Suriyeli ya içerde ya dışarda göçmen, mülteci haline geldi. Bu ağır tabloyu geri çevirmek ve kalıcı bir barışı sağlamak uluslararası camianın boynunun borcudur. Biz bu süreçten umutlu olduğumuzu iletmek isteriz. Muhtemelen en başta çok farklı olan görüşler, görüşmeler sürdükçe uzlaşacak noktaya gelecektir. Biz barış diyoruz ama adil ve kalıcı olsun diyoruz. Halkın kabul ettiği bir barış kalıcı olandır. Süreci bekleyeceğiz. Müzakereler sonucu nasıl bir tablo çıkacağını hep beraber göreceğiz. Sahada neredeyse bütün ülkelerin fiili varlıkları var. Üsleri var, maşa olarak kullandıklarıları var. Bırakın Suriye kendi geleceğinin kararını kendisi versin. Suriye'deki bütün yabancı unsurların ülkeden çekilmesi gerekiyor. Biz Kürtlerin, Arapların ve diğer unsurların içerisinde olacağı bir barış peşindeyiz" dedi.
'ABD'NİN 2 KONUDA GÖRÜŞLERİNİ GÖZDEN GEÇİRMESİNİ TALEP EDİYORUZ'
Eski yönetim zamanında yapılan hataların tekrar etmemesini ümit ettiklerini belirten Kurtulmuş, "Trump yönetiminden, özellikle Türkiye-ABD ilişkilerini yeniden güçlendirmek bakımından 2 konuda görüşlerini gözden geçirmelerini tavsiye ve temenni ediyoruz. Bunlardan birisi 15 Temmuz darbesinde bu halkın bütününe karşı suç işlemiş bir eşkıya çetesinin başı olan Gülen'in ABD'den Türkiye'ye iadesi. Orada oturuyor ama sessiz sakin bir şekilde oturmuyor. Bunun iadesi ile ilgili sürecin başlatılması ve örgütüyle haberleşmesinin önüne geçilmesi en temel isteklerimizden birisidir. İkinci temel mesele ise PYD'ye verilen desteklerin sona erdirilmesi. Bu güç bölgedeki istikrarsızlığın unsuru haline gelmiştir. Bu örgüte artık destek verilmemesini ısrarla talep ediyoruz. Bu iki konudaki gelişme ABD-Türkiye ilişkilerinin yeniden güçlü hale gelmesine vesile olacaktır" ifadelerini kullandı.
'CHP'LİLER BOŞUNA HEVESLENMESİN'
Kurtulmuş, "Referanduma OHAL'de mi gidilecek" şeklindeki soruyu ise "Meclis bu kararı Cumhurbaşkanlığı'na iletecek. Resmi Gazete'de yayımlandıktan sonra 60. günde referandum yapılacak. OHAL başka bir mesele. Referandum tarihi belli olduktan sonra değerlendirilir" şeklinde yanıtladı.
- "Dün itibariyle 4 kararname yayınlandı. Bu kararnamelerle ilgili önemli birkaç husus var. OHAL kararları için inceleme komisyonu kuruldu. Bütün kararlarla ilgili bir itiraz merci olarak 7 kişilik bir komisyonun kurulması kararlaştırılmıştır. Bu süreçte yapılan bir eksiklik varsa, hatalı kararlar varsa bunların düzeltilmesine imkan tanıyan etkili bir hukuk sürecidir. Bu KHK'larla gözaltı süresi 30 günden 7 güne indirildi. Bu da önemlidir. İlk 5 günde avukatla görüşme yasağı da kaldırıldı. Aynı kararname kapsamında 124 kişi göreve iade edilmiştir. Bu KHK'larla getirilen yeni bir husus ise gazilerimiz arasındaki farkların kaldırılmasıdır. Gaziler yaralanmalarının derecesine göre 6 kademede derecelendirilecektir. OHAL'in daha düzgün işletilmesi bakımından bu KHK'lar önemlidir."
- "Türkiye'nin bir ekonomi politikası var. Bunun çerçevesinde Türkiye yol alıyor. Merkez Bankası'nın kullanabileceği çok sayıda enstirüman var. Biz görüşümüzü söyler ve Merkez Bankasının kararını bekleriz."
- "Biz İsrail'in işgal ettiği topraklardan çekilmesinin zorunlu olduğu kanaatindeyiz. Doğu Kudüs'teki yerleşim BM kararlarına aykırı. Müslüman ve Yahudilerin ortak yerleşim yeri olması ve yeni yerleşim yerleri açılmaması aslolandır. Bu kabul edilemez bir işgalin adımıdır."